Buluşma

2.1K 115 46
                                    

Adrien

Çok yorgundum. Uyandığımda kendi yatağımdaydım. Marinette gitmişti ve yanımda bir not vardı.

"Çok yorgunsan buluşmayı erteleyebiliriz. Sağlığın her şeyden daha önemli. Benim için sorun olmaz.

Marinette"

Marinette' nin en sevdiğim yanlarından biri de bu çok düşünceli biri olması. Beni önemsediği her halinden belli. Ama kendimi kötü hissetmiyordum ve bu buluşmayı dünyalara değişmezdim ayrıca. Saat ikiydi ve benim her şeyi hazırlamak için dört saatim kalmıştı. Acele etmek zorundaydım. Hemen telefonuma sarılıp numarayı tuşladım.

"Alo, ben Adrien Agreste bu akşam saat sekiz için iki kişilik rezervasyon..."

Marinette

Bu akşam hayatımın aşkı ile ilk randevum vardı ve ne giyeceğimi bilemediğim için çıldırmış durumdaydım. Çılgınlığım yüzünden olmalı ki annem Alya'yı aramış beş dakika sonra Alya ışınlanmışçasına dibimde bitmişti. Hemen acil randevu operasyonunu başlattık ve birkaç elbise ayarladık. Bazıları benim bazıları Alya' nın bazıları ise benim henüz tam tamamlanmamış tasarımlarımdı. Biraz tasfiye yaptık ve en son benim yaptığım bir tasarım ile ben hastaneden döndüğümde Adrien' in bana hediye ettiği elbise arasında kaldık. Adrien' in aldığı elbise pembeydi. Üzerinde daha koyu bir tonda pembe çiçekler ve beline de siyah bir kurdele bağlanmıştı. Benim tasarladığım elbise ise kırmızı-siyah ve straplezdi(anlamını bilmeyenler olabilir ben de tasarımla uğraşıyorum ve straplez bir moda terimi. Anlamı askısız demek. Hani gelinliklerin de askısı olmaz ya.). Belinde siyah bir kemer vardı ve göğüs kısmının altında da siyah bir şerit vardı. Aramızda sır kalsın ama Ladybug kostümünden esinlenmiştim. Uzun bir tartışmadan sonra bu elbisede karar kıldık. Saşlarımı da açtım ve hafif dalgalı yaptım. Saçım toplu iken pek belli olmaz ama gerçekten uzun saçlarım var benim.

Adrien

Her şey hazırdı. Üstümü değiştirdim ve çıktım. Oraya Marinette' den daha önce varmak istiyordum fakat acele etmeliydim çünkü buluşmaya yarım saat kalmıştı. Vardığımda Marinette daha gelmemişti bende bir köşeye saklanıp onu bekledim. Bu kızın bir de dakikliğine hayranım, tam bir dakika kala meydana gelip banka oturdu. Zaten hava kararmaya başladığı için parkta başka kimse yoktu. Yalnız ikimiz. Sonra ona yazdığım şiiri okuyarak girdim meydana beni rahatlıkla duyabiliyordu fakat arkasını dönmedi. Elbisesi bana Ladybug kostümünü hatırlattı. Ben de usulca arkasından yaklaşıp onun beline sarıldım.

"Your hair is jet black, your eyes blue as the heavens,

I want to ask who you are behind your mysterious mask.

I see you every day and I would like you to give me a sign,

I shall love you till the end of my days, will you be my Valentine?"

Bana doğru döndü ve cevap verdi;

"Your hair is golden, your eyes green iridescent,

when I look at you I would like to share your dreams and thoughts.

Yes, I want to be your Valentine, we will be good toghether,

Hoş Bir Aşk Hikayesi                               Ladybug ve Chat NoirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin