KIVIRCIK

<<<

Servise adımımı atar atmaz bir sürü yabancı ve meraklı göz fısıltılarla bana bakıyordu kendimi bir an bir tarafım açılmış ya da suç işlemiş gibi hissettim.Gerçekten şuan okula annem ile metroya binerek gitmeyi daha çok isterdim.Bu neydi ya böyle hiç mi insan evladı 'Merhaba' demezdi?.Öndeki minyon tipli hafif koyu saçlı kız en sonun da "Gel burası boş." Demeyi akıl etti.Arkadan fısır fısır sesler geliyordu şuan bana en iyi gelebilecek en güzel şey kulaklığımı takıp Sezen Aksu dinlemekti.

Çantama kulaklığımı almak için elimi uzattığım da bir küfür daha savurdum kulaklığımı unutmuştum. Sanırım sesim  fazla çıkmış olmalı ki yanımda ki kız göz ucuyla bana baktı.Elini çantasına atıp "Al bunu,yarın getirirsin" dedi.Ah bu kızı çok sevdim.Teşekkür edip aldım tek kulağıma taktım ve tam şarkıya dalacakken "Adın ne?" diye sordu.                                                                                                                                                                                            "Defne.Senin?"

"Ecrin.Kaç yaşındasın?"

"17."

Birden sıçrayıp "Aaa gerçekten mi?" Diye sordu.Neşeli ve tatlı bir kızdı iyi geçineceğimizi umuyordum.Başımı sallayıp gülümsedim.

"Hangi şubedensin?" 

"11-A.Sen?"

"Ay inanmıyorum bende.Umarım bu okulu seversin gider gitmez çantalarımızı bırakalım sonra seninle okulu gezelim ne dersin?" Deli dolu bir kızdı iyi anlaşmaya şimdiden başlamıştık fakat kimseye güvenemiyordum artık eskisi kadar neşeli değildim daha serttim daha asabi ve bu lanet olası sinir haplarına maruz kalmıştım.Cevabımı geciktirmeden 32 dişimi göstererek "Tımım" dedim.Aniden gülümseyince böyle oluyordu.