5.

4 1 0
                                    

Sabah uyandığımda rüyanın etkisi hala üzerimdeydi,fakat ilk gün gördüğüm rüya kadar büyük bir etki bırakmamıştı.Çünkü rüyamda yarım bıraktığım işi itinayla tamamlayabileceğim bir adet Sarp vardı. Adını dün gece ben uyumadan önce kulağıma fısıldamıştı ve hormonlarımı bir tranbolin üstüne bırakıp horul horul uyumuştu.İşe bak ki benim hormonlar hiperaktifmiş,o yüzden gerçekte harekete geçirtemediysek rüya aleminde işgal ederiz diyen komutanlarının sözünü dinlemiş ve rüyamda bile enerjilerinden gram kaybetmemişlerdi.

Kafamı Sarp'in boyun girintisinden çıkarttım ve suratına baktım.Böyle bir çocuğun bende ne bulduğuna dair bir şey arıyordum fakat nafile,diğer kızlardan beni ayıran hiçbir özelliğim yoktu.Şekilsiz ve kemikli olmasına rağmen bu özellikleri fazla göze batmayan bir burnum,Boğaz Köprüsü'nün bağlantıları kadar ince bir dudağım vardı.Yüzümds en dikkat çeken yerim gözlerimdi ama..Sankş tüm suratımın kusurlarını örtmek için gönderilen bir boyacı gibiydi ve kusurlarımın göze batmamalarını sağlıyorlardı.Açık kahverengi koskocaman gözlerim vardı.Bu koskocaman gözlerimi çevreleyen uzun kirpiklerim, fazla yakınlaştığım insanları hafifçe gıdıklayacak kadar uzunlardı. Belki de bakışlarıma aşık olmuştur diye düşündüm.Tabi eğer gerçekten aşık olduysa...

Sarp'in suratını incelemeyi bıraktım ve hormonlarımı daha fazla kudurtmamaya karar verdim.Komutandan askerlerine sakin olmaları için komut vermesini isterken kafamı biraz daha kaldırdım ve Sarp'in çenesini öptüm.Zaten uyandı uyanacak bir vaziyette olan Sarp,bu hareketimden sonra tamamen uyanmış ve gözlerini şaşkınca aralayarak suratıma bakmaya başlamıştı.

Kıkırdadım.Şu an tam fotoğraflık bir suratı vardı.Her zerresini öpebileceğim fotoğraflık bir surat...Tamam komutan,birazcık sabredebilirler bence.

"Sarp,artık iyiyim.Hem eve gidersek daha çabuk hatırlarım.Zaten çoğu kişiyi hatırladım.Çoğu önemli kişiyi ve anıları.."dedim ve manalı manalı baktım suratına.Sarp niyetimi anlamış olacak ki alnımı öpüp yavaşça ayağa kalktı ve kapıya doğru yürümeye başladı.

Buraya neden ve ne zaman geldiğimizi biliyordum,fakat Sarp,asıl hatırlamam gereken çok önemli bir şey olduğunu söylemişti.İlk başta bunun annem olduğunu düşünsem de,Sarp'in bakışları bu fikrimden vazgeçmemi hatta geri dönüp sorgulamaya tenezzül dahi etmememi sağlamıştı.

Tam kapının önüne gelmişti ki,durdu ve üzgünce bana döndü.
"Sana söylediğim şu çok önemli şey var ya,onu hatırlamadan çıkabileceğini sanmıyorum.Biliyorum beni tamamen hatırlamadın.Aynı zamanda da beni istiyorsun,bunu da biliyorum.Ama onu hatırlaman lazım.O senin her şeyin.Eğer onu hatırlamazsan bu odanın dışına adım bile atabileceğini sanmıyorum."dedi.Eğer bahsettiği kadar önemli olsaydı hatırlardım değil mi,yoksa hatırlamaz mıydım?Çelişkilerden nefret ediyorum fakat her yerde saolsun yanımdalar.Kışt kışt ya,istemiyorum ben sizi!

O önemli şeyin ne olacağını düşünmek şu an yapabileceğim en mantıklı şeydi sanırım,çünkü hormon askerlerimle uğraşmak beni bir çözüme ulaştıracağa benzemiyordu.
Bu şey,bir kişi olmalıydı herhalde;yoksa bu kadar önemli olmazdı.Yoksa olur muydu?Bu aralar ne kadar çok çelişkide kalmıştım böyle!
Tamam,tamam,düşünmeye devam etmem lazım.

Eğer biz onunla sevgiliysek,bu kişiyi bulma ihtimallerim düşüyordu ki,tahminlerim doğrultusunda biz Sarp'le evliydik.Dün gece o benden biraz önce uyumuştu ve ben de fırsattan istifade sol elinin yüzük parmağında gördüğüm yüzüğü çıkartmış ve içindeki isme bakmıştım.

Gece...

Adımın ne olduğunu unutacak değildim ya!Evliydik işte biz.Belki yüzü tanıdık gelmiyordu,ama bana hissettirdiği duygular dün gibi aklımdaydı.
Neler olduğunu bilmiyordum,ama hatırlayacaktım.Rüyalarımda gördüğüm şeyler,hatırlamama yardımcı oluyorlardı,bu yüzden uyumak zorundaydım.

Kafamı yastığa koydum ve her ne kadar Sarp'in boyun girintisinin kokusunu içime çekmek istesem de,kafamdaki düşünceleri kovdum ve gözlerimi kapattım.
Bu rüyada onu hatırlayacağıma emindim..

GEÇMİŞİMDEN KIRINTILARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin