9.Bölüm

23 4 0
                                    

  Multimedya:Duru

Bu sesi tanıyordum.Hemen ayaklandim.Ben o koskoca Istanbul'u  izlerken arkamı asla dönmedim.Ama o konuşmaya devam etti.

-Damla bir soru sordum...Sen bir ruh musun?!

  Ardından hırsımı alamayıp arkamı döndüm.Yine çok hızlî dönmüştüm.Bu kişi Arda'ydı.Bir yandan merak bir yandan da sinirli gözlerle bana bakıyordu.Bakışlarından korkmuştum.Ama sanki bana ağlamamı söylüyordu.

Sonunda dayanamadım ve  saçlarımı arkaya uçuran güçlü rüzgara kendimi bıraktım.Yere düştüm.Ardından titreyen ellerimle yüzümü kapadım.O kadar fazla ağlıyordum ki gözyaşlarımın sıcaklığını buz gibi olmuş yüzümde hissediyordum.

  Arda bana doğru gelmeye başladı.Ancak ilerleyemiyordu.Sanki etrafımda bir kalkan vardı da onu geçemiyordu.En sonda bana koşmaya başladı.Ama onun sonunda da Yere düştü.Ellerimi yüzümden çekmeme rağmen hala ağlıyordum ama bir yandan da Arda'yı izliyordum.Arda gökýüzüne bakmaya başladı.Sanki yıldızlar ona güç veriyordu.En sonunda bana döndü ve benim etrafımdaki mavi kalkana doğru koşmaya başladı.Kalkan parçalandı.

  Bunu nasıl yaptığını anlamamıştım.Ama mavi kalkan gittiği gibi yeniden oluştu.Tek farkı bu sefer sadece beni değil Arda'yı da koruma alanina almıştı.Yalvarır gibi bakıyordu Arda.Ama ben ağlamaya devam ediyordum..Hatta O kadar çok aglamıştım ki bir anda sağanak yağmur bastırmıştı.Sokaktaki insanlar koşturmaya başlamış sanki dünyanın dengesi bozulmuştu.Ama ağlamaya devam ediyordum ,.Arda beni sarsmaya basladı:

-Damla.!Kendine gel lütfen! Ağlama! Damla ağlama!

-Duramıyorum...

  Mavi gözlerimi onun kahverengi gözlerine dikmiştim.Sadece bakıyordum.O da bana bakıyordu.Bogazimdaki hıçkırıklarım sanki jilete dönmüştü.Konuştukça canim yanıyordu."Beni buradan götür..Lütfen" dercesine gözlerine bakıyordum.Beni anlamış olacak ki kalkmama yardım etti.Kalkan Arda'nın bir el hareketiyle kalktı.Sonra arabaya doğru yürümeye başladık.

.....

  Deniz kenarındaki küçük bir mekana gelmiştik.Buraya konuşmak için geldiğimize emindim.Arabayı park edip kapımı açtı.Cafeye doğru yürüdük.

  Bir masaya oturduk.Benim kahveyi nasıl içtiğini bildiğinden garsona direk söyledi.Ardından "Anlat herşeyi" dercesine bakmaya başladı.Ama ben anlatmayınca söze girdi.

-Bak seni üzmek istemiyorum ama...Damla Sen bir ruh musun?
Dedikten sonra aşağı doğru eğik olan kafamı eliyle kaldırdı.Ardından tekrar:

-Damla...Soruma lütfen cevap ver..

-Bunu anlatmak zorundayım galiba...

-Evet.Anlat şunu.

-Evet.Evet Arda bir..

  Bağırarak söylediğimden dolayı daha sözümü bitiremeden ağzımı eliyle kapatmıştı.Elini tutup ittirdikten sonra konuşmaya devam ettim.

-Evet Arda..Ben bir ruhum.Tamam mı? Yendin mi merakını?

-Bende..

-Anlamadım

-Bende ruhum Damla...Anlasana..

-Sen ciddi misin?

-Evet..

-Bu dediğin bugün yaptıklarını açıklıyor.

-Yani bir bakıma...Sen daha iyi misin?

-İyiyim..Ben geliyorum..

  Tuvalete gitmek için izin istedikten sonra garsona yerini sordum.Yumuşak bir tonla karşilik veren garsona gülümseyerek cevap verdim.Kapıyı araladim.Ardından çantadan telefonu çıkardım.Ablam tabiki çok merak etmişti.Ama telefonum kapalıydı.Bir çırpıda Ablamı aradım.

YağmurHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin