Dönem bitmişti.Yaz tatiline girmiştik. Bavulumu alıp Antalyaya gidicektim. Orda bir otelde çalışıp hem biraz para biriktiricektim hemde dil öğrenicektim. Otogara gittiğimde karşımda Bavulu ile bana bakan Cenk'i gördüm . Omuzlarını sirkerek gülümsüyordu . Neydi şimdi bu ? Sevinmem mi gerekti ? Üzülmem mi? Benimdi işte tam karşımda koşup sarılmamı gerekiyordu yoksa yüzüne tokat mı atmam gerekiyordu ? Bırak herşeyi koş boynuna sarıl diye kalbim yalvarıyordu bana . Bu sefer seni dinliyceğim kalbim . Sadece Seni!Çantalarımı yere fırlatıp koşmaya başladım . Ve boynuna sarıldım . Belimden sardı ve beni kucakladı . Allahım kokusunu nasıl özlemişim ? Gözlerim doldu ona sarıldığımda . Seni seviyorum seni seviyorum seni seviyorum diye çığlıklar atıyordum . Beni yere indirdi. Ve gözlerime bakarak - - Bende seni seviyorum beni affedermisin ?
Ve orda bardakdan boşalırçasına ağlamaya başladım . Rüyaydı bu değilmi? Gözlerimi kapattım . Tshirtüme damlayan göz yaşlarımı ellerimle siliyordum ve gözlerimi açınca onu karşımda görmiyceğimi düşünüyordum. 1 2 3 dedim ve gözlerimi açtım . Karşımdaydı.Kömür gözleri ile bana bakıyor ve gülüyordu . Bir daha sarıldım . Kokusunu içime öyle bir çektim ki sanki bir daha onu görmiycekmiş gibi . Affettim diyip yapışmıştım dudaklarına . Öyle özlemişim ki herşeyini . Elimden tuttu ve beni şirin mor bir karavana götürdü. İkimiz Antalyaya gidicektik . Sadece ikimiz . Kalbim mutlulukdan ölmezse daha ölmez. Nası çarpıyordu. Karavana geçtik . Elim elinde koyulduk yola . Bilemezdim ki bu yolları dönerken tek başıma döneceğimi ve şuan mutluluk gözyaşlarının acı gözyaşlarına dönüşeceğini bilemezdim .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Boğazımda Ki Sızı
Short StoryHerkesin kendine göre bir hikayesi vardır aslında kiminin ki saçma sapan kiminin ki kırılmış kiminin ki ise beklediğinden tamamen farklı ...