Bir elmanın değil bir günahın iki yarısıydık biz, gün'ü sendin, ah'ı ben, birleşemedik. Ne bir günah olabildik ne bir gün, ah diyebildik. Uzaklardan bakıp hep iç çektim sana. Olmayacak duaya da amin dedim, duaydı çünkü, öyle öğrendim... Sen, Yaptığım onca yanlışın götüremediği tek doğrusun.
Sen,artık arkasında bıraktığım ya da bırakmak üzere olduğum bir hayal, artık tükenmekte ve de tüketmekte olan bir umutsun.Sen, düşman gibisin; ruhu yoruyorsun, beyni yoruyorsun, kalbi yoruyorsun,uyuşturuyorsun... Sen,"Yürekte demlenmişsin" artık. Sen,Kurşun kalemle yazılmış bir hikâyenin altında, sayfalarda kalmış izler gibisin. Yeni hikâyeler yazılsa da üstüne, altta hep görünensin. Ben bu yazıları sana vermeyeceğim. Sende ne yazdığımı bilemeyeceksin.Çay ve sigara. Çoğunun vazgeçilmezi,tek tesellisidir. Bu hayatta çoğunun tesellisi çok azdır. Benimkide sensin işde. "İçimdeki bütün sesler sustuğunda, bir odada tek başıma kaldığımda yalnızlıktan değil yazdıklarımdan medet umuyorum. Çünkü onlar kendime söyleyemediklerim oluyor, herkesten gizlediklerim... bazen can yakıyor, bazen can veriyor!"