Bir Şizofren- 5

12 1 0
                                    

Medya Melisa
   Oha lan oha. Ya bu nedir ya? Lan bir kerecik sadece bir kerecik sorunsuz uyansam ne var yani be? Nasıl kalkacaktım şimdi ben? Evet evet tahmin ettiğiniz şey. Regl olmuşum. Yataktan nasıl kalkacağım ben şimdi? Yavaş yavaş kalktım ve uçarak banyoya girdim. Banyo odamın içerisinde olduğu için bana sıkıntı değildi ama her yer kesinlikle batmıştı be. Cidden artık böyle şeylerden bıktım. Hemen üzerimdekileri çıkardım ve sepete attım. Sonra da direk duşa girdim. Ilık suyu ayarlayıp çabucak yıkandım. Kabinden çıktığımda çırılçıplaktım. Üzerime dolaptan giyecek birşeyler baktım. Üzerime kırmızı gömlek altıma da kot pantolonumu giydim. Tabi özel şeyleri hallettikten sonra. Yatağın karşısına dikilip ağlarcasına ona baktım. Evet evet çok acıklıydı. Hızlıca çarşafı çektim. Oha inanmıyorum yatağa geçmemişti. Oh çok şükür. Çarşafı aldığım gibi makinenin içine attim. İşte tamamdı. Odam geçenlerde düzenlediğim için dağınık değildi. O yüzden hemencecik yeni çarşafı çıkardım ve serdim. Sonrada yatağımı topladım zaten. Saate baktığımda saatin 7.30 olduğunu gördüm. Geç kalmamıştım işte. Erken kalktığım için işlerimide halletmiştim zaten. Ama hala okula gidip gitmemek arasında kararsızdım ama gidecektim. Hızlıca çantamı aldım ve kapıya doğru koştum. Dışarıya çıktığımda hava çok güzeldi. Okula doğru gitmeye başladım ama bir anda başım dönmeye başladı. Nedenini bende bilmiyordum. Herhalde kahvaltı yapmadığım içindir. Okula gidince yapardım artık ne olacak sanki? Okulun önüne geldiğimi gördüğümde zamanın çabuk geçtiğini anladım. Evet evet bütün herkes bahçedeydi. Yani daha ders başlamamıştı. Ama bir şey vardı. Herkes neden bana bakıyordu ki? Sınıfa girip çantamı sırama bıraktım. Bi dakika Bi dakika ya. Bu bu o çocuk değil mi? Ama nasıl olur? Yani nasıl bizim sınıfımızda olur ki? Ağzım iki metre açık bir şekilde çocuğa bakıyordum. Bir anda yanıma Özge geldi.
- Ay canım bende biliyorum çocuk çok yakışıklı ama ağzını biraz kapat. Ama cidden çok cool. Adı da Çınar mış biliyor musun? Adı bile cool kızım. Dedi bana. Kaşlarımı çatıp ona sinirli bir şekilde baktıktan sonra
- Ya kızım bi siktirgit yavşak yavşak hareketler yapma bana. Dedim. Gerçekten bu aralar bana çok fazla küfür ettiriyordu herkes. Kızı itekleyip aşağıya inmeye başlamıştım. Nedense çoğu kişinin gözü benim üzerimdeydi. Acaba bişey mi yaptım lan? Bakın ben bile hatırlamıyorum. Merdivenlerden inince Ceyda'yı gördüm. Bana tiksinircesine bakıyordu. Yani açıkcası olmayan şeyimde bile değildi. Çünkü önemsizdi. Evet evet açıklamam çok muhteşem bende biliyorum. Bahçeye çıktığımda bütün herkes bana bakıyordu. Hemde tiksinircesine. Acaba yüzümde felan mı bişey vardı? Hemen önüme gelen bi kızın kolunu tuttum.
- Ya aana bişey diyeceğim. Yüzüne baksana bişey mi var? Neden herkes bana bakıyor? Dedim. Kız yüzünü kaldırıp bana baktı ve herkes gibi o da benden iğrenircesine bakıp
- Ne yüzü be sende yüz mü var yüzsüz? Gidip Ege'nin altına bile girmişsin kızım sen. Orospu. Dedi bana. Kıza hemen tokadı yapıştırdım ve koşarak Ege'yi aramaya başladım. Önce bahçeye bakındım ama yoktu. Sonra arka bahçeye bakındım ama orda da yoktu. Hemen okulun içine girip sınıflarına çıktım ama orda da yoktu. Kim bilir hangi kızın üstündedir bu piç? Hızlı hızlı koştum ve kantine girdim. Aha işte ordaydı piç kılıklı orospu. Masaya oturmuş arkadaşlarıyla konuşuyordu. Konuşsun o pezevenk konuşsun ama bir dahakine konuşabilirse. Koşarak yanına gittim. Kolundan bir hışımla çektim ve ayağa kaldırdım.
- Benimle geliyorsun, hemen. Dedim. Ege bana demek öğrendin anlamlı bakışlar atarken hızlıca onu kantinin altında olan bodrum kata indirdim.
- Ne yaptığını sanıyorsun be sen? Ne dedin benim hakkımda onlara ha ne dedin? Ya oğlum sen na- diyeceksen sözümü kesip
- Kes lan. Benim altıma girmedin ama girmiş kadar oldun işte tamam mı? Dedi. Hızlıca tokadı yapıştırdım ve var gücümle yumruklarımı sıralamaya başladım.
- Lan yeter be yeter tamam mı? Anlıyor musun beni? Bıktım artık herşeyden hemde her şeyden. Dedim. Ama o hiç aldırmadan çekip gitti. Artık ne yapacaktım ki ben ha ne yapacaktım? Zaten kimsede bana inanmazdı. O piçde siksen doğruları söylemezdi. Cidden bu kadar şey bana çok fazlaydı. Ailemi daha küçük yaşlarda kaybetmiştim zaten, küçüklüğümden beri herkes beni bu yüzden dışlayıp benimle alay etmişlerdi. Şimdi de evet bildiğiniz üzere Ege bana iftira atmıştı. Her şeyden gerçekten bıkmıştım. Ya bir insanın hayatında hiç mi güzel gelişme olmaz ya. Güçlü ol güçlü ol da bir yere kadar ama. Olduğum yerden hızlıca kalktım ve sınıfa doğru gittim. Kapıyı açmadan önce küçük camdan baktım ve fizikçinin girmiş olduğunu gördüm. Hep mi fizik işliyorsunuz derseniz tabikide hayır sadece bu iki günün ilk dersleri fizik. Kapıyı açtığımda hoca bana sert bir şekilde bakıyordu. Öğrendi işte öğrendi. Yerime gidip çantamı aldım ve sınıftan çıktım. Çıkmadan önce de dünkü hediyelerimin arka tarafta olduğunu gördüm. Demekki hala duruyor. Ama alamayacağım. Koşa koşa evime doğru gitmeye başladım. Artık hiçbir şey ama hiçbir şey umrumda değildi. Eve geldiğimde çantamı bir köşeye attım ve tekrar kapıyı kapattım. Sadec yürüdüm. Yürüyebileceğim kadar. Sonra aklıma bir şey geldi. Neden neden intihar etmiyorum ki? Ne güzel işte herşeyden kurtulmuş olurum değil mi? Koşa koşa gitmeye başladım. O kadar hızlı koşuyordum ki sormayın. Koş koş koş. Olabildiğince koş. Ve işte evet uçuruma biraz daha yaklaşıyorsun. Bira anda kendimi ormanda buldum. Bu benim her zaman geldiğim, kafa dinlediğim, dertlerimi anlattığım ormandı. Burda denizde, uçurumda vardı. Ve benim için en işe yarayacak olan uçurum. Koşa koşa uçurumun kenarına geldim. Artık bu işi bitirmeliydim. Herşey üstüme geliyordu. Belki belki ölünce herşey değişirdi ha ne dersiniz? Yavaşça kendimi öne doğru ittim ve kendimi serbest bıraktım.

Ya arkadaşlar lütfen voteleyin. Bu arada kitabın kapağını değiştireceğim.

Bir ŞizofrenHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin