İntikam

Bölüm 45

Uzun bir günün ardından eve gittim.Kapıdan içeri girdiğim an Klaus ve Elijah'ın kavga seslerini duyabiliyordum yine ne oluyordu.Olabildiğince az ses çıkartmaya çalışarak odama çıktım.Şuan onların ne konuştuğu veya neden tartıştıkları umurumda değildi.Yine de kendime engel olamadan onları dinlemeye başladım.
E:Onun bu kasabaya gelmesiyle New Orleans'da aynı ölümlerin gerçekleşmesi sence normal mi?" Anlayamadığım şekilde son bir hafta içinde aynı şekilde 3 cinayet olmuştu ve bunun kimin yaptığına dair hiçbir kanıt yoktu.
K:Benim dönüştürdüğüm birisinin ve bana sonsuz sadakati olan birinin bunu yapması imkansız.
Kesinlikle dediği kişi benim aradığım kişiydi.
E:Senin dönüştürdüğün kişinin bunu yapması çok normal.
Kesinlikle haklıydı.
K:Caroline evdeyken ve bizi dinlerken bunu yapma.
Hah?
Lanet olsun!
K:Caroline aşağıya insen çok iyi olur.
Offlayarak odamdan çıktım ve Klaus ve Elijah'a doğru yöneldim.Klaus bana yaklaşarak elini omzuma attı.Sinirle elini tuttum ve aşağıya ittim.
K:Bu son bir haftadır olan cinayetler hakkında ne düşünüyorsun.
Hiç tereddüt etmeden.
C:Elijah'a katılıyorum.
Elijah bana zafer kazanmış edasıyla güldü ve Klaus'a döndü.
K:Siz delirmiş olmalısınız.
C:Ve bana bu kişinin kim olduğunu söylerseniz çok sevinirim.
K:Uzun mesele tatlım bu seni ilgilendirmez.
Ellerimi önümde birbirine bağladım.
C:Yani bana kendin bul ve icabına bak diyorsun.
Klaus sinir edici bir kahkaha attı.
K:Aşkım onun neredeyse benim kadar yaşlı olduğunu unutuyorsun galiba.
Suratımı Klaus'un yüzüne yaklaştırdım.
C:Seni halletmiştim.
Geriye çekildim bakışlarımı sertçe Klaus ve Elijah'ın üzerinde gezdirdim.
C:Ya bana o kişinin kim olduğunu söylersiniz Ya da ben onu kendi yollarımla bulurum.
E:Bu işi kesinlikle Klaus'a bırakıyorum.dedi ve Klaus'a pis bir sırıtış atıp oradan uzaklaştı.Bakışlarımı Klaus'a çevirdim.
C:Seni dinliyorum.
Ciddi bir şekilde ellerini iki yana açtı.
K:Senin neler yapabileceğini izlemeyi tercih ederim.
Hiç bir şey demeden yana açık olan eline çarparak merdivenlere yöneldim ama kolumu sıkan el beni durdurdu ve kendine döndürdü.Vücudum Klaus'un vücuduna çarptı.Öbür elimi çarpışma şiddetinin azalması için göğsüne dayadım.
K:Bu tavırların artık beni sinir etmeye başladı.
C:Onu kardeşimi becermeden önce düşünecektin.
K:Sana öyle bir şey yapmadığımı kaç defa söylemem gerekiyor.
Sinirle kolumu elinden kurtarmaya çalıştım ama bir işe yaramıyordu tam tersi Klaus beni kendine daha çok çekiyordu.
C:Bırak beni.
K:Bu iş çok uzadı.
Sert bir şekilde bana yaklaştı ve dudağıma yapıştı.İstemsizce ona karşılık verdim ama sonra sinirle onu itmeye çalıştım.Yine sert davrandı ve beni kendinden uzaklaştırmadı.Vampir dişlerimi ortaya çıkarttım ve ağzını dişledim.Klaus sinirle geriye çekildi.
K:Devam et Caroline ama ayağıma sen geliceksin.
C:Bunu aklının ucundan bile geçirme.
Vampir hızımı kullanarak odama çıktım.İçeri girip de karşımda en son görmek isteyeceğim kişi tam olarak yatağımın üstünde uzanıyordu.
J:Nasıl öptü ama.
C:Kapa çeneni.
Kafasını doğrulttu.
J:Ah o vücudunu nasıl öptüğünü nasıl içine girdiğini hissetsen sanırım bayılırdın.
C:O hissi biliyorum.
J:Acaba sana bana dokunduğu gibi dokundumu.
Sinirle elimi bacağıma vurdum.
C:Şu lanet çeneni kapatırmısın?
J:Neden öyle bir şey yapayım.Klausla çok ateşli bir gec-
Sinirle onu yataktan kaldırdım ve duvara çarptırdım.
C:Sus.diye bağırdım.
J:Senin zihnine girmene izin vermedi değil mi?sence neden izin vermedi senin orada göreceğin şeylerden korkuyor.
Ellerimi saçlarımın dibine kenetledim.
C:Odamdan çık git.
J:Aynen Klaus'un odasına gideyim.
Sinirle onu duvardan çektim ve odamın dışına fırlattım.Kalkmasına izin vermeden boynunu kırdım ve yakasından tutarak aşağıya sürükledim.Neyse ki evde kimse yoktu.Kendini ıssız bir ormanda bulunca bakalım kendisini nasıl hissedecekti.
