1.BÖLÜM

199 14 10
                                    

Sirena:
"Armes"diyebildim sadece. Başka hiçbir şey diyemedim. Bu nasıl olabilirdi? Sevdiğim adam ölmüştü şimdi. Kalbimdeki acıyla diz çöktüm ve Armes'in gittiği yere doğru baktım. Gözlerimden birkaç damla yaş usulca düserken yanaklarıma çekirdekten kırmızı bir ışık yükseldi ve Helix karşımdaydı.
"Helix neler oluyor?"diye sordum göz yaşlarımı silerken.

"Armes yaşıyor Sirena.Ama bir sorunumuz var"

"Nasıl yaşıyor? Hem sorun ne? Helix her şeyi düzgünce açıklar mısın?"

"Kadim ruhlar Armes'in fedakarlığını göz önünde bulundurarak ona bir şans daha verdiler. Vücudu kendini yenileyebildi ama hiçbir  şey hatırlamıyor. Bu tek koşul Sirena. Eğer olanlarla ilgili tek bir şey bile hatırlarsa  bu ölümüne neden olabilir."

"Bu olamaz. Peki ne yapmalıyız?"

"Onu buradan götürmelisin Sirena. Ama Armes seni de görmemeli."

"Neden?"

"Üzgünüm Sirena ama Armes için bunu yapmalısın"

"Peki onun için yapacağım. Kimse Armes'in yaşadığını bilmemeli."

"Onu nereye götürüceksin?"

"Londra'ya götüreceğim. Orada bir arkadaşım var."dedim ve bağli oldugum anka kuşum Storm'u çağırarak Armes'i de alıp dünyaya  doğru yola çıktım.

3 YIL SONRA...

"Nereye daldın Sirena?"diye sordu kraliçe Layla.

"Üzgünüm kraliçe Layla geldiğinizi fark etmedim.Aklım Armes te."

"Sirena üzgünüm ama artık kabul etmelisin Armes öldü.Yeni bir başlangıç yapmalısın."

"Ben hâlâ ümitliyim. Krallıkların birleşme yıl dönümü töreni vakti geldi"dedim yavaşça ilerleyerek. Kraliçe Layla ile birlikte şehir meydanında yapılan anıta doğru ilerlerken aklımdan Armes ile yaşadıklarımı geçiriyordum. Üç yıl boyunca her gün Armes'i izlemiştim.
Tam tören yerine geldiğimiz anda gökyüzü karardı ve kuvvetli bir fırtına çıktı.
"Alex neler oluyor?"diye sordum hareket etmeye çalışırken. Kimse hareket edemiyordu. Gökyüzünden iki kişi indi.
"Pandorium halkı hüküm günleriniz bitti. Yeni kral ve kraliçenize merhaba diyin"dedi erkek olan ve yanındaki kızla birlikte etrafa saldırmaya başladı.
"Durun"dedim.Dönüşmüş olarak karşılarında duruyordum.
"Sen kimsin?"dedi kız olan.Bakışlarında bir anlığına anlamsız bir sevgi belirdi ve belirdiği hızla soldu.

"Ben bu gezegenin koruyucusuyum."

"Teslim olun sizi incitmeyelim."

"Bu asla olmayacak"dedim ve o anda John, Lia, Leo, Alex ve Sides'in yanımda olduğunu  fark ettim. Ben saldırdıktan sonra hepsi birlikte saldırmaya başladılar ama başarılı olamadık. Hepimiz birlikte yere düştük.
"Bizi asla unutmayın. Biz fırtına ikizleriz"dedi ikizler. Tam bize saldıracaklarken kraliçe Layla geldi.
"Koruyucularımdan uzak durun"dedi kralice Layla.
Alex ve Sides te kraliçeye katılıp ikizlere karşı koymaya çalışıyorlardı. Alex ve Sides dayanmaya çalışırken kraliçe Layla  yanımıza gelip "Belliki başaramıyacağız. Siz dördünüz dünyaya gidip bir yol bulmalısınız"dedi. O an kendimizibir boyut kapısının önünde bulduk. Kraliçe Layla bunu nasıl yapabilmişti?
"Şimdi ne yapıyoruz"diye sordu Lia.
"Dünyaya gidiyoruz"dedim ve boyut kapısına girdim. Kapıdan geçerken binlerce parçaya ayrılıyormuş gibi hissettim. O an aklımda sadece Armes  vardı. Bundan dolayı boyut kapısı bizi Londra'nın ücra bir köşesine getirmişti.

******
ARMES:
"Günaydın Armes"dedi Amy.

"Günaydın Amelia"

"Bana öyle deme. Adım Amy zeki çoçuk."

ANKA KRAL 2:FIRTINA İKİZLERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin