4.BÖLÜM-EFE'NİN KUZENİ

45 7 0
                                    

Medyada Efe var.

Uyandığımda daha hava karanlıktı.Yani geceydi.Telefonumdan saate baktığımda saat 03.47 idi.Kardeşimin yatağından kalkıp odadan çıktım.Aşağıya indim.Salonda Rana Teyze uyuyordu.Büyük ihtimalle ben uyuduktan sonra o da kalkıp yatağına yatmıştı.Zaten çok yorucu bir gündü bir de kadına tekrar tekrar yaşattım acısını.Hala aklıma geldikçe tüylerim diken diken oluyor.Biliyorum hayat acımasız ama bazen insan buna inanmak istemiyor.

Ben böyle Rana Teyze ye bakarak düşüncelere dalmışken arkamdan bir elin dokunmasıyla yerimde sıçrayarak çığlık attım.Sonra arkamı döndüm ve bir karartı.Hemen lambayı açıyorum ve karartıya bakıyorum.Ki bu kişi Sinem imiş."Ödümü koparttın."diyip yanımıza gelen Rana Teyze ye bakıyorum.Kadını da uyandırdım çığlığımla."Kusura bakmayın sizi de uyandırdım."diyip mahcup olduğumu göstermek için başımı önüme eğiyorum."Yok hiç önemli deil.Zaten bende genelde kalkarım bu saatlerde.Yani sen uyandırmasaydın da kalkacaktım.Neyse sen iyi misin?"diyerek daha da çok sevmemi sağlıyor.Sonra cevap vermeyi akıl edip "İyiyim teşekkürler"diyorum.

Sonra mutfağa doğru yürüyorum.O da peşimden geliyor.Su içmek için yukarıdaki dolaptan bir bardak çıkarıp tezgaha koyduktan sonra sürahiyi alıp su dolduruyorum.Bu sırada da Rana Teyze hala beni izliyor.Ben suyumu içip bitirdikten sonra "Açsan bişey hazırlıyım mı? Kaç saatten beri hiçbir şey yemiyorsun."diyor.Bende azıcık acıktığımı hissedip "Yok siz gidip yatın ben kendim ayarlarım bir şeyler"diyorum ve dolabı açıyorum.Sonra Rana Teyze'nin elini omzuma koymasıyla duruyorum ve ona bakıyorum "Sen dur ben hazırlarım.Zaten uykum kaçtı.Sen otur ben hemen sana bir şeyler hazırlarım.Zaten ben burda size yardımcı olmak için kalıyorum."diyor beni ikna ederek.Bende gidip masaya oturuyorum.Sonra arkadan Sinem geliyor ve suyunu içip geri odasına çıkacakken Rana Teyze ona dönüp "Kızım sen de açsındır.Gel sen de otur.Bir şeyler yiyin."diyince o da gelip yanıma oturuyor.Birlikte beklemeye başlıyoruz.Ben beklerken kollarımı masaya koyup yatıyorum.Hala aklımdan çıkmayan kardeşimi düşünüyorum.O kazanın olduğu anı ve de Rana Teyze'nin anlattığı olayı.Gözümün önünde canlandırmaya çalışmak istemesemde beynim bana karşı çıkıyor ve izlediğim filmlerle birleştirip aklımda kötü şeyler canlandırıyor.Garip garip şeyler düşünürken Sinem'in beni dürtmesiyle kalkıyorum.Rana Teyze bize yumurta kırmıştı.Ekmek alıp direk yumurtaya dalıyorum.Kardeşim aklıma geldikçe yeme isteğim azalsa da kendim için yiyorum.Ben yumurtanın çoğunu yiyip Rana Teyze'ye de teşekkür edip banyoya gidiyorum.Ellerimi yıkadıktan sonra geri kardeşimin odasına geçiyorum.Yatağa yatıp yastığın kokusunu burnuma çekiyorum.Sonra aklıma geliyor ve telefona bakıyorum.Hiç cevapsız çagrı yok.Annemler hiç aramamış beni.Saate baktığımda 04.10 .Şimdi ararsam annemler uyanır büyük ihtimalle.Bu yüzden mesaj atıyorum.<Kardeşimle ilgili bir gelişme var mı?> Mesajı attıktan sonra 07.30'a alarm kurup telefonu kitliyorum ve hemen yanımda duran komidine koyuyorum.Sırtımı başlığa yaslıyıp yastığı kucağıma alıyorum ve başımı yastığa gömüyorum.2 dakika böyle durduktan sonra düşünmeye başlıyorum.

