Gezmeleer

50 4 0
                                    

Medya: zeynep

Haftanin sonuna gelmiştik eski bir kiz arkadaşım ile buluşacaktım. Adı Zeynep. Hazırlanıp evden çıktım. Buluştuk Zeyneple. Ne yapacağımızı bulamamıştık.

"Melis sana bir süprizim var"

"Aa gerçekten mi çok merak ettim"

"Süpriz canım görürsün az sonra"

Cok acıkmıştık yemek yemek icin bi cafeye girdik. Sipariş verdik. Biraz zaman sonra yemeklerimiz gelmişti ve yemeye başlamıştık. Zeynep'in telefonu çalmıştı. Arayan ikimizinde ortak arkadaşı olan Ege'ydi. Zeynep telefonu açtığında aralarında bir konuşma geçmişti bilmiyordum. Telefonu kapattılarında

"Ege neden aramış Zeynep?"

"Öyle napiyosun falan hal hatır sormak için. Kalkalım mı artık Melis benim midem bulunmaya başladı"

"Olur kalkalım" hesabı ödeyip cafeden çıktık. Yavaş yavaş meydana yürüyorduk.Omzuma bir el dokundu. Korkmustum. Arkama döndüm ve Egeymis bana dokunan. Çok şaşırdım. Biraz yürüdük. Bir yerde durdurgumuzda

"Telefonunu versene Melis"

"Neden Ege napacaksın" deyip gülmüştüm.

"Ya hadi ver sen"

Vermiştim. Biraz kurcaladıktan sonra bana telefonumu geri verdi. Bunlar gene birsey karıştırıyordu. Emindim. Ege Mert'in yakın arkadaşı olduğundan Mert'e mesaj atmıştı

"Cafe Nüans'tayiz bekliyoruz"

Biraz zaman geçti. Hiçbir şeyden haberim yoktu. Ege ile fotoğraf çekiliyorduk. Zeynep bana kafamı kaldırıp karşıya bakmamı söylemişti. Kafa kaldırıp baktığımda karşımda Mert. Kalbim ilk günkü gibi hızlı hızlı çarpmaya başlamiştı. Yerimden kalkıp Zeynep'in yanına oturdum. Mert'de Ege'nin yanına, karşıma oturdu.

Kendimo çok kötü hissediyordum ama belli etmemeye çalışıyordum. Mert

"Ege hadi kalkın lan foruma gidelim burada napıcaz?"

"Bana uyar. Peki kızlar size?"

"Tamam olur" dediğimizde kalktık ve çıktık cafeden.

Gelmiştik Foruma bowling oynayacaktık fakat ben kendimi hic iyi hissetmiyordum oturup onlari seyrediyordum. Artık kendimi tutamamıştım birden ağlamaya başladım. Ağladığımi fark eden Ege ve Zeynep yanıma geldi.

"Oha kanka noldu sana"

"Bişey yok oyununuza dönün siz Zeynep" beni biraz teselli etmeye çalıştılar. Daha sonra Ege eğilip kulağıma

"Şş sakin ol ağlama burada. Oyun bitsin ben sizi Mert ile konuşturtcam ne sorununuz varsa halledin aq" deyip oyuna döndü.

"Melis neden ağlıyor ne oldu"

"Bunu bana değil gidip kendisine sorsan daha iyi olmaz mi Mert"

Mert yanıma geliyordu. Geldi yanıma oturdu

"Melis neyin var" dediğinde susmuştum.

"Melis neden konuşmuyorsun, neden ağlıyorsun cevap ver" ağlamaktan konuşamiyordum ve göz yaşlarımı silerek

"Yok birseyim iyiyim."

Mert'in sırası geldiği için oyuna döndü. Son atıştı. Mert attığında 1. Olmuştu, Ege 2. , Zeynep 3. Dışarıya çıktık ve Ege beni Mert'in yanına doğru iteliyordu. Yan yana gelmiştik. Konuşmuyorduk.

"Şu meseleniz sorununuz neyse halledin. Halletmeden gitmicez aq" diye bağırmıştı Ege. Önden yürümeye başladık Mert ile.

"Neden gülmüyorsun Melis"

"Gülmek icin bir sebebim yok çünkü"

"Gülmeni istiyorum, bana bak ve gül" Mert'e bakıp sahte bir gülüş attım.

"Bu sekilde değil Melis içinden gelerek gül."

"Icimden gelmiyor Mert gülmek istemiyorum" sessiz bir şekilde yürümüştük. Otobüs durağına geldiğimizde

"Ege ben Dalamana gidicem sizinle gelemicem"

"Tamamdır kardeşim hadi eyvallah dikkat et" Mert ile vedalaşmıştık. Ben, Zeynep ve Ege otobüse binip evlere dağılmıştık.

**
Akşam olduğunda bugün olan bütün olayları Sera'ya anlattım.

"Yuh neler yaşamışsın ee sonra"

"Sonrası yok İşte artık artık bu ilişkinin olmayacağına inandım"

"En iyisi bu Melis baska çaren yok"

"Evet Sera malesef yok. Hadi yatalim iyi geceler"

"Iyi geceler kardeşim"

***
Sizleri seviyorum umarım beğenerek okuyosunuzdur :* :D



Herşeye Rağmen AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin