Bugün yine yanlızım. Güçsüzüm. Mutsuzum. Bu kadar ağır bi acıyı nasıl taşıyabilirim bilmiyorum. Nasıl ayakta durabilirim, nasıl eski ben olurum bilmiyorum. Yine kendimi odama kapatıp. Müzik dinliyorum. Bana iyi gelen tek şey bu. Müzik ruhun gıdasıdır diye boşuna dememişler . sen susuyosun o anlatıyo derdini, acını, çektiklerini. Ve bi söz çarptı kulaklarıma " vazgeçmek için henüz erken" evet henüz erkendi. Eski ben olabilirdim. Bunu başarabilirdim. Dayanamayıp evden çıktım. Eski halime dönmek istiyosam, bi yerden başlamam gerekti. Annem ve babamdan sonra huzur bulduğum yere, sahile gidicektim. Hava soğuktu montumu falan almadım. umrumda da değildi zaten. Sahile geldiğimde bankın birine oturdum. Etrafta kimse yoktu. Sadece dalgaların sesi ve ben vardım. Hafiten sert rüzgarlar esmeye başlayınca, bacaklarımı kendime çekip kollarımı sardım. Kafamıda dizlerime yasladım. Dalgaların ritmine kaptırıp uyuya kalmıştım. Sonra yanıma biri oturdu ama gözümü açıcak gücüm yoktu. Çok uykum vardı. Üzerime bişey örtü ve beni kendine çekti. Başımı omzuna yasladı. " böyle daha iyi " dedi.Kalkıcak gücü bile bulamadım . Umursamadım. Burası resmen huzur kokuyodu. Kalkmakta istemedim zaten. Aradığım huzuru, sıcaklığı bulmuştum sanki. Ve bunum tadını çıkarıcaktım. Uyumaya devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIK HAYAT
Literatura FemininaKaranlık hayatım var benim. Yanlız başıma yaşadığım. Bedenen dünyada olup, ruhen baska diyarlara gittiğim. Karışmayın yalnızlığıma, ihtiyacım yok sahte insanlara.