Hayat neden bu kadar acımasız?? Neden biz bu kadar çok acı çekiyoruz?? Niye üzülüp ağlıyoruz?? Ama hepsine tek bir cevap var. Bu dünya zaten bizim sınanmamız için. Dünyalık şeyler için Allah'a isyan etmememiz gerekiyor.Ama insanoğlu yaptığı şeyin yanlış olduğunu bilsede bazen her şeyi yapıyor.

Bunları düşünürken bir yandan da aklıma gelen şeyi yapıp camı açıyorum ve tam karşımda duran denizi seyrediyorum.Gece olduğu icin tek tük araba geçiyor.Burası arabasız daha güzel.Sadece denizin dalga sesiyle mükemmel.İşte İzmirimin en sevdiğim şeyi denizi.Kokusu bir başka zaten.

Denizi seyredip onun sesini dikkatle dinlerken dikkatimi bir şey çekiyor.Dışarıda biri tek başına bankta oturuyor.Arkadan aslında kim olduğunu anlayamıyorum.Ama sadece kız olduğunu anlayabiliyorum.Ve yanında okul çantası var.Kim olduğunu çok merak etsemde uzaktan ne yapabilirim ki.Aslında şuan merak ettiğim şey bu saatte tek başına dışarıda ne yapmasıydı.Hava da çok soğuk olmasa da serindi ve kızın üzerinde hiçbir şey yoktu.Acaba kaç saattir burda.Aklım bu kıza takılınca camı kapatıp odadan dışarı çıktım ve aşağıya indim.Rana Teyze salonda oturur pozisyonda kitap okuyordu.Benim indiğimi duyunca bana baktı.O bir şey söylemeden yanına gittim ve "Dışarıda bir kız var.Bankta öylece oturuyor.Hava da serin ve kızın üzerinde hiçbir şey yok.Bir de okul çantası var yanında.Neden orada oturduğunu acayip merak ettim.Saat de çok geç.Ve tek başına olunca korktum.Gidip bakabilir miyim?" diyince o da sanırım korkmuştu.Kitabı bırakıp hemen üzerine ceketini alıyor.Bende hırkamı alıyorum ve kapının arkasından da anahtarı alıp dışarı çıkıyorum.Rana teyze ile beraber bankların oraya kızın yanına doğru gidiyoruz.Kıza yaklaştıkça ağlama sesleri kesinleşiyor ve de artıyor.Ben hemen kızın yüzüne bakıyorum ama tanıdık deil.Bizim buralarda da oturmuyor büyük ihtimalle öyle olsa tanırdım.Sonra çantasını kenara itip kızın yanına oturuyorum.Kız önce ürküyor ve bana bakıyor.İlk konuşan ben oluyorum. "İyi misin?" diyince kız hayır anlamında kafasını sallıyor.Dayanamıyıp sarılıyorum.Ama kız buz gibi olmuş.Rana Teyze'ye bir bakış atıyorum ve "Buz gibi olmuşsun.Gel istersen bize geçelim.Hem ısınırsın hemde açsan bir şeyler yersin ve de belki de anlatmak istersen ne olduğunu anlatırsın ha?" diyorum kızı ikna etme olasılığına inanarak.Kız bana dönüyor, gözlerindeki yaşları silip beni dikkatle inceliyor.Benden sonra da Rana Teyze ye bakıyor ve inceliyor.Sanırım iyi birileri olduğumuzu anlıyor."Teşekkür ederim ama sizi zahmete sokmak istemem." diyor.Ben daha da ikna edici sesimi kullanıp "Bak sen bizi zahmete sokmazsın.Hem de baksana çok üşümüşsün.Gel inat etme de girelim.Merak etme biz kötü kişiler değiliz." diyorum.Kız ikna olup kafasını olumlu anlamda sallıyor.Elini çantasına uzatırken ben elini çekiyorum ve çantasını omzuma takıp kıza evi işaret ediyorum.Sonra eve doğru yürüyorum.O da yanımda yürüyor.Kapıyı anahtarla açınca girmesini işaret ediyorum.O ve Rana Teyze girince bende girip kapıyı arkamdan kapatıyorum.Çantayı ayakkabılığın oraya bırakıp salonu işaret ediyorum geçmesi için.Kız salona geçip oturunca yukarı çıkıp battaniye alıp getiriyorum.Kıza uzatıyorum.Kız alıp sarınıyor.Baya üşümüş.Sonra o ısınırken mutfağa gidip bir bardak su hazırlıyorum ve kıza uzatıyorum.Kız suyu alıp teşekkür ediyor ve içtikten sonra kenara koyuyor.

Acımasız HayatHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin