Karanlık olmadan aydınlık olmaz. Bu gece de kendimi aydınlık sokak lambaları altında karanlığa doğru yürürken buldum. Kulağımda sensizliğin belirtisi şarkılar,dilim sensizliği içmiş gibi mırıldanıyorum.
Biliyorum şimdi buradan eve gidip bir fincan kahve içsem yarayacak, unutacağım seni ama ne sen kalacaksın ne de ellerimin haksız titreyişleri...
Bir kaç adım daha atıyorum,boş bir tenekeye çarpıyor ayağım. Sesim kısılana kadar saydırıyorum suçu olmayan boş tenekeye.
Ben senin yokluğunda kimseye acımadım, önüme geleni kırdım döktüm. Hani hep isterdin ya iyi biri olmamı ,ben sen yokken bunu yapamayacağım sanarım.
Uzun zaman olmuştu sana 1 metre bile yakın durmayalı ama dün o kadar yakındın ki kalbimdeki seni aradım istemsizce. Sonra senin yanımdan geçip gitmeni beklerken arkamdan yavaş yavaş yürüdüğünü hissettim nefesini aynı ilk günkü gibi enseme alıp yürüdüm bir süre. O anı bozmak istemedim. Hem çok özledim seni hem de kırık nefretlerimi bir kenara bırakmak istedim. Ama sen sorarsan o anı neden bozmadın diye seni bir kez olsun hatrıma almak istemedim gelsen tekrar gideceksin...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PAPATYALARCA SEVDİM... (İsim,kitap Bitip Raflara Çıkana Kadar Geçicidir...)
Ficção Adolescente...