Medya: Burak
MELİS' İN AĞZINDAN
Bir sabah kalktığımda telefonumda bir sürü mesaj vardi ve hepsi Merttendi. Ilk başta cevap vermek istemedim çünkü yaşadıklarımı bana yaşattıkları çok ağır ve güvenimi çok sarsmışti. Tekrar ona güvenmekten korktum. Ardan zaman geçti Mertten tekrar uzuk bir mesaj vardı. Mesajda:
" ya artik mesajlarıma cevap ver ver Melis. Ozur dilerim aynı hatayi tekrar yapmıycam lütfen bana güven. " Yaziyordu.
Biraz attığı mesaji düşündüm. Insan sadece sevdiği kişiyi defalarca affeder. Ve ona bir şans daha verebileceğime karar verdim. Ona:
"Dediklerini düşündüm Mert, sana bir şans daha vericem ama aynı hataları tekrar yapmıyacağina, ve seninle bir geçmişimiz olduğu için seni affedicem"
"Melis sana söz veriyorum bana güven, bir daha aynı şeyleri sana yaşatırsam adam değilim." dedi ve barıştık.
***
Sera ve Burak için aynı şeyleri söyleyemem. Artık birbirlerinden soğudular. O günden sonra bir daha görüşmek istemezler.
Bir gun yine Mert ile buluşacaktım. Ve ben gene yanımda Sera'yı götürecektim. Buluşma gününü ayarlamıstik ve çok heyecanlıydım. Mert'i görmeyeli uzun zaman olmuştu,özlemiştim. Çınara gittik ve ben Merti aradim
"Alo"
"Efendim"
Biz geldik çınardayız sen neredesin ?"
"Bende yaklaştım geliyorum da yanında kim var ?"
"Sera yanımda"
"bana neden söylemedin ikimiz olacaktık"
Sanirim Mert bu durumdan hoşlanmadı benden Serayı yanımdan göndermemi istedi fakat Serayi tek başına bırakamazdım ve onu da yanımda götürmekten baska çarem yoktu. Mert biraz gecikmişti,benimle tekrar oyun oyun oynuyor mu diye düşünmüştüm.
Bira daha bekledikten sonra Sera ile birlikte karşıdaki marketten su almak için yürüdük. Sırt çantamdan para çıkartacakken çantamdaki parfüm şişesi yere düşmüştü. O sırada arkadan Mert
"Biraz dikkatli olsana lan" dedikten sonra Mert koşarak geldi ve sarılmıştık. Biraz sarılıktan sonra Mert bizi Atalar Konağına götürdü. Tabi giderken Mert elimi tutmuştu. Atalar konağina gelmiştik
"Nereye oturmak istersini ? "
"Fark etmez oturalım çime biryere" dedim ve çime oturduk.
Biraz oturduk. Sera bu kadar mutlu olduğuma şaşırmıştı. Ben Mertin dizine yatmış telefonunu kurcaliyordum. Daha sonra Mert telefonu benden alarak kuzeni Ferhat'ı aradı. Ferhat telefonu açtı ve
"Alo"
"Nerdesin lan"
"Yanına geliyorum"
"Tamam bekliyorum çabuk gel" dedi ve telefonu kapattılar.
Melis
" çok sıkıldım artık gidelim mi"
"Tamam hadi kalkalım"
Oradan ayrıldık ve çınar meydanına gittik. Vakit geçince Mert kuzeninin yanına gitti. Çok mutluydum sanki Mert in yanında çocuk gibi eğleniyorum diyerek içten içe kendimce konuştum.
***
Arkadaşlar yorumlarınızı bekliyorum
Herkesin gerçek yüzü belli olacak jsjdjdkska
