Bölüm 2

215 25 26
                                    

Chanyeol boğazını temizleyerek odanın kapısını çaldı ve cevap beklemeden girdi. Baekhyun ve Sehun aynı anda kapıya dönündü ardından birbirlerine baktılar. Chanyeol kardeşinin bu çocukla neden iletişime geçtiğini anlamamıştı. Öz abisiyle bile konuşmuyorken tanımadığı biriyle nasıl olurdu da konuşurdu? Ama Baekhyun'u bu yüzden tutmuştu zaten değil mi? Sadece kardeşiyle konuşmayı özlediği içindi siniri.

"Yemek yiyelim" Baekhyun bir Sehun'a bir Chanyeol'a baktıktan sonra Sehun'un koluna girip çekiştirdi.

"Yemeyeceğim! "

"Sehu-"

"Neden? Yemek yemek önemlidir. Böyle bi deri bi kemik olmanın sebebi anladım şimdi. İtiraz yok, yemek yiyeceğiz birlikte." Chanyeol tam Sehun'u ikna etmeye çalışıyordu ki sözü Baekhyun tarafından kesilmişti. Gittikçe bu çocuktan hoşlanmamaya başlıyordu.

Sehun bir şey demeden Baekhyun'u takip etti. Neden ona karşı çıkmadığını bilmiyordu. Belki de onda Luhan'ın güzelliğini görüyordu. Belki de sadece eğlenceli bir hyungtu ve ona bir şans verecekti. Hayata geri döndürmesi konusunda.

Sehun aylardır salonda yemek yemiyor hatta odasından çok nadir çıkıyordu. Onun salona indiğini gören hizmetliler hemen masaya bir servis daha açtılar. Arkalarından da Chanyeol geldi. Masaya oturup yemeklerini yediklerini süre boyunca kimse tek kelime konuşmadı. Öyle yada böyle sonuçta bu çocuk Sehun'un salona inmesini sağlamıştı. Hem de bu kadar kısa sürede.

"Ben gideyim artık. Yarın görüşüz Chanyeol hyung görüşürüz HunHun " Baekhyun el sallayıp evden ayrıldığında Chanyeol kardeşinin Baekhyun'un arkasından baktığını gördü. Bu çocuk bir şeyleri değiştirebilirdi.
Sehun üzerindeki bakışları hissettiğinde abisine bakmadan odasına çıktı.

ππππππππππ

Baekhyun sabah kurduğu alarmla küfrederek uyanıp okula gitmek için hazırlandı. Bir buçuk aydır üzerinde çalıştığı proje ödevinin teslim tarihiydi bugün ve güne çoktan negatif başlamıştı bile. Geri kalanının böyle devam etmemesini umarak otobüs durağına doğru yürürürken yanına yaklaşan araca çevirdi gözlerini. Ve gördüğü tandık simâyla olduğu yerde kalakaldı.

" 'atla' demeyeceksiniz umarım? " Alay ederek soru sorarcasına kurduğu bu cümleden sonra ilk kez Chanyeol'un gülüşüne -daha çok sırıtışına - şahit oldu.

"Aslında sadece 'bin' diyecektim." Baekhyun da sırıtarak arabaya binip emniyet kemerini taktı ve içini saran merak duygusuna engel olamayarak sordu.

"Neden beni almaya geldiniz? "

"Öncelikle benimle saygı ekleriyle konuşmak zorunda değilsin. Ve seni almaya geliş sebebimse birkaç şey konuşmak. " Baekhyun ellerini göğsünde birleştirerek ciddileşen ortama ayak uydurmaya çalıştı.

"Dinliyorum "

"Öncelikle Sehun'a Hunnie diye hitap etme çünkü Luhan ona böyle hitap ederdi. Ve ayrıca çileklerden de bahsetme, Luhan çilekleri çok severdi. Ona kitap önerebilirsin veya kitaplar hakkında konuşabilirsin. Müzik zevkiyse-"

"Hip-hop hariç herşeyi dinler. Bunları zaten anlatmıştın Chanyeol hyung" Eğer saygı eklerini kullanmak zorunda değilse kullanmazdı. Baekhyun Chanyeol'da olan dikkatini dışarıya vermeyi tercih ederek dirseğini cama yüzünü de eline yasladı.

"Öyle mi? Hatırlamıyorum."

"Hatırlayacak kadar önem vermediğin içindir" Baekhyun önce söylediği şey için pişman oldu ve uzun olanın tepkisini bekledi. Ancak Chanyeol hiçbir şey söylememişti. Bu da Baekhyun'un dediklerini doğrulamış oluyordu.

Broken Hearted ManHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin