Ayakkabılarımı ayağıma geçirip kapıyı ardımdan kilitledim.
Eveet başlasın bakalım yeni ikizlerle eğlenceli bir İstanbul turu 😂
şule kapıyı kapatmaya çalışırken mert ayakkabısını keratayla giyiyordu ben yanlarına geldiğim de hemen mertle uğraşmam lazım diyerek merte baktım adam ayakkabı giyerken bile model gibi abi😂
" kapmışsın keratayı " diyerek sırıttım. Aslında önce ne dediğini pek anlayamadım der gibi kaşlarını çattı sanki anlamaya başlamış gibi yüzünü buruşturup:
''sen de ne seviyesiz bir espri anlayışı var " dedi ve ben öcüymüşüm gibi bakıp şulenin yanına gidip hala kapıyı kapatmakla uğraştığı için önüne geçip kapıyı çekti ve anahtarı cebine attı.
Yanımdan geçerken yandan bir bakış atıp yürüyün dedi.
*Ahh ne de kibar bir erkek*
sen sus iç ses.😏 saygılı ol bakiyim ayıp.
*ayıp yatak da olur sucuğum* lan bi sus hem ben sana kaç kez benim adımla dalga geçme diye dedim kes sesini seni pislik nalet iç ses shut up.! İçimde ki cazgırla konuşmamı bölen şule oldu
" hayırdır su daldın ?" şuleye bakıp
"keşke hayır olsa be şulecim" diyerek iç çektim. Umarım yanlış anlamaz. Kulağma yaklaşıp
" mertle ilgiliyse takma kafana" dedi. Ahaa ben dedim yanlış anlamaz diye dedim ama şule anladı. O. Beni. Yanlış. Anladı. Lanot. İç. Ses. Hep senden ötürü. Seni dışlıyorum.
"Aslında sorun o değil iç sesimle biraz aramız bozukda cazgırlığı tuttu paçozun" diyerek güldüm
şule bana ne diyon lan denyiğşik der gibi bakınca daha da güldüm. Ama şule sonradan sanki çok normal bişeymiş gibi elini kafama koyup beni kedine çekip sarılıp
" olum bir an başka bişey diyceksin diye çok korktum mk benim gibi olmasan valla başka bişey derdin lan ilk kez benimle aynı cevapı veren biri Allahım yoksa ikizim mert değil se su mu?" diyince şulenin yüzüne baktım valla sırıtıyordu 😂
mertte sanki biz deliymişiz gibi zaten deminden beri bize uzaylı gibi bakıyo tövbe yaa.s
O anki psikolojiyle beraber sarılıp yürüdük şuleyle sonrdan mertte geldi kolunu ikimizi alacak şekilde omuzumuza attı
vay be millette ne kol var.
* bana da bi kol atsın ya la kasları var mı sucuğum elle bakiim yokla bi orları*
iç ses sesini kesermisin please.! ;)
mert arabayı alalım diyince onu durdurup yürüyelim öyle daha zevkli olur gezmesi dedim şimdi ise sahildeki dondurmacı abdürrezak beyin yanında dikilip denizi seyrediyoruz şuleyle.
mertte bize dondurma alıyor mert elindekileri bize verdi ve iştahla dondurmamı yemeye başladım biz denizi seyrederken önümüzden bi erkek grubu geçmişti küpeli falan tatlıydılar aslın da ama pek karizma styla duruyodular yani keko parti parti kekomstyla gibiydiler ilgimi çekmeyen taraf yanii :d
bunları kafamdan atıp bu günü değerlendirmeye baktım hepimiz dondurmamızı bitirip istanbulu bayağa bi gezdik en son ikizlerin barında gezimizi sonlandırdık.
Bara girince babası bizi karşıladı. Çok karizmatik bir adamdı gerçekten yaşını hiç göstermiyordu. Adam elini uzatıp
" ayaz göksu " dedi hemen elimi uzatıp
" Su can" dedim adam biraz düşünür gibi bakıp beni inceledi sonrada "kayra ve emir can. Üst seviye renkli can holding" dedi
gülümseyip ''annem ve babam" dedim adam da yani ayaz bey de "tanıyorum.annen kadar zarif baban kadar da ciddi bir duruşun var'' dedi gülümseyip " hep öyle derler" dedim bizim bir holdingimiz var çocukların eğlenceleri için hazırlanmış bütün etkinlikler bu holdingden çıkar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
« UMUTLAR »
AcakSabah Güneş vurur ya pencereye gözlerini kısmak zorunda kalırsın sırf o saf ışık gözlerinin içine sızmasın diye.işte benim hayatım da böyleydi bir ışık vururdu gözüme ben gözümü kapatırdım... BELKİ DE SADECE SABAH GÜNEŞİYDİ UMUTLAR..?
