Fazla kısa yazdığımın farkındayım, bunun için üzgünüm :( Biraz read ve vote lar artsa daha mutlu olabilirdim. Lütfen okuyun ve yorum yapın <3
“-Hadi ama vampir mi? Benimle dalga geçiyor olmalısın. Hemen bırak beni, Austin çok merak etmiştir. Dedim kızgınlıkla. Justin ise gülümseyerek:
“-Bence birdaha o küçük erkek arkadaşını göremeyeceksin tatlım. Sen artık bir vampirsin. Vampirler insanları öldürür, doğanın kanunu bu.” Bu sözlere karşı korktum denebilir. Justin konuşmaya devam etti:
“-Bence aynaya bakmalısın tam bir sarışın bomba oldun” çapkınca bir bakış attı ve göz kırptı. Kalkıp aynaya baktım. Mavi gözlerimin yerini altın sarısı almıştı ve tenim kağıt kadar beyazdı.Saçlarım ise olması gerektiğinden daha parlaktı, altın gibi görünüyordu. Ağzım bir karış açık kaldı.
“-Bu da kim?” dedim aynayı göstererek. Justin bir kahkaha patlattı ve göz kırparak:
“-Kim bilir?” dedi. Bu salakla iyi anlaşmak hiç hoşuma gitmemişti. O beni kaçırıp vampire dönüştürmüştü ve hayatımı mahfetmişti. Austini çok özlemiştim ve onun dediğine göre birdaha hiç göremeyecektim. Hayal etmesi bile korkunçtu. Muhtemelen beni bu halde görse tanımazdı bile. Gözlerimi aynadaki yabancıdan ayırmadan :
“-Beni neden dönüştürdün, benimle ne derdin var? “ Justin bu sefer alaycı gülüşlerinden veya sırıtışlarından yapmamıştı. Bana ciddiyetle bakarak:
“-Çünkü sen seçilmiş kişisin”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
THE VAMPİRE STORY- TANITIM
VampirRosalie, normal bir lise öğrencisiydi. Sevgilisine çok aşıktı ve okulunda gayet sosyaldi. Ta ki o gün gelene kadar... Sadece 1 gün insanın hayatını değiştirebilir mi dersiniz? Ailesinden ve sevdiği herkesten ayrılmasına neden olabilir mi?