Gözlerimi bir kuşun sesiyle açmaya çalıştım bi dakika kuş sesimi bizim evde kuş yok ki "offfff baba sana kaç defa söyledim şu zilin sesini değiştir diye" homurdandım.
Zorla yatğın içinden çıktığımda yavaş adımlarla kapıya ilerledim evde zil sesinden başka bi ses olmaması dikatimi çekti annemler daha uyanmamışlarmıydı ?
Kapının önüne geldiğinde kapıyı çalan kişi artık yumruklamaya başlamıştı kapıyı açtığımda en beklemediğim kişiyi buldum karşımda Emre Öküzü
İçeri adım atar atmaz ilk söylediği şey
"Açım bana yemek hazırla" oldu"Ayı insan ilk nasılsın iyi misin der sen açım diyosun"
" Asıl sensin o iki saatir kapıyı çalıyorum kış uykusuna mı yatın ayrıca ailelerimiz seni bana emanet ettiler dağ evine gidiceklermiş"demesi ile ufak çaplı şok yaşadım
"Neden bana söylemediler"
"ehh kış uykusuna yatmış bi pandayı
uyandırmak tehlikeli olduğundandır"" kendi kahvaltını kendin hazırla "dedikten sonra kendimi banyoya attim yüzüme ayılmak için biraz su çarptım tabi ayıldığım anda bana panda dediği aklıma gelince banyodan .
"Sen kime ayı diyosun ya öküzlerin efendisi " demem ile birden ayaklarım yerden kesildi.
Allahım biliyordum bir gün uçmayı başarıcağımı !
Bi dakika ucuyorsam off uçmuyomuşum Emre beni kucağına almış 'Nee Emre mi beni kucağına almış'.
" Napıyosun. Ya bıra beni Emre bak bırak" çırpınmalarıma rağmen hiç tepki vermiyordu yeni fark ettim bu ne ara kas yapmıştı "odun insan bişey der bırak ya" mutfağa girdiğimizde beni tezgahın üzerine bıraktı iki bacağımın arasına geçip beni belim den tutup kendine çektiğinde nefesimi tutupumu hisettim şaşkınlıktan kitlenmiştim tepki veremiyordum o kahve rengi gözlerini benim kahvelerime dikmişken o kadar farklı duruyordu ki her zamanki gibi sinirli yada dalga geçen bi ifade yoktu bu farklıydı bu birden yaklaşmaya başlayınca hareket etmek istedim ama belimde duran eleri bu yakınlığı yüzünden bedenim beynimin komutlarını yerine getiremiyordu saçlarımı geriye attı o kadar yavaş yapmıştı ki bunu her saç telim tek tek elerinden döküldü .
acaba uyanamadım mı ben?Başını boynumda yere yerleştirdi içine derin bi nefes çekti kokumu çekti saçmalıyorum beynim heyecan ve şaşkınlıktan hayal görüyo
Boynum ve kulağımın arasında bi noktya dudakları değdiğinde delirdiğimi düşünmeye başladım hayır r öpmüyodu sadece dudaklarını değdirmişti ama bastırmamıştı sadece değiyordu vücudumdaki elektirik sigortaları her an attırabilirdi .
Kesik kesik nefes alış verişleri'Elif neden hala kas katısın it işte şu öküzü'olmuyordu işte belimdeki eli sırtıma kaydığında dudaklarında bi hareketlenme oldu ve kelimeler döküldü "Bana kahvaltı hazırla küçük uykucu pandam".
Birden geri çekildiğinde boşluğa düşmüş gibi oldum " hadi durma orda açım Elif biraz misafirperver ol"
Emre mutfaktan çıktığında hala onun beni kucağında taşıdı tezgahın üstündeydim beynim idrak edemiyordu hala 'kahvaltı hazırla benim küçük pandam '. Demişti ama neden böyle demişti ben neden kitlenip kalmıştım "Aptal Elif " diye mırıldandım sonra "dengesiz herif "diye tısladım dakikalar sonra konuşabilmiştim tezgahtan atlatıp kahvaltıyı hazırlmaya başlamıştım Emre için değil bende acıkmıştım.
Bu gün nasıl biticekti bi şarkı sesi yükseldi içerden Emre televizyonu açmış olmalydı.
Bakması Ne Zormuş Ah O Güzel
Yüzüne... Toplamış Yine Bütün
Güneşi Üstüne Kamaşıyor Gözlerim Bebeğim... Öyle Gülmek Olur Mu Gözünü Seveyim? Cennet Dudaklarınmış Öpte Öleyim
Aşkmış Adı Nerden Bileyim... Böyle Zulüm Olur Mu Gözünü SeveyimAdımı Sorsan Söyleyemem Yemin
Ederim...
Ah Ellerim Titriyor Of Bir Ateş Basıyor Özlemek Bu Dokunmakla GeçmiyorAh -Doldur Sevgilim- Öyle Sev Ki Beni Yaramaz Sevgilim Mey Diye Içeyim...
Doldur Sevgilim Kalbim Tekliyor Ah Gel hasta gibiyim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Masal Tozu
ChickLitBeş yaşındaki küçük Elif ellerindeki yaldızlı simli pulara bakıp ilk aşkın sordu " bu ne Emeğğ aşkım "küçük Emre bu masal tozu eğer ne dilersen o senin masalın olucak dedi Elif mutlulukla zıpladı ne diliyceğini biliyordu " Masal tozları lütfen Emre...