patlama

94 2 1
                                    

Alinin ağızından.

Telefonumun mesaj sesiyle uyandım siyah saçlarım darma dağın olmuştu. Telefonumu alıp baktım. Didemden. "Aşkım şile gezimizi unuttunmu?" Tabi ya o bugündü dimi. "Yarım saate ordayım" yazıp gönderdim. Hızlıca bi duş alıp giyindim. Siyah saçlarımıda ellerimle düzeltim. Kahverengi gözlerim ortaya çıkmıştı. Hemen kırmızı üstü açık arabama binip yola çıkıcaktım ki aklıma savaş geldi uçarcasına savaşın
odasına gittim. O da hazırmış zaten ben arabama savaşta motoruna bindi. Yola çıktıktan biraz sonra savaş melisayı almaya gitti. Şile buluşacaktık.

Şilede...

Sonunda şileye vardık. Mangal yapacağız ama etleri benim almam gerekiyormuş bizimkilerin saçma sapan huyları işte. O kadar kişiyiz emre var savaş var mert var ama ben alıcam mutlaka. Tuğçe melisa ve dideme desem anca trip.
Melisa: hadi aliş ya
Emre: bro ne naz yaptın
Ben: iyi tamam be gidiyorum.
Arabaya binip yola çıktım. Biraz yol alınca arabam birden durdu. Bi bu eksikti! Arabadan inip motoruna baktım. Sıkıntı yok. Arabaya geri bindim. Ama anahtar yoktu. Nasıl olur ya! Kim yapıyo bunu derken birden araba alev aldı. Kapıyı açmaya çalıştım ama kilitli. Oanda bi patlama oldu ve gözlerim kapandı.

Didemin ağzından...

Yaklaşık 2 saat oldu ve ali hala gelmedi. Artık telaşlanmaya başladım.
Ben: ya emre savaş mert bişey yapın nolur
Savaş: dur telaşlanma bişey olmamıştır.
Ben: ya savaş kurban kesmeye gitmedi et alıp gelicekti.
Savaş: tamam dur şurda kasabın numarası vardı arıyalım.
Savaş: alo ahmet amca(hopörlörde konuşuyo)
Ahmet amca: oo savaş nasılsın
Savaş: iyi değilim ahmet amca benim kuzen varya
Ahmet amca: alimi?
Savaş: aynen bugün sana et almaya gelicekti.
Ahmet amca: iyide savaş ali buraya hiç gelmedi.
Savaş: ne!? Hiç gelmedimi?
Ahmet amca: evet gelmedide ali iyimi?
Savaş: ahmet amca kapatmam gerek aliye ulaşırsak sana haber veririz.telefon kapanınca korkuyla birbirimize baktık "ah ali nerdesin?"
Mert: kalkın beyler aliyi arayalım
Emre: aynen hadi
Savaş: kızlar siz burda kalın bi gelişme olursa bize haber verirsiniz
Tuğçe: tamam siz bizi merak etmeyin. Biraz sonra emre savaş ve mert gittiler bizde öylece beklemeye başladık...

Savaşın ağzından...

Kasaba giden yolu takip ediyoruz şuanda. O sırada yanmış bi araba ve polisler görüyoruz. Telaşla arabadan fırladık hemen. Araba enkaz halinde. Ya alinin arabasıysa!?
Ben: polis bey
Polis: evet ne vardı?
Ben: benim kuzenim kayıpta o da bu yoldan gidiyordu bu onun arabası olmasın
Polis: olablir adı neydi?
Emre benden önce atıldı. "Ali Mertoğlu"
Polis: evet arabadan çıkarılan kişinin adı oymuş kayıtlara göre.
Hayır ya nasıl olur. Polisin yanından ayrılıp emrenin arabasına gittik.
Emre: kardeşim gitmicektide biz zorladık.
Mert: o değilde kızlara nasıl söylicez?
Savaş: ne kızları abi ya didemin sevgilisiyse benimde kuzenim emreninde kardeşi.
Yapacak bişey yok eve gidip kızları alıp hastaneye gidiceğiz. Arabaya binip yola koyulduk.

Didemin ağzından...

Ali yok emre yok savaş yok mert yok burda tuğçelerle durmaktan bunaldım. Aliyi aramaya bizzat kendim gidicem. Tam ayağa kalkmıştımki savaşlar geldi. Savaşın gözleri kıpkırmızıydı. Emre ve mertinde savaştan farkı yoktu. Korkuyla savaşın yakasına yapıştım.
Ben: noldu k- ötü-ü bişeymi oldu konuşsana savaş!!!
Herkes bana bakıyordu. Emre bana döndü ve:
Alinin arabasında patlama olmuş ve alide içindeymiş diyince bütün sesler kesildi birden ve kendimi yerde buldum...

Arkadaşlar bu daha ilk hikayem o yuzden kotu olmus olabilir önerilerde bulunabilirsiniz ve selin nazlı peri ve günes 2 veya 3 bolumde dahil olacaklar ¶¶¶¶

Alsel İntikamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin