Savaşın ağızdan...
Bir haftadır hastanedeyiz. Ali henüz uyanmadı. Doktorun dediğine göre alinin yüzü tanınmayacak haldeymiş. Yüz nakli yapıcaklarmış yani yeni bir yüz. Didem camdan içeri bakıyor. Emre ve tuğçe kavgalı melisa evde yanımıza gelmiyor. Annem ağlıyor. Haluk dayım telaşlı. Sevilay yengem kendinde değil. Bir haftadır hep böyleyiz. O sırada didem bi çığlık attı. "Ali uyandı!" hepimiz cama koştuk. Doktorlar içeri girdiler. Tabi bizde doktorların peşinden. Alinin yüzü sargıda. Yüz nakliyle ilgili konuştuk. Ama işin ilginç tarafı ali sarı saçlarının ve mavi gözlerinin olmasını istedi. Doktorda kabul etti.
1 yıl sonra...
Alinin ağzından...
Yeni yüzümleyim tam bir yıldır ve yüzüm tam bir hatun mıknatısı. Gelen giden bana yazıyor. 1 yıl içerisinde olanlar şunlar; ben didemdn ayrıldım. Melisa ortalıkta yok ve bu yüzden savaş çok kötü. Mert melisanın kaybolmasını savaştan sorumlu tutuyor. Emre tuğçeyi aldattı ve ayrıldılar. Ameliyattan sonra herkes bana çok ilgili annem hariç. Ve son olarak babam izmire iş seyahatine gitmişti bugün dönüyor ve bizi arkadaşlarıyla tanıştırmak istiyormuş. Hızlıca bi duş alıp gözlerimin renginde mavi bi gömlek ve altına bi pantolon geçirip aşağı indim halam yanıma gelip gömleğimin yakalarını düzelti.
Halam: aliciğim misafirlerimizi savaşlada tanıştırmak istiyorum ama savaş gelmek istemiyor. Sen onu ikna edebilirsin. Biliyorsun seni sever.
Ben: peki halacığım.
Hemen müştemilata gittim. Bu arada melisanın kaybolmasında herkes savaşı suçlayınca basınla bazı sıkıntılar yaşadık babam savaşın müştemilatta yaşamasını söyleyince savaşta burda kalmak zorunda kaldı. Hemen müştemilata girdim. Savaş oturmuş melisayla olan videolarını izliyor.
Ben: abi yinemi bunları izliyorsun kalk hadi bugün babamın misafirleriyle tanışıcaz.
Savaş: ali senin baban beni istemiyor. Ben niye müştemilatta kalıyorum sanıyorsun.
Ben: boşver hem bugün akşam halamın doğum günü. Annenin doğum gününe geliceksin dimi ?
Savaş: bilmiyorum abi ya
Ben: neyse ben kaçtım.
Müştemilattan çıktığım sırada babamların arabasını gördüm. Gelmişler içerı girdim. Babamın yaşında bi kadın benim yaşlarımda iki kız bide küçük bir kızla karşılaştım
Selinin ağzından...
İçeri giren taş çocukla aklım başımdan gitti bu nası bi tatlılıktır ya.
Haluk abi: Ali oğlum bu güneş bunlar ikizler selin ve nazlı ve bu prenseste peri buda oğlum ali
Ali herkesle tokalaştıktan sonra bana elini uzattı. Elini sıkınca bi tuhaf oldum.
Haluk abi: Ali oğlum kızlarıda al bizim üst kattaki boş 3 tane oda var onları aranızda ayarlayın kızlara
Ali: tamam baba
4 'ümüz yukarı çıktık peri en küçük odayı seçti benle nazlı ise büyük oda için savaşıyorduk. Aliye dönüp aynı anda bence sen seç diyince ali önce şaşırdı sonra güldü
Ali: bence yazı tura yapalım
Nazlı: ben varım
Ali: oo cesaret seni sevdim
Ali elden gidiyor
Ben: ee bende varım ozaman ben yazı diyorum.
Nazlı: ozaman banada tura kalıyo
Ali cebinden bozuk para çıkartıp havaya attı.
Ali: kim tura demişti
Nazlı: yesss be!
Nazlı bana zafer gülüşü atarken ali gülümsedi
Ali: sizi sevdim kimiz demiştiniz?
Nazlı bana sus gibisinden kaş göz hareketi yapıyordu. Onun inadına söylemelimiydim? Yoksa hiç konuşmamalımıydım?
Ben: biz...
Evet arkadaşlar 2 bölümde yayınlandı. Yorum ve oylarınızı bekliyorum.
