SON MEKTUP

İNTİKAM

Terkedilmişlik nasıldır sen daha bilirsin.Sanki boğulmakta olan suyun en derinine inmek istersin.Acıyı daha fazla tatmak istersin.Daha fazla tadarsın ki tattıkça bir yudum daha almak gibi.Sonunu göre göre. Ordaki yaşanmışlıkların en derine inmek istersin.İndikçe anılarını görürsün.Gördükçe kandırılmışlığın hissini daha fazla alasın diye.En derine indiğinde tekrar terkedildiğini hatırlarsın.O öyle bir hisdir ki hiçbir meyvede göremezsin.Tekrar tekrar yaşarsın kafanda her gün her gece her sabah her saniye.Bazen bi bakmışın yalnızsın bazen bir bakıyorsun kalabalığın içindesin.O zaman o kadar çaresiz kalıyorsun ki. Anılarımız canlanıyor gözümde sende burda olsaydın diyorsun.Sonra etrafın bakmışın bomboş.Bu kadar sene bunun için miydi, bir hiçlik için miydi.Sebebini kendin aramaya çalışıyorsun, ilk başlarda cevabını bulacakmış gibi oluyorsun daha sonra cevabını bulamayacakmış gibi. Ve sonra en derinde bir kuyu kazmaya başlıyorsun bu bana yetmez görmediğim bir şey olmalı diyorsun.Kazarken kendine zarar veriyorsun.Kendine zarar verdiğini anladığında anca farkına varabiliyorsun intikam almalıyım diye.Kafanda saatlerce aylarca yıllarca plan yapıyorsun.Sessiz derin ince soğuk planlar.İntikamım öyle bir olmalı ki bana yaşattığı acının aynısını onunda tatmasını adaleti istiyorsun.Daha fazlasını daha fazlasını daha fazlasını diye.Sabrediyorsun bazen en zayıf en yalnız anını yakalamak için.Belinde hançerini saklıyorsun ğöğsüne dayandığında saplamak için.Tam anını tam zamanını yakalamak için.Soğuk rüzgardaki esintiler gibi kesmek istiyorsun seri katil gibi.Ona hak vermek isteğinde hakkını doldurduğunu anımsıyorsun. Bir daha vurmak istiyorsun. Söylediği şarkılar kulağına yankılandığında kurşun gibi dökülüyor yüreğine. O zaman devam etmen gerektiğini anlıyorsun. Devam edicen ki kötülüğü kötükle sileceksin, sileceksin ki aramızda hak borcu kalmasın. Sen değişmedin sen hep böyleydin diyeceksin, diyeceksin ki dedikçe kendin kendini hatırlasın.Ne kadar kalpsiz vicdansız olduğunu hatırlasın.Birini unutmak için beraber olduğunu sevmediğini sebebsiz bıraktığını toparlanamayan bir derviş bıraktığını hatırlasın.Sanmasın ki bu derviş hala peşinde.Dervişin peşinde olduğu intikamdır.Dervişe bile intikam aldırtan kadındır bu.Mavi gözleri onun o kadar zehirlidir ki bakanı denizin içinde boğdurur.Onun dudakları öyle tatlıdır ki tattıkça zehirlenirsin.Onun gülüşü öyle yalandır ki bakanı mutsuzluğu içinde eğlendirir.Onun birde karalık yanı vardır aydınlık gibi görünen.Ben hep derdim bu şeytanlara uyma diye.Asıl şeytan oymuş şeytanları bile kandıran.Hep dediği laftır bunu hak etcek ne yaptım diye o kadar çok şey yaptı ki kendisini bile kurtaramaz bu bedduadan. Şimdi her gün sevdiğimi söylüyorum gizlice.Evet benide dönüştürdü kendisine. Beni dönüştürmesi 4 yıl sürdü. belki de en zor deneği ben oldum. Ama onuda başardı. Beni de kendine zikrettiren kölesi yaptı hemde en iyilerinden. Şimdi anlıyorum ki intikam sırası bende geçmişimi hatırlıyorum hatırladıkça hayat enerjimi nasıl çaldığını saçlarımı kilomu gülümsemi nasıl çaldığını hatırlıyorum.Elçine verdiği mesajla nasıl yaptığını şimdi daha iyi anlıyorum.Bu saatten sonra ne gülümsemene ne kokuna ne gözlerine nede ismine kanacağım.Şimdi oyun sırası bende. Unutma ki intikam almakta o kişiye karşı duygu beslemektir.Benim bundan sonra yapacağım en güzel oyun oyun oynamamak olacak.Şimdi oyun başlasın maviş.

Bir rüyadayım simsiyah duygularla sarılmış,

Karanlık gözlerine baktığım toprakla karışmış,

Sevmediğimi söylüyorum kalbini sıkıca tutmuş,

Çaresiz olduğumuz yer rüya diyormuş derken uyumuş.

BURAK SÖNMEZ