Sinirle Jessicayı arabanın arkasına yatırdım ve hızla arabayı sürmeye başladım bu akşam dolunay olması beni o kadar mutlu etmiştiki.Hava kararmadan işimi halletmem lazımdı.Vampir hızımı kullanarak Jessica'yı bir mezarlığa yatırdım kapıyıda arkamdan kilitledim ve kapıya elimdeki mine suyu dolu şişeyi boşalttım.
C:Buradan da kurtulursun umarım kardeşim.
Vampir hızımı kullanarak arabaya bindim ve eve sürdüm.
*
Hava çoktan kararmıştı dolunay ise evin penceresinden gözüküyordu.Jessicayı ani sinirle oraya götürmüştüm ama şuan bunu yaptığım için kendimden nefret ediyordum.Okuduğum kitabı kapatıp hızla evden çıktım.Son zamanlar da evde benden başka kimse olmuyordu.Arabayı hızla sürüp ormanlık alana girdim.Mezarın yanına geldiğimde kapı hala kapalıydı ama Jessica içeride değildi kurtların ulaşmaları ve koşuşları çok net bir şekilde duyuluyordu.Elimin yanmasına aldırış etmeden kapıyı açtım ve içeriye baktım ama Jessica orada değildi. Hızla mezardan çıktım ve ormanda gezmeye başladım.Bir kurtla karşılaşmamak için dua ediyordum.Ağaç hışırtısı arasından biri üzerime atladı ve beni yere yatırdı.
J:Beni o kadar kolay öldürebileceğini mi sandın.
C:Belkide kalbini kendi ellerimle parçalamak istemişimdir.
Onu vampir hızıyla altıma aldım ve elimi kalbine soktum.Nefesi boğuk boğuk çıkmaya başlamıştı bile elleriyle kolumu tutup çekmeye çalışıyordu ve cidden beni zorluyordu.
C:Bana doğruları söyle.
J:Ne doğrusundan bahsediyorsun.
C:Klaus!!!
J:Zaten doğruyu söylüyorum.
Elim sert bir şekilde kalbinden çıktı bunu kendi isteğimle yapmamıştım.Beni altına almasına izin vermeden ayağı kalktım oda benimle beraber kalktı ve beni duvarla arasına aldı.Ellerini boğazımda kenetledi.
J:Hala yalan söylediğimimi düşünüyorsun.
Sinirle kolunu ters çevirdim ve kafamı kafasına gömdüm.Yakından gelen ulumayla ikimizde kafamızı sesin geldiği yöne çevirdik.
C:Lanet olsun.
Vampir hızımı kullanarak oradan uzaklaşmaya çalıştım ama üzerime atlayan kurt bunu engellemişti.Üzerime atlar atlamaz boynumu ıstırmıştı.Acıyla bağırdım.Onu itmeye çalışıyordum ama kalkmıyordu ve kolumu tekrar tekrar ıstırmaya devam ediyordu.Birden üzerimdeki ağırlık kalktı kurtun yana düşmesiyle arkasında Jessica belirdi.
J:Aman tanrım.Buradan gitmemiz lazım kalk.
Kolunu omuzum altına koydu ondan destek alarak ayağı kalktım ve arabaya koştuk.Beni hızla yan koltuğa oturttu kendiside sürücü koltuğuna yerleşti.Ah bu hissi biliyordum başım çoktan dönmeye başlamıştı bile gözüm yavaşça kararıyordu en kötüsüde vücudumda hissettiğim zehir vücudumu yakıyor ve terlememe neden oluyordu.
J:Bana telefonunu ver.
Zor hareket ettirdiğim kollarımı ağırca kaldırdım ve cebimdeki telefonu tuttum.Jessica benden hızlı davranıp elini cebime soktu ve elimi çıkartıp telefonu aldı.
J:Klaus'u arasak iyi olur.
Klaus'un numarısına tıkladı ve kulağına götürdü.
J:Beni iyi dinle şuan nerede olduğun önemli değil.Caroline'yi kurt ısırdı yardımın lazım.Yanii evde ol ben eve geliyorum.
Karşılık verilmesine izin vermeden telefonu kapattı ve cebime geri soktu.
Araba firen yapınca aniden öne çarptım ve kafamı tutarak geriye gittim.Şuan tam olarak insanlardan bile hassastım.
J:Aman tanrım yanıyosun.
Beni kucağına aldı ve eve soktu.Evdeki ayak seslerini duyabiliyordum.Vücudum yumuşak koltuğa değdiğinde gözlerimi yumup uyuma isteğim doğmuştu ama yanan vücudum buna izin vermiyordu.Çoğalan ayak sesleriyle Klaus'un evde olduğunu anlamıştım.Ağzımda hissettiğim kanda bunun kanıtıydı.Kan vücuduma girdikçe hissettiğim acı azalıyordu.Kolunu ağzımdan çekti ve alnımı öptü.
K:Sakın bana ormanda kavga ediyorduk demeyin.
J:Maalesef ki dolunayda ve ormanda kavga ettik.
K:Yoksa yine ona seninle birlikte olduğumu söyleyip kandırmayamı çalışıyordun.
Jessica muzip bir gülümsemeyle.
J:O geceyi sende bende çok iyi hatırlıyoruz Klaus.
Vücudumu döndürdüm ve sırtımı Jessica ve Klaus'a çevirdim.
K:Senin uydurduğun şeyler beni tatmin etmiyor.
J:Neden zihnini Caroline'ye açmıyorsun.Ah tahmin edeyim Caroline'nin orada göreceği şeyden korkuyorsun.
K:İnsanları çok kolay kandırıyorsun canım.
Koltuktaki ağırlık azalmıştı Klaus ağırca odadan çıkıp gitmişti.