bambAŞKa

Bölüm 3=PERUK

Gözlerimi açtığımda sabah olmuştu. Kapı açıldığında "Uyandın mı bücürük"  diyen abime "yok ben hala uyuyom sen sonra gel"  dediğimde güldü. "Kahvaltı hazır çabuk ol"  hop bir dakika abim kahvaltımı dedi. Koşa koşa odanın içinde bulunan banyoya girdim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra merdivenlerden aşağı indim.

Karşımda hazır duran masa iştahımı kabartmıştı. Oturdum ve abim ile Cenk'in gelmesini bekledim. Abim "günaydın"  die elindeki tavayla içeri girmişti.

" abi Cenk nerde " die sormuştum. Haliyle dün gece burada kalmıştı.

" O sabah çıktı Hakan Bey çağırmış telefonda şoka girmişti çocuk nasıl çıktı evden görmeliydin " dedi ama niye babam onu çağırmıştı ki. Herneyse umarım pot kırmaz.

Abimin getirdiği kıyafetleri alıp giyindim aslında dışarı çıkmamam lazımdı ama çıkmak zorundayım nasıl olsa babam adamlarına aratcak deildi ya beni.
(medya = derin in abisinin getirdiği kıyafetler)

"Geniş güneş gözlüklerinide taktık mı tam oldu" demişti koca yürekli abim.

"Abi fark ettiysen mor peruk taktın ya mor peruk nedir yaa " dedim tabi bende neymiş tanımasınlarmış beni gözlükleride gözlerim mavi olduğu için takmışmış.

Şuan karşımda kahkaha atıyor bak bak sinirleniyorum. Asıl bu halimle dikkat çekiyodum hay ben senin ellerini öpem abim.

" Ne dedin " ne duymuşmuydu.  Ama ben kendi kendime konuşuyodum.

"Hiç abi öle neyse ben gidiyim en iyisi"  diip kapıya yönelmiştim.

Dışarı çıkmıştım artık. Tedirginmiyim evet kesinlikle öle. Bankaya gidip işlemleri halledip gelecektim işte bu kadar.

Biraz daha ilerledikten sonra bankayı görmüştüm. Ha birde şu var yolda gören insanların tip tip bakışlarına maruz kalmam.

Bankanın önüne geldiğimde siyah bir Mercedes-Benz dıkkatımı çekmişti. Hadi ama bu kimdi şimdi herneyse uğraşamam hem neden kuruntu yapıosam kendime.

Bankadaki işlerimi halledip çıkmıştım. Tabi bankadaki çocuğun arkamdan şöle konuşmasıda vardı       " Hayır yani anlamıyorum bunun babası unicorn felanmı mor şaç ne patlıcangillerden mi acaba o ne biçim şaç"  deyişinide duymuştum. Abim valla sen değilde millet daha yaratıcıymış be diip elinden öpcem. Hele bi eve gidiyim.

Etrafıma bakındığımda hoop yine mi o Mercedes-Benz. Hayır Derin sadece kendine kuruntu yapıyosun sadece kuruntu.

Yürümeye devam ediyodum. Ama bilin bakalım ne oldu. Evet sizi üç evetle uğurluyoruz. Takip etmeye başlamışlardı.

Durdum ve arkamı döndüm arabadan iki kişi çıkmıştı. Hayır yani eceline felanmı susadın Derin sen anlamıyorum yani.

İkisi önüme gelip durdugunda ben bunları tanıyorum. Bunlar babamın sağ kolları. Yuh ebesinin nikahı yakalandım. Kaçmaya başlasam anlıcaklar herneyse sakin ol sakin.

"Hanımefendi size bişi sorabilirmiyim? " buyur sor anam bacım.

" Elbette " dediğimde sesimi olabildiğince inceltip söylemiştim. Yakalanma riskim yüzde 50 yada yüzde 100 ah sorun sorcağınızı tuhaf tuhaf bakıyolar bak sinirlendim şimdi.

" Size bi fotograf gösterceğiz gösterdiğimiz kişiyi tanırsanız bize en son nerde gördüğünüzü söleyin bizim için çok önemli benim kardeşim o kayboldu " what the fuck? senin kardeşin yürü lan teneke evden dışarı çıkmama izin vermiyodun bi aralar. O bi aralarda Tunçla evlenmek istemediğim zamanlar tabi.

" Ayy bi gösterin bakıyım belki bi yarrdımıım olur " diip yine sesimi en iğrenç ince sesimi kullanmıştım.

" Bakın bu güler yüzlü kardeşim benim onu çok özledim " yalana bak.

" Bu ay bu şey ay bu ben bunu nerde gördüm ıhmm ay ben bunu görmedim ki kim bu siz kimsiniz ben nerdeyim " diip salağa yatıyordum.

" Siz iyi değilsiniz bence gidin bi doktora görünün mor şaç filan size hiç iyi gelmemiş " dediğinde doğru tabi.

" Hıhı ayol " ne ayolmu dedim ya beni öldürün.

Sonunda araçlarına binip gitmişlerdi. Sonunda yani şükür. O fotoğrafdada ayrıca hiç güzel çıkmamışım hıh.

Eve geldiğimde abimle yemek yapıoduk.
" Unicorn ha iyiymiş bücürük " demişti. Gülerek demişti birde.

" Birincisi bana bücürük deme ve ikincisi abişşş kapı çalıo " kapıda tam çalcak zamanı buldu be.

"Bana da abişş deme"  lan kapının yanına giderken bunumu düşündün.

Kafamı mutfaktan çıkardığımda bi kızın kapıda olduğunu gördüm kızla abim konusuyordu.

" Naber Kıvanç bugün boşmusun " yuh be kızım yavaş boşmusun felan abimde olsa ayıp lan ayıp.

" Şey ben " abim sözünü tamamlayamadam kız içeri daldı. Hop be destur.

Artık çıkma vakti ortaya Derin. Yada çıkmasam mı mor peruğum nerde benim neyse çıkıyorum.

" Selam, misafirimizmi var bana niye sölemedin canım " diip abinin yanına gittim. Ha ibnelik deilmi ben mor perukla kaç saat gezdim ya mor.

Kızda bi afallamalar beni bakışlarıyla bi yemeler. Ya tamam güzelim.

" Evet minik kardeşim misafirimiz var ya " diip sırıttı. Minik ha gösteririm ben şimdi sana miniği.

" Kıvanç istersen yukarı çıkalım "  yelloz sürtük pislik beni umursamıyor bile.

"Sen yemek ye bücürük benim işlerim var aşağıdaki odada kal tamam mı bu gece  "  diip göz kırptı. Tamam abi olur abi peki abi et abi eden bulur abi. Niye triplere giriyorsun kendine gel Derin. Tamam anlamında kafanı sallayıp mutfaga girdim.

Şuan yediğim kaçıncı çikolata bilmiyorum abim nasıl bu kadar rahat olalirdiki hah dur bi dakika erkek o.

Aklıma bir anda Melis geldiğinde duraksadım. Kız kim bilir ne şoklarda ne oldu acaba beni çok merak ettiğine emindim ama yapacak birşey yok. Bir süre yokluğumu kabulleneckti.
Ay bölüm geldi beni tebrik edin haftada  kaç bölüm yayınlıyım ha söleyin bakalım kaç bölüm istiyosunuz Derin kim biliomusunuz kimi yaptım söylemiyorum ya merak edin çokmu merak ettiniz ha sölüm mü