## Bölüm-8 ##

11.5K 455 48
                                    

...zile basmadan kapı açıldı adamlarından biriydi sanırım kapıyı açan " Buğra nerde ? " dedim yukarda dedi ve hızlı bir şekilde yukarı çıktım Buğra nin odasina geldim ve kapıyı açtım.Buğra terlemis ve benzi atmış bir şekilde yatakta acıyla kivraniyordu. Hemen yanina gidip gömleğini çıkardım ve elimi kalbinin üzerine koydum ve yüzüne baktım kalbi çok hızlı atıyordu o da bana baktı ve elini elimin üzerine koydu ben daha ne olduğunu anlamadan fevri bir hareketle elimi itti. Ben olayın şokuyla aptal aptal suratina bakarken ateş saçan gözleri kapanmaya başladı. Hemen kendime gelip Buğra' ya damar yolu açtım ve kalp hızının normal haline gelmesi için gereken ilaçları seruma kattım. İlaç etkisini göstermeye başlamasıyla kalp ritmi normale döndü ama Buğra daha uyanmamisti. Ben de yanındaki koltuğa oturup uyanmasini bekledim ama aklımı meşgul eden konu elimi itmesiydi.ona kirilmam ne kadar saçma olsada üzülmüştüm ben ona yardım etmeye çalışırken o hayvan gibi elimi itti. Egosu tavan yapmis pislikk mafya bozuntusu... bunlari düşünürken uyukumun geldiğini farkettim ve Buğra uyanana kadar uyusam bir şey olmaz diye düşünüp kendimi uyukunun kollarına bıraktım... Kalın bir erkek sesi -tahminimce Şehmuz- " abi sen uyandiğina göre artık doktoru evine gonderiyim mi ? " dedi. Uyanmistim ama hala gözlerimi açmamıştım. Buğra " Bırak uyusun. Sen çikabilirsin Şehmuz " dedi o hayran olunacak erkeksi sesi ile. Kapının açılıp kapanma sesi ile Şehmuz ' un çıktığını anladım. Buğra " uyumadigini biliyorum küçük kız artık gözlerini açabilirsin " dedi ukala bir sesle. Oha ya nasıl farketmişti uyumadigimi neyse zaten artik gitsem iyi olacak bu mafya bozuntusunu daha fazla görmek zorunda kalmam diye düşünürken iç sesim " zorunda mi ? İşte ben buna gülerim " dedi hemen iç sesimi susturup gözlerimi açtım ve açmamla Buğra ile göz göze gelmem kaderin bir cilvesi olsa gerek diye düşünmeden edemedim. Buğra gözlerini çekmedi inat edip ben de çekmedim ve bir süre böyle kaldık. Ben artık sıkıldığım icin 'ne var' dercesine kafami salladim. Buğra da kafasını iki yana sallayıp beni taklit etti. Bu psikopatla daha fazla uğraşmamak için ayağa kalkip sesimin en soğuk olduğunu düşündüğüm tonu ile " ben gidiyorum " dedim. Buğra da yavaş yavaş ayağa kalktı ve " Ben daha gidebilirsin diye bir kelime kullandigimi hatırlamıyorum ve ben ne dersem o olur bunu aklina soksan iyi olur küçük kiz "dedi. ' yok yaa ' dememek için kendimi zor tuttum ve böyle hiç bir sey olmamış gibi davranması beni deli ediyordu adam hayvan gibi önce elimi itiyor sonra öldürecek gibi suratıma bakıyor ve ' ben daha gidebilirsin diye bir kelime kullandigimi hatırlamıyorum ... ' diyor. Bir anlık deli cesaretine gelip " bende sizden izin aldığımı hatırlamıyorum Buğra hazretleri " dedim ukala bir tavırla. Buğra böyle bir tepki beklemediği için bir anlık afallasa da sonra gözlerinden ateş püskürtmeye başladı ve aramızdaki mesafeyi kapatıp kolumu fevri bir hareketle tutup ,son gücünü üzerimde deniyormus gibi kolumu sıkmaya başladı ve " bana bak kızım sen neyine güvenip benimle bu şekilde konuşuyorsun senin hayatını karartirim seninle kalmam ailenin de karartirim. Hadi şimdi göndermiyorum gitte göreyim " dedi ve daha fazla kolumu sıkmaya başladı. Kolumun acısıyla yüzümü buruşturup " bırak kolumu canımı acitiyorsun " dedim. Buğra histerik bir kahkaha atıp " Ben de zaten bunun için uğraşıyorum " dedi. Sonra gülmeyi bırakıp ciddi bir hal aldi, suratıma bir kez daha bakıp beni hızlı bir sekilde itip kolumu bıraktı dolmuştum ve gözümden bir damla yaş düştü o tekrar konuşmaya başladı " umarım beni anlamışsındır. Tabiki bu ukala tavrının bir cezası olacak ve sen benim dedigimin olacağını öğrenmen için eve gitmiyorsun " dedi ve odadan çıkıp kapıyı üzerime kilitledi. Gittikten sonra duvar kenarına oturup bacaklarimi kendime çektim ve ağlamaya başladım ama neden