İntikam

Bölüm 46

Bu bölümden pek emin olamadım ama umarım beğenirsiniz yorumlarınızı bekliyorum.

Uzun zamandır mutlu olmadığımı fark ettim Klaus'la aslında Kol'la tanıştığımdan berii başıma güzel bir şey gelmemişti.Bazen duygularımı kapatıp etrafa zarar vermek istiyordum.Şuanda tam olarak yapmak istediğim kardeşimi öldürmek istiyordum.Yataktan ağır bir şekilde kalktım.En azından kafamı dağıtmak için dışarıya çıkabilirdim.Evden uzak kardeşimden uzak bir şekilde.Hazırlandıktan sonra her zamanki gibi evde kimse yoktu bir kişi dışında Freya.
C:Ahh ölmeyen cadı.Seni uzun zamandır görmüyorum.
F:Caroline seni özlemişim.
Sahte bir gülüş attı ikimizde birbirimizi özlememiştik tabikide.Evden uzaklaşıp kendimi New Orleans sokaklarına attım.Uzun zamandır evde 3 vampirin ismi geçiyordu ilk dönüştürdükleri vampirlermiş o kadar uzun nasıl yaşamışlar hayret etmiştim ve o kadar yılların ardından neden dönmüşlerdi.Sırtımda hissettiğim parmakla arkamı döndüm.Arkamı döndüğümde bana sırıtan bir kadınla karşılaştım.Aniden elini kafama yerleştirdi ve yanda duran arabanın camına çarptı arabanın camı kırılmıştı ve vücudumun yarısı içeri girmişti.
C:Heyy aman tanrım sende kimsin.
Hızla arabadan çıktım ve yumruğumu kızın suratına salladım ama elimi havada yakaladı ve geriye çevirerek çatırdamasına neden oldu.
A:Ben Aurora,Klaus'a kocaman bir selam söyle tatlım ve senlede sonra görüşeceğimizi kafana sok.
Elimi bıraktı ve kocaman bir sırıtışla yanımdan geçerek gitti heyy neler oluyor böyle.Yolumu değiştirerek eve gitmeye karar verdim.Başka bir çatlakla uğraşmak istemiyordum.Yolda yürürken telefonumu elime aldım ve Klaus'u aradım.
K:Buyur Aşkım
C:Evde misin?
K:Hayır bir sorun mu var?
C:Emin değilim.
Bir kaç saniye sessizlik oldu.
K:Tamam sen eve geç geliyorum ben.
C:Tamam
-------
Klaus içeri girerek karşıma yerleşti.
K:Seni dinliyorum.
C:Aurora
Bir kaç saniye duraksadım Klaus bu ismi duyunca gözlerini büyüterek bana devam et dercesine bakıyordu. Bu kızı tanıdığı çok belliydi.
C:Yolda yürüyordum ve birden kafamı arabanın camına çarptırdı ona yumruk atmaya çalıştım ama Elimi havada yakalayıp ters çevirdi.Klaus'a selamlarımı ilet dedi.
K:Lanet olsun
Klaus değişik bir yüz ifadesine büründü.Telefonu tuşlayıp birisini aradı.
K:Elijah hemen eve gelmen lazım.
Telefonu kapattı ve ayağa fırladı.
C:Hey,hey,hey burda zarar gören benim ve bana ne olduğunu anlatmıyorsun.
K:Aurora Rebekah'ın ilk dönüştürdüğü kişi aynı zamanda benim eski sevgilim.
Hiç şaşırmamıştım
C:Senden beklenecek performans.Kız bana seninle tekrar görüşeceğiz dedi ahh lanet olsun resmen kızdan dayak yedim sanırım bir şeyler atıştırmam lazım.
K:Ben varken sana bir şey yapamaz.
Bacaklarımı ortadan ikiye ayırdım ve dirseğimi bacağıma yerleştirdim.
C:Umarım bu lafını unutup eski sevgiline koşarak gitmezsin Klaus.
Bana bir sırıtış gönderdi ve Elijah'ın içeri girmesiyle eski yerine yerleşti.
K:Aurora bugün Caroline'ye saldırmış.
E:Tristan'da burada.
K:Cinayetler yüzünden tartıştığımız Lucian'da burada.
Klaus ve Elijah birbirlerine pis sırıtışlarla bakıyorlardı.
K:Sanırım New Orleansın yeni misafirlerini ağırlama vakti geldi.
E:Takım elbise giyin kardeşim.
Elijah ve Klausda aynı anda odadan çıktılar konuştukları şeylerden hiç bir şey anlamamıştım.
-------
Ev yine boş yine boş Klaus evden çıktıktan sonra beni telefonla aramış ve evden çıkmamam gerektiğini söylemişti tabikide onu dinlemeyecektim.En azından Marcel'ın yanına gidip çalışabilirdim.Evde neyse ki kimse yoktu arabama atlayıp Marcel'ın yanına gittim.Marcel beni görmeye alışmış bir şekilde yanıma geldi.
