Hoş Bir Aşk Hikayesi Ladybug ve Chat Noir

Davetiye

Marinette

Her zamanki gibi güne telefonumun ziliyle uyandım. Her ne kadar hafta sonu olsa da gece yaşanan savaş nedeniyle gözlerimden resmen uyku akıyordu. Aslında uyumaya geri dönebilirdim fakat sürekli aklıma Adrien' in o güzel gülüşü ve yemyeşil zümrüt rengi gözleri geliyordu ve bu beni o kadar heyecanlandırdı ki uyuyamadım. Dün akşam ki savaşımız çok zorluydu ve çok tehlikeli bir canavardı fakat o işin altından da(Her zaman olduğu gibi) kalkmayı başardık. Artık ünümüz sırf Paris' le sınırlı değildi. Kahramanlıklarımız kime sorsanız biliyordu ve Amerika Birleşik Devletleri Başkanı' ndan daha önemli hale gelmiştik. Bu aslında hem güzel hem kötü bir şey. İyi tarafı, her görevimizde insanlar bizi destekliyordu ve bu bize ekstra güven veriyordu. Kötü tarafı, hayranlarımız o kadar fazlaydı ki bazen görevlerimizin ortasında bölüp bizimle fotoğraf çekinmek isteyen oluyordu ve benim selfielere alerjim var!

Adrien

Kalktım ve normal bir şekilde duyuruları kontrol ederken bir duyuru gözüme çarptı ve girdiğimde halka açık bir balo duyurusu olduğunu gördüm. Ve tahmin edin kimin onurunaydı. Tabii ki Ladybug ve benim! Müthiş! düşünsenize onursal bir balo hem de önümüzdeki hafta! Acaba Marinette' nin haberi var mı? Aklımdan bu düşünceler geçerken Marinette' nin numarasının tuşladım ve hemen açtı.

-Adrien! Sana bomba gibi haberlerim var! Onursal baloyu duydun mu!?

-Üzgünüm, Marinette geç kaldın çoktan öğrendim.

-Pfffff! Neyse ama kostümlerimizle gitmeyeceğimiz için bizi nasıl tanıyacaklar?

-Seni bilmem ama beni kulaklarımdan ve kuyruğumdan tanıyabilirler fakat sende o tür şeyler yok.

-Gidip sorsak mı acaba belediye başkanına? Hem teşekkür etme fırsatı buluruz?

-İyi fikir. Teşekkür etmeyi ben de istiyorum. O zaman bir saat sonra Eyfel' in tepesinde buluşuruz.

-Neden tepesi?

-Çünkü altından bizi gören hayranlarımız nedeniyle yarın zor çıkarız!

-Hmm. Haklısın o zaman orada görüşürüz.

Marinette

Eyfel Kulesi' ne vardığımda Chat daha yeni gelmişti.

-Umarım çok bekletmemişimdir.

-Hayır, bende daha yeni geldim.

-E, gidelim o zaman.

-Tamam. Ama iddiasına varım senden önce varacağım oraya.

-O kadar emin olma. Bu yo-yo hızımı bayağı arttırıyor.

-Ama ben eminim.

Küçük bir konuşmadan sonra belediye binasına geldik. Belediye Başkanı bizi işte güzelim Paris şehrimizin kurtarıcıları gelmiş, sefalar getirmiş. Diye karşıladı. Bizde onun bürosuna geçtik ve konuşmaya başladık. Bize özel davetiyeler verdi ve balodan bahsetti. Balo için bütün şehrin değil sadece özel olarak seçilmiş bazı kişilerin ve gazetecilerin geleceğini söyledi. ayrıca eski zamanlardaki gibi bir maskeli balo olacağını anlattı. Başkan o kadar heyecanlıydı ki bize tek kelime bile söyletmedi. Biz de davetiyelerimizi alıp çıktık. Başkan ayrıca kostümlerimiz için her tasarımcıdan yardım alabileceğimizi söyledi. Ücretlerini onlar ödeyecekmiş. Ben de kostümümü kendim yapmaya karar verdim. Sonuçta kendi yararıma olurdu ayrıca annem kostümü odamda görürse bir bahanem de olur, fena mı?

Adrien

Ladybug kostümünü kendisinin yapacağını söylediğinde ilk önce şaşırdım fakat aklıma Marinette' nin moda ve dikiş dehası gelince neden kendisini seçtiğini anladım. Zevki çok güçlüydü ve ifade etmeye çalıştığı düşünceleri rahatlıkla anlatabilirdi. Kısacası olabilecek en iyi seçimdi. Ben de bir an acaba benim takım elbisemi de o mu hazırlasa mı acaba diye düşünürken ona çok yük olur diye görevi başka birine vermeye karar verdim. Ladybug' ı pastaneye bırakırken konuşup duruyordu anlaşılan yapacağı elbisenin taslağını kafasında çıkarmış bile. Zaten baloya kendisi davetli olmadığı için hiçbir sorun çıkmayacak. Aslında bir sorun var. Ben de bir süper model olarak şehrin ileri gelenlerinden biri olduğum için davetli olma şansım var ama gidemem zaten başka bir formda orada olacağım.

Alya

İnanamıyorum! İki kurtarıcımıza onursal bir balo! Üstelik Ladybug hakkındaki en kapsamlı bilgi ağına sahip olduğum için ben de davetliler arasındayım! Bu benim için çok büyük bir şans. En sonunda Ladybug ile tanışma fırsatım olacak. Bu mükemmel bir şey. Ayrıca maskeli baloda çok özel bir kıyafet giymek zorundayım. Belki Marinette benim için bir şeyler diker. Ne de olsa onun en iyi arkadaşıyım. Tabii ki hemen Marinette' yi aradım.

-Alo, Marinette?

-Nasılsın Alya?

-İyiyim, fakat senden bir iyilik isteyeceğim.

-Hmm. Dinliyorum?

-Şey, herhalde Chat Noir ve Ladybug onuruna verilen balodan haberin vardır değil mi?

-Evet, balodan haberim var fakat senin balo ile ne alakan var?

-Basın görevlisi olarak davetiye aldım! Aslında senden bana balo için kıyafet hazırlamanı isteyecektim. Tabii, eğer senin için çok fazla sorun olmazsa?

-Aslında sorun olabilir çünkü yarım saat kadar önce Ladybug buradaydı ve benden onun balo kostümünü hazırlamanı istedi!

-Kabul etti değil mi!?

-Mal mıyım da kabul etmiyim! Tabii ki kabul ettim!

-Harika!

-Alya, benim şimdi telefonu kapatmam lazım. Tasarımın taslağı üzerinde çalışıyorum.

-Tamam o zaman ben büyük yıldız tasarımcımızı rahatsız etmeyeyim. İyi geceler.

-İyi geceler.

İnanamıyorum! Ladybug Marinette' den kendisine elbise yapmasını istemişti. Bu müthişti! Demek ki Ladybug Marinette' nin tasarımlarını beğeniyordu! Belki Marinette bana bir kıyak yapar ve blogum için elbiseyi bana gösterebilir!

Marinette
Ertesi gün okulda herkes aynı şeyi konuşuyordu. Tabii ki baloyu! Chloe babası sayesinde baloya katılacağı için herkese hava atıyordu. Bugün beni Adrien evimden aldı ve okula getirdi. Sınıfa girdiğim anda bir alkış tufanı üzerime geldi. Herkes tasarımcının ben olduğunu öğrenmiş ve beni tebrik ediyorlardı. Yani Chloe dışında herkes.
-Ne var yani sadece Ladybug için bir elbise dikecek. Neresi abartılı ki?