Ben buyum, bayım.
Ne bir kırlangıç kadar kutsal, ne de bir kartal kadar heybetliyim. Ve sizin avuçlarınızın arasından, yeniden ayaklarınızın dibine indim.
Bu statü karmaşası, bu yaşam telaşı... Beni bir gün yok edecek, biliyorum.
Korkuyorum.
Uçma yetim, kanatlarım varken; bedenimin toprağın üzerine serilmesinden korkuyorum.
Bulutları özledim, bayım.
Kendimi sonsuz maviliğin içinde bembeyaz bir bilinmezlik girdabına atıp, sonumun en az bedenimin sahip olmadığı kadar heybetli olmasını istiyorum.
Demirden bir kafeste ne özgür olabilirim, ne sonumu bilebilirim, ne de sonumu yaratabilirim.
Altından bir kafese de soksalar beni, ben bir kuşum bayım. Anladım ki, siz beni avuçlarınızın içine alsanız da, pamuklara sarıp sarmalasanız da, mabedim gökler olmadıkça mutlu ölmeyeceğim.
Size söyledim bayım,
Çok severim fakat, yeterince vefakar ve fedakar değilim.
Giden günlerimin yasını da çok uzun tutmayacağım, sadece arada bir aklıma geldiğinizde, ağlayacağım.
Sizi hatırlayacağım, sizi unutmayacağım. Fakat adınızı da anmayacağım.
Siz de beni hatırlayın bayım, bir öksüz, bir köksüz gibi gitmeyeyim bu diyarlardan, uçmayayım göklere ruhumu ruhunuza katmadan.
Uçacağım, bayım.
Uçacağım.
23.01.2016
22:10
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gönül Kuşunun Şarkısı
Historia CortaŞimdi bir oraya, bir buraya sürüklenen bir seyyahım, rüzgarın merhametine bağlı canım. 04.01.2016