C:Sanırım biraz çalışmaya ihtiyacım var.
------
Marcel karşıma geçmiş ve eliyle saldırmamı söylüyordu.
M:Göster kendini.
Aniden üzerine atladım ve yumruğumu suratına salladım ama o yana çekildi ve sırıtarak bana baktı.
M:Ahh Caroline seni çok abartmış olmalılar.
Abartmakmı sinirle üzerine atladım ve tekme atmak için ayağımı karnını hedef alarak ona yönelttim.Ama o ayağımı yakalamış ve bacağımı çevirerek beni çoktan yere yatırmıştı.
M:Hadi ama Caroline.
Yerden havaya sıçrayarak kalktım vampir gücümü kullanarak arkasına geçtim ama o elini belime koyarak beni kafasının üstünden geçirerek önünde tekrar yere çarptırdı.Yerden kalkmadan ayağına çelme taktım ama o sadece sendelemişti.
M:Bu şekilde hayatta kalabileceğini mi sanıyorsun.
Sinirle bağırdım ve Marcel'ın demir parmaklıklara ittirip yumruğumu suratına geçirdim.Tabii ikincisini havada yakalamıştı.Boşta kalan yumruğumu ona doğru savurdum ve onuda eline alarak bana meydan okurcasına baktı.Kafamı öne doğru salladım ve kafamızın çarpışmasına izin verdim.
M:İşte şimdi başlıyoruz.
Aramızdaki mesafeyi kullanarak ayağımı göğsüne yerleştirdim ve takla atarak geriye çekildim.
C:Saldırmanı bekliyorum Marcel.
Kafasını sallayarak bana doğru yaklaştı tam yumruğumu ona doğru sallayacakken ortadan kayboldu.Sırtımda hissettiğim yumrukla kendimi yerde buldum.Ahh kesinlikle hiç bir şey yapamıyordum.Aslında demir parmaklıkları kullanabilirdim.Vampir hızıyla demir parmaklıklarına atladım ve kendimi yukarı çıkardım.Vampir yüzümü ortaya çıkartıp tısladım.Ayağımla güç alarak kendimi öne doğru ittim ve bir Elimi demir parmaklıklara sabitleyerek Marcel'ın suratına sert bir tekme attım.Sonunda onu yere düşürebilmiştim.Yerinden kalkmasına izin vermeden üstüne atladım ve Elimi boğazında kenetledim.Ani bir hareketle beni altına aldı.
X:Bu kadar yeter Marcel.
İkimizde şaşkınlıkla kafamızı kaldırdık.İçeride yaklaşık 10 kişi vardı.Marcel üzerimden kalkarak beni yerden kaldırdı.
M:Sizin burada ne işiniz var.
T:Merhaba Marcel ben Tristan sana reddemeyeceğin bir teklif sunmaya geldim.
Ahh sanırım sadece Lucien'la karşılamamıştım.
Tristan bakışlarını bana çevirdi.
T:Yalnız.
C:Bencede yalnız mesela o yanınızdaki 10 kişi dışında.
Marcel bana bakarak kafasıyla dış kapıyı gösterdi hadi canım sende hayır hazır o kadar çalışmışım kavga çıksa ne güzel kavga ederdik.
Marcel'ın dinleyerek dışarıya çıktım.Sanırım Klaus beni öldürecekti.Gerçi onane istediğim zaman evden çıkabilirdim.
--------
Eve girer girmez soğuk bir duşa girdim.Aşağıdan Klaus'un sesini duyabiliyordum ve diğer kişilerin tüm aile toplanmıştı bu arada Kol'u zorda olsa ikna etmiş ve buradan uzaklaştırmıştım.
K:Yarın misafirlerimiz var.
Sesindeki alay yüzümün gülmesine neden olmuştu.
Duştan sonra kendimi yatağıma atmış ve uyumuştum.
-------
Yemek saati çoktan gelmişti yanii misafirlerimizin geleceği zaman Klaus benimde gelmemi ısrarla istemişti bende zorda olsa kabul etmiştim.Mavi ve sıkı bir elbise giydim ve aşağıya inip masanın köşesine kendimi dayayarak şu meşhur ilk dönüştürülen vampirleri beklemeye koyuldum.Klaus yanında bir kız ve bir erkekle masaya doğru yaklaştı.Ahh tanrım ikisiyle karşılaşmıştım ve onları burada görmek tüylerimi istemsizce diken diken etmişti.
A:Ahh Caroline dün için kusura bakma.
Sinirle zoraki bir sırıtışı yüzüme yerleştirdim.
T:Seni dün gördüğüme eminim.Marcel'in yanında.
C:Evet.
Klaus sohbetten sıkılmış olucak ki aramıza girdi ve Auraya çok tatlı bir gülücükle
K:Hayatım sana içki vermemi ister misin?
