Bölüm 9

62 3 5
                                    

Eve girdiğimde saatin akşam 8 olduğunu gördüm.Açıkçası güzel vakit geçirmiştim.Ama hala aklımda sorular vardı.Eymen'e büyüdüğümü kanıtlamak istiyordum.O sırada telefonum çalmaya başladı.Arayan numarayı tanımıyordum ve açıp açmama konusunda epey tereddüt ettim.En son telefonu açtığımda farklı olaylar gelmişti başıma.Gerçi Fake Eymen şuan hapishanede.Ben böyle düşünürken telefonum çalmayı bıraktı.Fakat tekrar çalmaya başladı.Arayan her kimse epey ısrarcıydı bu konuda.Ben de daha fazla dayanamayıp açtım.

-Alo

-Beni hatırladın mı Ecrin?Tam tanışamamıştık.Hani sen ve salak arkadaşın beni polise şikayet etmiştiniz.

-S-sen

-Evet ben hapishaneye filan girmedim.

-A-ama bu nasıl olur ki?

-Sana bunların açıklamasını yapmayacağım.

-Niye aradın beni?

-Sana yaptığım şeyler bu sefer hafif kalmayacak Ecrin.

-Benden ne istiyorsun?

-Cevabını alamayacağın şeyler sorma!Yarın sabah 7 de kapının önünde ol.Seni arabayla alacaklar.Ha sakın bi salaklık yapıp başka şeyler yapma.Anladın mı?!

-P-peki

-Yarın görüşürüz Ecrin.

dedi ve suratıma telefonu kapattı.

Ya ben az önce hangi akla hizmet günüm çok güzel geçti dedim ki.Neden her gün bi engel çıkmak zorunda! Yarın sabah gitmek zorundaydım. Ayrıca nasıl olurda giremez bu pislik hapise? Polislerle çevriliydi etrafı nasıl oldu da kaçtı? Ben şimdi ne yapacaktım. Bi taraftan Fake Eymen bi taraftan Eymen...

Uyumak istemiyordum. Sabah keşke hiç gelmese. Bana kim bilir neler yapacaktı? Banyoya girmeye karar verdim. Uzun bir banyo iyi gelebilir ve vücudumu rahatlatabilirdi.

Yarım Saat Sonra

Banyo gerçekten de iyi gelmişti. Üzerime tayt ve bol bi tişört geçirdim. Sigaramı aldım ve televizyonun karşısına geçtim. Belki de son normal geçirebileceğim geceydi. Eve dönmeme izin vermiyedebilirdi. Öykü'ye mesaj bırakmalıydım. Yerimi bilmemeliydi. Çok dikkat etmeliydim. Bi polisle daha uğraşıp canıma kastetmiyecektim. Koltuğa oturduğumda telefonum yeniden çalmaya başladı. Arayan Öykü'ydü.
-Efendim
-Ecrin sana geliyorum. Kızlar gecesi yapabiliriz öyle değil mi!
-Yapamayız.
-Ne? Neden?

Ani cevabıma ben de şaşırmıştım. Kendimi toparlayıp Öykü'ye
-Uykum var. Çok yoruldum işte.
Dedim. Kabul etmek zorunda kaldı ve telefonu kapattık.
Televizyona geri döndüğümde hiç dikkat çekici bir şey yoktu. Artık uyuyabilirdim. Sigaramı söndürüp yatağa geçtim. Yarın zor bir gün olacaktı.

Gece Saat 3

Telefonum çalıyordu. Arayan numarası gözükmüyordu ama tahminimce Fake Eymen'di. Saatin 3'ün de ne diye arardı ki!
-Alo

Öykü'nün sesini duydum. Çığlık atıyordu.

-ECRİN YARDIM ET!

-Kapa çeneni Öykü. Polisin bedelini ödeyeceksin.
-Sen.. Sen bırak hemen Öykü'yü! Öykü nerdesiniz? Öykü cevap ver!
-Boşuna uğraşma Öykü. Birazdan hayatının en kötü zamanlarını yaşayacaksın.
Galiba ağzını bantlamıştı piç! Nasıl bu işe Öykü'yü karıştırırdı!
Kulağımdaki telefondan kapandığına dair ses duyduğumda sinirle yere fırlattım.
Artık polise haber veremezdim. Belki de sadece haber verebilceğim kişi Eymen'di.Hemen Eymen'in numarasını tuşlayıp aradım.
-Ne var?
-Eymen yardımın lazım lütfen!
-Ağlamayı kes de anlat şunu doğru düzgün.
-Öykü.. Öykü'ye zara vericek! Lütfen yardım et! Benimle uğraşan biri var ve Öykü'yü aldı. Ona zarar verecek Eymen lütfen yardım et!
-Polise gitsene be! Ben niye sana yardım edeyim!?
Dedi ve suratıma kapattı. İnanamıyorum nasıl olurda yardım etmezdi. Kendim gitmem gerekiyordu.Üzerime montumu aldım ve çekmecedeki silahı çantama attım. Artık şu adamdan sıkılmıştım. Öykü'ye ve bana bir daha asla zarar veremeyecekti!

Söz VeriyorumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin