BAY VE BAYAN MAFYA( ASKIDA )

Bölüm 24

Multi:Mert ve Rüya
!!!Seçkin karakterinin adını ve soyadını değiştirip Rüzgar deniz yaptım!!!

Nefes nefese gördüğüm ilk sokağa girdim. Hayır yani anlamıyorum bu beni nerdeyse şehri tur attıran adamları ne vardı da peşime düştünüz yani tamam bu biraz saçma bir cümle olmuş olabilir çünkü bir kaç dakika önce onların patronunu öldürmüştüm e haliyle bu da beni kovalamaları için geçerli neden zaten. Niye mi bunu yapıp bu kadar koşuşturdum kendimi cevabı basit intikamım başladı.....

Bir gün önce...

Rüzgarın evinde yaşadıklarımdan sonra hemen kimsenin bilmediği ki buna babamda dahil evime gittim. Zaten bu mahalleye kimse gelmezdi çocukluğum geçmişti bu mahalle de kuyudibinde ..

Ne polis uğrardı buraya ne de eli silahlı dışardan adamlar burası bana ve arkadaşlarıma aitti. Kendi içimizde ne yaparsak yapardık ama dışarıdan buraya kimse elini süremezdi kol kırılır yen içinde kalır hesabı...

Evde Bilal'le uzun bir toplantı yapmış Bilal kim diye sorarsanız benim çeteden neyse ve planı hazırlamıştık. Normal olarak yurtdışındaydı ilk görevimiz ama babamlar muhakkak beni yurtdışında arayacakları için buradan işleyecekti görev

İlk adamımız Harun Tekinalp babamın en eski düşmanı fakat onu öldüremez çünkü o da sadece mafya babalarının oluşturduğu meclise yani "Zindan"a üyeydi ama şansa bakın ki Azrail onun kapısını çalacak.(!)

Ben elimdeki kahveyle derin düşüncelere dalmışken biri kolumu göçertesine vurdu.Kafamı birazdan kafasını göçerteceğim kişiye döndürdüğümde onun mert olduğunu gördüm çetemizin şizofreni... Ayağa kalkıp sarıldım ona sarılırken ona saydırıyordum tabi kolum göçtü burada boru değil ipne

-"Lan yeter yeter ebeminkilere geçtin artık" dedi salak çocuk ya:)

-"lan sende kolumu göçerttin insafsızın oğlu" dedim yarı öfkeli sesle

-"söv kardeşim söv zaten bana yararları olmamıştı şerefsizlerin dur bi bakim sana kız çok fena olmuşsun kardeşim olmasan yürürdüm sana be" dedi benden ayrılarak

-"hadi lan asıl ben geliyorum bir bakıyorum benim kardeşlerim gitmiş yerlerine biscolata erkekleri gelmiş yaw ne yaptınız kendinize"dedim gülerek o da koltuklardan birine oturdu e bende oturdum tabiki

-"Bilal de hiç söylemiyo gölge geldi diye biz anca buraya gelince görelim Erk ve Rüya biliyormu lan seni bilse varya hayatta bırakmaz seni" dedi evet biz beş kişi bir gruptuk.

Bilal en mantıklımız olandı yaptığı planda asla hata olmazdı.
Mert grubun en sertidir yani şizofren diyoruz da biz boşuna değil kavga ettiği insanlar elinde kalırdı.
Rüya ise grubun aslında melek yüzlü şeytanıydı tabi bir de hockerı da diyebilirim tek kelimeyle o teknolojinin melek yüzlü şeytanıydı insanları iyi kandırırdı.
Erk bir zamanlar çok sevdiğim çocuk tabi şu an kardeş gibiyiz ama yine de severiz birbirimizi yani just friend gibi birşeyiz ama sakın yatıyoruz sanmayın bakireliğim hâlâ bende tabi ki biz sadece öpüşüyoruz yani.. neyse o ise grubun eli koluydu heryeri bilirdi bi nevi rehberimizdi tabi buna sadece yer dahil değildi silah,adam..vs herşeyi bulabilirdi o

-"Bu sefer iş büyük Mert onlara daha haber vermedim fakat Bilal onları bulup getirecek o zaman size anlatacağım planı ve olayı" anladım dercesine kafasını salladı o da anlamıştı işte içimdeki hisleri...

Biz mertle sohbete dalmışken merdivenlerden ayak sesleri geldi ki ayak sesi demeye bin şahit ister resmen merdivenleri kırdı neyse gelen kişi tabiki Rüyaydı beni görünce bir çığlık atıp boynuma atladı ben de hemen sarıldım ona