Hayatım vavv sinirle Klaus'un suratına baktım ama beni umursamıyordu bile.Sanırım Aurora'yı dövme sırası çoktan bana geçmişti.İçeri giren üçüncü ilk dönüştürülen vampir gülerek bir sandalyeye oturdu.
L:Evet çok acıktım sarışın seviyorum mümkünse seksi olsun.
Bunları söylerken bakışlarını bana çevirmiş ve göz kırpmıştı.Kesinlikle bunu Klaus dönüştürmüştü.
K:Maalesef elimizde sarışın kalmadı tavuğu somurmaya ne dersin Lucien.
Lucien gözlerini devirerek masadaki şarabından bir yudum aldı.
Bu yemek benim için bayaa sinir bozucu olucaktı.
C:Sanırım gidip kusmam lazım.
Hızla masadan uzaklaşıp kendimi bir odaya attım.Aslında bitene kadar burada bekleyebilirdim.
L:Hey o sarışın güzelde kim yoksa yeni sevgilin falan mı?
Tahmin ettiğim gibi lafa Aurora daldı.
A:Hiç sanmıyorum.
K:Konumuzun bu olmadığını hepiniz çok iyi biliyorsunuz.
Elijah'ın ayak seslerini duyduğumda ortamın sonunda ciddileşeceği anlamıştım oturduğum yerden kalkıp kendimi boş olan bir sandalyeye attım.
E:Hepiniz hoşgeldiniz.Özelliklede Tristan.
Büyük ihtimal Tristanı Elijah dönüştürmüştü.
E:Konuyu uzatmayacağım burada ne işiniz var.
T:Çok kolay hayatımız tehlikede yanii size bir şey olursa bizede olur.
Çatalımı yemeğe saplayıp.
C:Sanki bana olmayacak.
Kafamı kaldırdığımda muhteşem 3'lü bana bakıyordu.
E:Peki Caroline ne alaka.
Elijah bakışlarını Aurora'ya çevirdi.
A:O sadece bir yanlış anlaşılma.Caroline'yi Klaus'un sevgilisi sanmıştım.
C:Bende seni akıllı sanmıştım.
Aurora sırıtarak bana baktı.
C:Buraya gelme amacınızın Kökenleri korumak olmadığını anlayamayacağımızı falan mı sanıyorsunuz.
Lucien etkilenmiş bir şekilde bana baktı.
L:Klaus umarım sevgili değilsinizdir.
Klaus içkisinden bir yudum aldı ve Lucien'a döndü tam bir şey diyecekken lafa atladım.
C:Değiliz.
A:Olamazsınız zaten.
E:Hey konumuz bu değil.
T:Sizi koruyacağız ama farklı şekillerde.
E:Hiç sanmıyorum.
Aurora pis bir şekilde bana bakıyordu bende aynı sert bakışları ona yönlendirdim.
K:Bu işe Caroline'yi karıştırırsanız sizin için iyi olmaz.
A:Konumuzun Caroline olduğunu sanmıyorum neden durmadan onun adı geçiyor.
C:Auroraydı değil mi?
İçki bardağımı elime aldım ve Auroranın suratına fırlattım.
A:Sen ne yaptığını sanıyorsun.
Tristan vampir hızıyla masadan kalktı ve beni sandalyeden kaldırdı.
T:Sanırım sana Aurora'ya dokunmaman gerektiğini söylemedim.
Elijah aniden önümde belirdi ve Tristanı duvara sıkışmış bir şekilde buldum.
K:Size başta söylemiştim.
A:Bu kızı neden umursuyorsun.Sadece küçük bir kız.
C:Kapa çeneni.
Vampir hızımı kullanarak kafasını çevirerek yere düşmesine izin verdim.Lucien ağzı açık bir şekilde bana baktı.
L:Hey adamım bu kız çok ateşli Aurora'dan sonra çok iyi olur.
K:Kapa çeneni.
C:Sanırım kendi başımın çaresins bakabiliyor muşum?
Elijah sert bir şekilde Tristan'ı bıraktı.
Tristan bana sert bir şekilde baktı.
T:Yemeğin sonuna geldik umarım sonra görüşürüz.
Aurora'yı yerden kaldırdı ve evden çıktı.
C:Aslında bende gitsem iyi olur yeni evime.
Sinirle arkamı döndüm ama her zamanki gibi Klaus önüme çıktı.
K:Hiç bir yere gidemezsin.
L:Aslında bende kalabilir.
C:Senin suratını her gün görmekten sıkıldım.En azından kardeşimin yanında daha güvende olurum sen beni koruyamadığın için.
K:Benim onunla yattığımı iddia eden kızın yanına.
L:Ovv adamım sende tam çapkın erkeksin.
Klaus arkasını döndü.
K:Lucien. Diye bağırdı.
C:Klaus sen çok değiştin.
K:Ne demeye çalışıyorsun?
C:Seni sevmiyorum hatta senden nefret ediyorum.