agladigimi ben de bilmiyordum fiziksel olarak canimin yanması yüzünden mi ruhen canimin yanması yüzünden mi...belki de ikiside ama ağlamami durduramiyordum. Ve Buğra 'nin dediklerinin yapilmadigin da ne kadar acımasız olacağını kendi gözlerimle gördüm. Koluma baktığım da sıktığı yerin morarmaya yakın olduğunu gördüğümde ağlamam daha da şiddetlendi. Daha yeni uyanmama rağmen hem fiziksel hem ruhen yorgun olduğum için duvar kenarında cenin pozisyonunu alıp kendimi uyukunun o huzurlu kollarına bıraktım.... Gözlerimi açtığım da pencereden güneş ışıkları içeriye süzülüyordu sabah olmuştu ve ben hala aynı pozisyonda duvarın kenarindaydim ve oda da boştu. Banyoya gitmek için kalkmaya çalıştım ama her yerim tutulmuştu yavaşça kalktım ve odanın içinde ki banyoya uyuşuk adımlarla gittim. Siyahın hakim olduğu bir banyoydu. Banyoyu incelemeyi birakip aynanin önüne geldim ve aynaya bakmamla kendimi çığlık atmamak için zor tuttum. Makyajim akmış, gözlerimin altı şişmiş, saçim dağılmış ve pisliğin sıktığı yerde morarmisti. Hemen akan makyajımı temizledim örgü olan saçlarımı açıp tepeden bağladım. Kolum için ise şuanlik yapacağım bir şey olmadığı için banyodan çıktım. Buğra nin yatağının üzerinde duran çantamı görmem ile abim aklima geldi kaç defa aramıştı Allah bilir hemen gidip telefonumu çantanın içinden aldim ve açtım.15 cevapsız arama ve 1 mesaj vardı. Hemen aramalara baktim hepsi Kayra' dandı ve hemen mesajlara girdim. Bu da Kayradandı " Merih nerdesin abim neden telefonuna bakmiyorsun merak etmeye başlıyorum annemlere nöbette olduğunu söyledim mesaji görünce hemen beni ara " mesajı kapatıp hemen Kayra'yi aradım çaldı çaldı ve Kayra telaşlı bir sesle " Merih" dedi. Ben de " abi" dedim. " nerdesin kızım sen ya merak ettim seni dün nöbetin yoktu bildiğim kadarıyla " dedi. Ben de ne kadar istemesem de yalan söyleyerek " abi tam hastaneden çıkarken acil bir hasta geldi ben de onunla ilgilendim bütün gece boyunca telefonumda dinlenme odasında kalmış özür dilerim seni meraklandırdığım için " dedim bir çırpıda. Kayra " bir daha böyle bir sey olduğunda haber vermezsen o zaman bozuşuruz kendine dikkat et benim toplantim var. " dedi. Ben de " tamam abicim sende kendine dikkat et öpüyorum seni " dedim ve telefonu kapattım. Kapinin kilidinin açılma sesi ile kapıya bakmaya başladım kapı açılıp Buğra içeri girdi. Gözlerime baktı ben de yine inatlasip çekmedim bu sefer beni şaşırtarak Buğra gözlerini çekti ve koluma yani dün hayvan gibi sıktığı yere baktı sonra tekrar gözlerime bakıp konuşmaya başladı " gidebilirsin serbestsin. Umarım anlamışsındır ben ne dersem o olacağını" dedi. Ben de kafa sallamakla yetindim ve yatagin ustundeki esyalarimi cantaya koymaya basladim.Isim bittiginde arkamı dönmemle bir adet Buğra dibimde bitmişti.Yine gözlerini gözlerime dikti ki bu aralar bu da iyi moda oldu bi tip tip bakmalar falan mafya olunca böyle mi oluyo acaba?Tabi ki bende altta kalmadım ben de baktım gozlerinin ta içine içine.Bu sefer de Buğra bey gözlerini çekti ve koluma bakmaya başladı "Kolun için bir krem olacaktı şu çekmecede çıkmadan onu sür koluna." Dedi.Ben de inat ya tabiki hiç birşey demeden çıkmak için kapıya yöneldim ama yönelmekle kaldım.Buğra kolumdan tuttu ve kibar bir sekilde "Bak küçük kiz beni fazla zorlama istersen" dedi ses tonunu kontrol etmeye çalışır gibi. Ben de " Buğra bey siz de beni daha fazla zorlamayın " dedim. Buğra gözlerini yumdu derin bir nefes alip verdi ve beni yatağa oturttu.sonra da cekmeceye yöneldi. Kremi alıp biraz mesafeyle yanima oturdu ve kolumu çekip kremi sürmeye başladı...

Vee son arkadaşlar sizden çoook özür dilerim yine gecikti bu hafta içinde bi daha bolum yayinliycam.... yorumlarinizi ve oylarinizi bekliyorum ... Ilerleyen bölümlerde Buğra' nin ağzından yazmayı düşünüyorum hepiniz seviliyorsunuz iyi tatillerr ☺☺😊

Multi: Buğra ve Merih

Mafyalar da HastalarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin