Ediz, sırıta sırıta kapının kenarından bana bakıyordu. 'Ama nasıl, sen onu tanıyor musun?' dedim. Nathan'ın ölümünden bir bakıma Ediz'de suçluydu demek ki. Parçalar bir bir kafamda yerine oturuyordu. Demek bu yüzden 'İncittim seni' demişti. Eğer öyleyse bununla nasıl yaşıyacaktım? Ayağa kalktım ve var gücümle göğsüne vurdum. 'İkizimi sen öldürdün' diye haykırdım. Hâlâ pişkince gülüyordu. Ne hissedeceğimi bilmiyordum. Sonra Ediz yanıma gelip elimdeki fotoğrafı aldı. 'Onu sevmiyordun'dedi. Nathan la hiç bir konuda anlaşamayıp, her konuşmamızda kavga ettiğimiz doğruydu. Her fırsatta bana 'Senden nefret ediyorum Nora' derdi ve beni ağlatırdı. Kanada'da gittiğimiz bir okulda 'İkizim sex manyağıdır' diye herkese ilan etmişti. Öldüğüne bu yüzden ağlıyamadım. Küçükken annem hep onunla ilgilenirdi, yaptığı yemekleri ilk önce ona yedirir, kalırsa gerisini bana verirdi. Babam geldiğinde ise adeta meleğe döner hepimize eşit verirdi. Çile gibi geçen yıllarım Nathan öldüğünde de değişmedi. Bu sefer Ediz hayatımı mahvedecek gibi görünüyordu.
'Sen benim duygularımı nerden biliyorsun?' dedim. 'Bana aşık olmak üzeresin, Nathan'dan nefret ediyordun, kötü kız olmaya karar verip Berk'i kullanıyorsun' dedi bir çırpıda. 'Ve o gün Melisa ile beni görünce altımda sen olmak istedin, işine yarıcak, canımı acıtabileceğin bir teklifim var sana.'
Ediz diyordu bunları. Acaba tanrının bir meleği mi ki diye düşünmeden edemedim. Nerden biliyordu bütün herşeyi? 'Sex arkadaşım ol Ediz' dedim. Daha sabah neler yaşamıştım ve şimdi ne söylüyordum. Çekici bir şekilde gülümsedi ve 'Kuralları olan bir arkadaşlık' dedi. 'Arkadaşlık' diye tekrar ettim. 'Sevgilim olıcak kadar büyümedin' dedi. Beni ezdiği hâlde söylediği komik geldiği için güldüm. Yatağa yan yana utanıp konuşmaya başladık. 'Kural 1' diye söze girdi. 'Kimse bilmicek' O böyle söyleyince yanına biraz daha yakınlaştım. Tavana bakarak konuşması sinir bozucuydu. Tatlı bir şekilde gülümsedi. Gözünün ucuyla bana baktı. Yanağımı okşayıp 'Duygu yok,sadece zevk' dedi. Geri çekildim. Ayağa kalktım. 'Berk'le öpüştüm' dedim. 'Ne fark eder ki' deyip beni kendine çekti. 'Dur 1saniye önlemini aldın mı?' dedim hınzır bir şekilde. Göz kırptı. Birlikte olmamız için can atıyordu. 'Su var mı?' dedim. Kaşlarını çatarak 'Ne oldu?' deyip elini alnıma koydu. Bu muydu duygusuz sex yapmak isteyen adam. Bana aşık oluyorsun demişti ama fark etmeden o bana aşık oluyordu. 'Hapımı içmem gerekiyor' dedim. Eliyle camın kenarını gösterdi. Hırkamın cebinde olan Hapımı ağzıma atıp pencere kenarındaki suyu alıp içtim. Arkamdan Ediz'in parmakları sütyenimin ipine geçirdi ve sürdürüp sertçe bıraktı. 'Ah' diye bir ses çıktı ağzımdan. Hırkamı narince çıkarttı. Hadi ama Nora istediğin bu zaten deyip kollarımı kaldırdım. 'Berk'le sevgili olsam kuralları aykırı davranmış olur muyum?'dedim. 'Kural 2: istediğim saatte yanımda ol yeterli' dedi. Kendimi kerhanede çalışan birisiymiş gibi hissettim. Hızlıca ikimizde pantolonlarımızı çıkarttık. Saçma bir şey yapmıştım ki 'Bu kadar istediğini bilseydim..' cümlesini Tamamlayamadan iç çamaşırından tutup birbirimize çarpmamızı sağladım. İlk defa böyle bir şey yapıcaktım ama deneyimli gibi bir hâl sergiliyordum. Gözlerim dudaklarına kenetlendi. Elleri sırtımdaki askıya gittiğinde hafif vücudum kıvrıldı. Tıs tıs geliyordu pis. Fazla tatlıydı. Dudaklarımız birleştiği anda artık dünya yıkılsa umrumda olmazdı. Berk gibi değildi Ediz. İstediğimden biraz daha fazla mükemmeldi. Yavaş yavaş yürümeye başladığımızda beni kucağına almıştı. Saçlarımı elleriyle okşuyordu. Bense tırnaklarımla sırtını çiziyordum. Yatağa hızlıca yattığımızda dudaklarımdan ayeılmıyordu. Yaptığımız şey artık duygusal boyuta geçmişti. Ediz bana aşıktı. Benim ona hissettiklerimin adını bilmiyordum ama mutlu ettiği kesindi. Kendini çektiğinde gözlerime ağlamaklı bir şekilde baktı. Yanağına dokunup 'Ediz' dedim. Sağ gözünden bir yaş aktı ve yanıma yattı. Tek kolunu kaldırıp göğsüne kafamı koydum. 'Duygusalsın'dedim. Saçlarımdan öptü. 'Bunu yapmana gerek yoktu' dedi. 'Ediz yanındayım' diyebildim sessizce. Ağlamaktan kısılmış sesiyle 'Üşüyor musun?'dedi. Kafamı salladım. Daha sıkı sarıldı. O kadar güzel kokuyordu ki o kokuyla huzurlu bir uyku uyuyabilirdim.
