Evet Arkadaşlar...

Bu Da Tesadüf Olamaz

Bugün Salı bakkala ekmek almaya giderken biri bana "Selin bana birdaha tokat atmayacaksan seninle birşey konuşmak istiyorum" dedi. Bu oydu, artık sabrım taşmıştı ama söyleyeceklerini çok merak ediyordum. Yanına gittim. "Çok zamanımı almayacaksan konuş" dedim. "Nasıl istersen" deyip söze başladı. "Ben bu sokakta oturuyorum. Anneni de çok severdim. Annenin olayını duyunca seni mutlu etmek istedim. Çünkü benim de annem yok. Bu nasıl bir duygu çok iyi biliyorum. Eğer izin verirsen seni mutlu etmek ve ikimizin de acısını biraz olsun dindirmek istiyorum" dedi. Allah ım bir insan bu kadar mı güzel konuşur. O an ona " Beni mutlu etmek için öylece karşıma geçip konuşsan da olur" demek istedim. Ama o lanet olası dudaklarımdan sadece " Saçmalama gerizekalı" cümlesi çıktı. Neden böyle birşey söylediğim hakkında bir fikrim yok. Neyse eve geldim ve Esra ya olan biteni yine anlattım. Esra onu ziyaret etmenin iyi olabileceğini söylediğinde yüzüm kızarmıştı, kalp atışlarm hızlanmıştı, yüzüme bir tebessüm yerleşmişti. Ama nedense içimi bir tedirginlik ve merak kaplamıştı. Neyse Esra nın yoğun isteği üzerine Kevser Teyze' ye gittik. Bu sokakta benim gibi annesi olmayan varmı gibi sorular sorduktan sonra onun evini, ismini,annesinin nasıl öldüğünü öğrendik. Daha sonra eve gittim. Gardrobumu boşalttım. En güzel kıyafetlerimi seçtim. En güzel kıyafetler dediğim de Pull&Bear mağazasından aldığım jean ve üzerine de püsküllü bir t-shirt ve üzerinde #Shopping #Selfie yazıyor. Bunları giydikten sonra topuz yaptığım saçlarımı açıp güzelce taradım. Saçlarım çok dolgun duruyordu. Birden kendimi çok güzel hissettim. Bordo bir ruj, eyeliner, göz kalemi, far,
rimel gibi makyaj malzemelerini kullandıktan sonra aynaya baktım. Sanki karşımda başka biri duruyordu.Esra kapıyı çaldıktan sonra içeri girdi. " Oha kendine ne yaptın?sanki karşımda başka biri var" dedi. Neyse Esra ya baktığımda oçoktan giyinmişti. Onun evine gittiğimizde çapıyı çaldık. Kapıyı açtıktan sonra "Siz kimsiniz, neden burdasınız?" dedi.Ben de " Ben Selin hatırladın mı??" dedim.Bir süre şaşkın şaşkın baktıktan sonra "İçeri Gelin" dedi.
Salon çok büyüktü.Aynı zamanda ev çok sessiz ama çok güzeldi.Nasıl oldu bilmiyorum ama Esra oturur oturmaz bir konu açıp söze başlamıştı.Nasıl böyle bir konuya girdi bilmiyorum ama ( bu arada o mavişin ismi ALİ) Ali ile nasıl tanıştığımızı konuşuyorlardı.Ali ise Esra ya anlatıp anlatmadığımı sordu. Esra da " Tabiki de anlattı, ama ben bir de senden dinlemek istedim" dedi. Tekrar Ali ye baktığımda o herşeyi tüm detaylarıyla anlatmaya başlamıştı bile. Bir süre sonra Ali nin bir ev arkadaşı olacak ki anahtar sesi geldi ve içeri Ali gibi sarışın bir çocuk girdi. Çok güleryüzlü birine benziyordu. Daha sonra salona girip yanıma oturdu. Ali ise bu durumdan hoşnut olmamış olabilir ki çocukla yer değiştirdi. Sonra da "Çok
merak ettiğim birşey var, sen benim için mi süslendin? Yani öyleyse ona göre davranayım" dedi. Ben de " Senin için süslenmemiş olsaydım burada ve bu şekilde olmazdım" deyip biraz çıkıştım. Ali de " Tamam hemen kızma çok güzel olmuşsun😊"dedi. Sonra arkadaşı bize bisküvi, çikolata ve ıce tea ikram etti. Onları afiyetle yedikten sonra her heyecanlandığımda olduğu gibi ben hıçkırmaya başladım. Bu çok utanç verici bir olaydı. Neyse biraz daha sohbet ettikten sonra biz herşey için teşekkür edip eve doğru yürümeye başladık. 10 dakika içinde evdeydik. Zaman çok hızlı geçmişti. Saat tam 18.00 iken zil çaldı. Delikten baktım, Ali karşımda elinde bir çanta ile duruyordu. Nasıl unutmuşum bu benim çantamdı. Kapıyı açtım onu içeri davet ettim. Belki sonra gelebileceğini söyleyerek evine gitti.
O gittikten sonra biraz Teen Wolf izledik. İkimiz de uyumuştuk. Koltuğun üzerinde ıyuduğumuz için heryerimiz ağrıyordu. Telefonumu elime alıp kurcalamaya başladım ve cevapsız tam 27 arama vardı. Dün birbirinize numaralarımızı vermiştik. Arayan her seferindeALİ' ydi. Saat 13.00 olmuştu. Beni ve Esra yı yepyeni bir gün bekliyordu...