Bölüm 2 - Gecenin Geç Saatleri

616 45 14
                                    

"SELİİİN!! AÇ KAPIYI!"

*Kapı yavaşça açılır*

"Ne var be gerizekalı?"

"Kusura bakma bir şey oldu sandım. Sen ne yapıyorsan devam et." 

Pijamalarına ve saçının dağınıklığına bakılırsa uyuyordu kız kardeşim. Neyse endişelenecek bir şey yokmuş. Kardeşim odasına uyumaya, bense salona geri döndüm. Hazır herkesi salonda toplamışken hep birlikte bir oyun oynayalım diye düşündüm. Topladım herkesi karşıma.

"Hadi kelime türetmece oynuyoruz!"

"Kelime türetmece nedir olum velet misin?" dediler bana.

Alındım tabii biraz ama haklılardı. Cidden... Kelime türetmece nedir abi?

"Hadi şişe çevirmece oynayalım!" diye bağırdı Berke.

Herkes kafasıyla onayladı. Halının üstüne oturup masanın üzerindeki pet şişeyi aldık. İçindeki suyu bir yudumda bitirdikten sonra koyduk ortaya ve çevirdik. Çıkanlar Onur ve Kazım'dı.

"Doğruluk!" dedi Kazım.

Onur'un yüzünde haince bir bakış belirdi.

"Seni benden başkası s*kti mi?" diye sordu Onur Kazım'a.

Herkes gülmeye başladı. Cidden Onur, nasıl bir adamsın olum sen?

"Oynamıyorum lan ben." dedi Kazım.

Her ne kadar tutmaya çalışsak da Kazım gidip koltuğa oturdu ve somurtkan bir surat ifadesi takındı kendine. Onur hala gülüyordu. Sanırım birazdan kavga çıkacaktı.

-SAAT 22:03-

Oyunumuz sonunda bitmişti. Bir sürü sırlarımız dökülmüştü ortaya fakat hepsi aramızdaydı. Oyun bittikten sonra koltuklarımıza oturduk fakat aramızdan biri eksikti. 

"Kazım nerede?" diye sordum.

Herkes birbirine baktı ve kimsenin onu görmediğini söylediler.

"Ben bi' gidip tuvaleti kontrol edeyim." 

Tuvaletin kapısına vardığımda alttan ışık gelmiyordu. Kapıyı açtım, ışık kapalıydı ve içeride kimse yoktu. Belki de dışarı çıkmıştır deyip balkona çıktım ve orada da onu göremedim. Ayrıca bu havada dışarıda olmasına da imkan yoktu zaten. Hava gerçekten çok soğuktu. Salona gidip tekrar Kazım'ın nerede olduğunu sordum arkadaşlarıma. Hala cevap yoktu.

- SAAT 23:29-

Kazım hala yoktu ortada. İyice korkmaya başlamıştık. Telefonuna da cevap vermiyordu ayrıca. 'Polisi arasak mı?' diye düşünüyorduk aramızda. O sırada çok büyük bir gürültü koptu alt katta. Berke ve Önder ile birlikte aşağı kontrol etmeye gittik. Bahçe kapısı açıktı. Neler olduğuna dair hiç bir fikrimiz yoktu ve bahçeye bakmaya karar verdik. Gecenin bir saatinde çok fazla soru vardı aklımızda.

- Kazım nerede?

- Bahçe kapımız neden açık?

Bahçede garip bir iz vardı. Sanki biri sürüklenmişti. İz bahçenin ortasında bitiyordu. Neler olduğunu anlamamıştık. İçeri girdik ve tüm kapıları kilitledik. Yukarı çıktık ve artık herkesin yüzündeki korku dolu bir ifade oluşmuştu. Sabah olana kadar herkes bizde kalacaktı ve sabaha kadar bir yere ayrılmamamız gerektiğinde hemfikir olduk. Kardeşimi odasından almaya gittim. Kapısı tekrardan kilitliydi. Biraz seslendikten sonra tekrardan dağınık saçlarıyla ve pijamalarıyla çıktı karşıma. 

"Yine ne var?" 

Korkutmak istemedim kardeşimi.

"Bir şey olduğu yok sadece seni aramızda görmek istiyor herkes. Hadi gel bize katıl."

"İyi peki. Bekle saçımı yapıp bir şeyler giyeyim üstüme."

"Tamam bekliyorum seni salonda."

Gidip hemen eline bir tarak aldı ve saçını taramaya başladı, bense salona doğru yol aldım. Tam salona adım attığım anda kız kardeşimin odasından bir çığlık sesi geldi. Salondaki herkesle birlikte odasına doğru koştuk. Selin kapının arkasına çömelmişti ve hayalet görmüş gibi bir tipi vardı. Hemen gidip yanına çömeldim ve ellerinden tuttum.

"NE OLDU?!" 

"PERDENİN ARKASINDA!" dedi Selin.

Yavaşça perdeye doğru gittim.

2.BÖLÜM SONU




Parti GecesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin