9.Bölüm - Evcilik

1.5K 70 18
                                    

Bu bölüme bol vote'lar ve bol yorumlar gelirse sevinirim böcüklerim. Hepinizi çok seviyorum. Siz benim bir tanelerimsiniz. İyi okumalar. Öpüldünüz :)

Poyraz'ın Anlatımından;

Annem benden yumurta istemişti. Kesin bugün Kadınlar Arası Toplanma Altın Günlerinden bir tanesiydi. Birkaç tanesi kadının kız çocuklarıda gelecekti. Bundan nefret ediyordum. Benim gözüme girebilmek için yapmadıkları şey yoktu. Bu da benim sinirime gidiyordu. Cazibeme karşı koyamayan kızlar olarak tanımlıyordum onları. Kapıyı kapatmış asansöre doğru yürümeye başlamıştım. Asansör.. Başak.. Öpüşme.. Sevgi.. Mutluluk.. Tutku.. Ya Aşk? O var mıydı? İlk günden ona karşı birşeyler hissettiğim doğruydu. Fakat bu hissettiklerim neydi? Asansörde yaşadığımız o olaylar neydi? Orada hissettiğim şey diğer öpüştüğüm kızlarda hisettiğim şey ile aynı değildi. Onlar sadece zevk içindi fakat bunda tanımlayamadığım bir şey vardı ve bu çok hoştu. Peki ona aşık mıydım? Onlar hoşlandığım kesindi. Onun hareketlerine bakacak olursak o da benden hoşlanıyordu. Ama ona aşık mıydım? O bana aşık mıydı?

Başak'ın Anlatımından;

Sibel'i Poyrazların evinde gördüğümde affallamıştım. Bana bakıp; ''Niye geldin?'' diye sordu.

Hah şu diyene bakın hele! Sanki senin evindi. Bana bunu nerden söyleme hakkı buluyordu ki?! Sinirlenmiştim.

''Asıl sen niye geldin?''

Melikenin anlattıklarından sonra ona olan sinir katsayım tavan yapmıştı. Buraya neden geldiğini merak ediyordum. Konuşmasını bekliyordum. Acaba neden buradaydı?

''Erkek arkadaşımın evinde olmamda bir sakınca yok herhalde?''

'Erkek arkadaşım' kelimesini üstüne basarak söylemişti. ERKEK ARKADAŞIM. Bunu duyduğumda midem bulanmıştı. Olamazdı. Sibel'in yalan söylediğini biliyordum. Peki ya yalan söylemeseydi? O zaman ne yapacaktım ki? Poyraz benim için değerliydi. Sevgi doluydu ama arkadaşça. Burada yanımda olan bir tek o vardı. Onu da kaybetmek istemiyordum. Onu seviyordum. Sevdiğimi biliyordum. Burada güvende ve huzurda hissettiğim bir tek o vardı. Bana dokunduğunda baktığında içimde bir şeyler kıpırdanıyordu. Her zaman böyle oluyordu. Onun her zaman yanımda olmasını istiyordum. Beni bırakmamasını istiyordum. Asansörde yaşadığımız şeylerden sonra bunlar daha da belirginleşmişti. Hissediyordum. Ondan hoşlanıyordum. Onun hareketlerie bakacak olursak o da bendn hoşlanıyordu. Peki ona aşık mıydım? O bana aşık mıydı?

Poyraz'ın Anlatımından;

''Poyrazcım! Kapıya bakar mısın canım?''

Annem mutfakta kek, pasta gibi şeylerle uğraşıyordu. Kapıda da misafirler olduğu için benim bakmamı istiyordu. Aklı sıra annem bana kız ayarlayacaktı. Şu ana kadar hiç sevgilim olmamıştı ve annem artık yanımda birisini görmek istiyordu. Kapıyı açtığımda karşımda Sibel'i gördüm. Tam önümde ve annesi ise arkasında duruyordu. Beni yiyecekmiş gibi bakıyordu. Bundan rahatsız olmuştum. Aslında hiç böyle hissetmezdim fakat Başak ile olan tartışmalarından sonra Sibel'e karşı bir antipadi duymaya başlamıştım. Kapının önünde bana mal mal sırıtıyordu. Bu durumdan beni bir tek annem kurtarabilirdi ve o da gelmişti.

''Hoşgeldiniz. Buyrun içeriye geçin.''

Kız-anne yanımdan geçip içeriye girdiler. Sibel bir ara bana geri döndü ve;

''Bu çikolatalar senin için. Senin kadar tatlılar.'' dedi en şımarık sesiyle.

''Masanın üstüne bırakabilirsin.'' dedim en soğuk ses tonumla. O da bunu anladı ve elindeki poşeti masanın üzerine bıraktı. Burada kalmak istemiyordum. Başak da gitmişti ve isteyeceğim en son şey yılışık kızların arasında kalmak olurdu. Kapının koluna uzandığımda Sibel'in sesini duydum.

Farklı Sayfalar Yeni KalplerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin