τέσσερα

129 12 0
                                    

Luke
Ashton'dan ayrılıp okuldan sonra hep yaptığım gibi kütüphaneye yürüdüm.
Kütüphanenin başında biri yoktu. Bu yüzden bende derslerim bitince dağınıklığı düzenlerdim.
"Luke,yine mi kütüphane ?" Tarihçimiz Bay Vendolan'ın sesini duyduğumda gülümsememi genişlettim.-gördüğüm manzarayla şaşırmıştım. Elinde boyu kadar kitaplar vardı.- Evet neredeyse beni tanıyan herkes kütüphaneyi düzenlediğimi bilirdi.
"Evet Bay Vendolan yine kütüphane."
Oda bana gülümseyerek bakarak elindeki kitapları bana gösterdi. Wow fazlaca vardı.
"Senden bu kitapları oraya götürmeni istesem ?" Hemen başımı salladım. Ne kadar bunları taşıyabilmemden şüphe etsemde kendimi elime koyular kitapları zor taşırken buldum.
Kapıyı sırtımla ittirerek zorla açtım. Kitapları dengede tutmaya çalışarak içeri doğru adımladım. Birazdaha ilerleyince yerde duran kitap yığınıyla durdum. Bu da neydi böyle ? Üstünde atlamaya çalışırken kendimi yerde buldum. Başım feci derecede acımıştı. Ayak sesleri duymamla bir çift siyah ayakkabıları görmem bi oldu. Başımı zorlukta kaldırdım. Renkli saçlı çocuğu gördüm. Gözleri o kadar güzeldi ki... Hey! Benim hissettiğim bu histe neyin nesiydi.
Bana garipseyen bakışlar attîğında konuşmam gerektiğini anladım.
"Umm..Şey merhaba."

Soulless/MukeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin