10. BÖLÜM 'RÜYA'

407 15 12
                                    


"Zeynep sence bu nasıl?" elimde tuttuğum kazağı ona gösterdim.

Bu akşam için Burakla planları vardı ve birkaç farklı şey denemek istiyordum. Ona ne kadar yardım etmeye çalışsam da aynı türleri seçip duruyordu. 

"Zeynep, tatlım farklılık istiyorsun değil mi?" 

"Evet."

"O zaman aynı şeylere takılıp durma ve sadece benim sana verdiklerime bak olur mu?" dedim.

"Tamam, dediğini yapacağım bak!" deyip elindekileri yerine bıraktı ve verdiklerimi aldı. Yarım saatlik bir kıyafet arayışından sonra nihayet uygun kombini yakalamıştık.

"Nasıl oldu?" kabinden çıkan Zeynep'e bu soruyu yöneltirken aynanın karşısına geçip kendini süzmeye başladı. 

"Gayet güzel ve bir o kadar hoş, beğendim." dedi.

Kendi tarzımı beğeniyorum, Zeynep'te güzel bir tarzım olduğunu söylüyor. Bende bundan yola çıkarak Zeynep'e kendi tarzımdan birkaç bir şey yaptım ve bence de güzel oldu. 

"Bunları alıyoruz o zaman." dedim Zeynep'e.

"Evet bunlar hoşuma gitti alacağım." deyip üzerinden çıkarmak için kabine geri döndü.

Çıktığında kasaya geçip parayı ödedikten sonra pansiyona dönmeye karar verdik. Mağazadan çıkıp ilerlerken kahvelerimizi de almayı unutmamıştık. Bu bizim Zeynep'le her zaman ki yaptığımız şeylerden biriydi 'alışveriş sonu kahvesi'.

Pansiyona vardıktan sonra direkt olarak Zeynep'in odasına geçtik. Saat 19:00'ı bulmuştu ve Burak 1 saat sonra burada olacaktı. Zeynep'in hazırlanmasına yardım etmeye başladım. Aldığımız kıyafeti giyinip aynanın karşısına geçtikten sonra o makyajıyla uğraşırken bende saçına şekil vermeye başladım. Yardım edince hazırlanması yarım saati bulmamıştı bile. Çantasını düzenlerken bana ihtiyaç kalmadığından odama geçip dinlenmek için kendimi yatağa attım. 

1 SAAT SONRA 

Yüzüme çarpan hafif bir esintiyle gözlerimi açtım. Telefonu elime alıp saate baktığımda 1 saatten fazla süreye aşkındır uyuduğumu fark ettim.

Bu yarı uyanık ve bir o kadar sersem halimden çıkmak için lavaboya yöneldim. Ancak soğuk bir su beni kendime getirirdi.

Aynanın karşısına geçip musluğu açtım. Elime dolan suyu yüzüme çarparken ürperti yaşasam da kendime gelmemi sağlamıştı. Odama geçip uyanmama sebep olan açık kalmış pencereyi kapatıp çalışma masama geçtim.

Uyandığıma ve bugünlük bir planım olmadığına göre Esra Hocanın verdiği şu ödevi yapsam iyi olacaktı. Laptopu açıp bizden istenen birçok veriyi buldum. İhtiyacım olanları da not aldıktan sonra bilgisayarı kapattım. 

Kitapçıdan yeni aldığım kitaba başlamak için yeltendiğimde çalan telefonumla kitaba başlamayı ertelemek zorunda kaldım. Arayan annemdi.

"Alo anneciğim nasılsın?"

"İyiyim yavrum sen nasılsın?"

"İyiyim annem sen merak etme, bende ödevimi bitirmiş kitap okuyacaktım ki sen aradın."

"E derslerin nasıl anneciğim, zorlanıyor musun oralarda tek başına?" 

"Derslerim gayet iyi, zorlanmıyorum ben burada, hem ayrıca tek değilim ki Zeynep'te var." dedim annemi tahmin etmeye çalışarak.

"İyi iyi. Peki ya Zeynep nasıl?" 

"O da iyi anne ne olsun aynı."

"Bak kızım evden uzak başka memlekettesiniz birbirinizi koruyup kollayın, sahip çıkın." dedi annem.

"Annecim sen korkma biz Zeyneple birbirimizi kollayıp sahip çıkıyoruz. Hem Sarp ve Burak da bu işi fazlasıyla kendilerince görevleniyorlar yani merak edilecek bir şey yok." 

"Anladım yavrum. Sarpla aran nasıl bakalım? Bir sorun yoktur inşallah?"

"Yok anneciğim aramız gayet iyi o da İzmir'e döndü hafta sonunu orada geçirecekmiş."

"İyi gitsin gitsin." dedi annem desteklercesine.

"Babam nasıl iyi mi?"

"İyi çocuğum o da televizyona bakıyor. Dur bak o da konuşmak istiyor, veriyorum."

NOT : SENİ SEVİYORUMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin