Yağmur dün gece çok yorulmuştu.Bu yüzden hala miskin bir şekilde yatağında yatıyordu.Birden aklına Mertle buluşacağı geldi.istemeye istemeye kalkıp hazırlandı.Daha sonra Merti aradı.
"Ben hazırım canım nereye geleyim?"
"Her zaman gittiğimiz çay bahçesine git tatlım bende birazdan geliyorum."
"Tamam çıkyorum o zaman orada görüşürüz canım bay bay."
"Görüşürüz bitanem"diyip telefonu kapattılar.Mert varlıklı bir ailenin çocuğuydu.Bu yüzden pek şımarık sayılmasada parasıyla övünmeyi seviyordu.Yağmur onun bu huyunu fazla sevmiyordu aslında. Ama yinede olsundu.Merti seviyordu.Bu Yağmur için yeterliydi.
Yağmur çay bahçesine geldiğinde etrafa bakındı.Merti gördü ve yanına doğru yürüdü.Neşeli bir ses tonuyla;
"Selam"dedi.
Mert de gülümseyerek;
"Hoşgeldin canım otursana."diye karşılık verdi. Daha sonra Yağmur masaya geçti.
"Naber?" dedi Mert
"Hiç canım iyilik senden?"
"İyiyim bende tatlım."
Yağmur Mertin ses tonundan hiç hoşlanmamıştı.Üstelik iyiyim dediğine göre bir şey vardi. Hissetmişti Yağmur.
"Ne oldu canım neyin var?Anlatmak istersen ben seni dinlerim çekinmene gerek yok"
Mert gülümseyerek
"Saol canım biliyorum.Sorun babam bu aralar biraz fazla üstüme geliyor.Gerçekten özel hayatıma bile karışıyor dayanamıyorum.Baskı altında kalmayı sevmem biliyorsun.Moralim düşüyor birazcık ya takma kafana sende seninde canini sıkmıyım boşver""Sacmalama canım ya. Asıl sen takma kafana düzelir merak etme sen.Gerçi baba baskısını bilirim bende ondan kactim buraya."
"Aa ondanmi gelmistin buraya"
"Evet babamda benim üstüme geliyordu bende Ankaradan buraya geldim.Pişmanda sayılmam aslında"
"Evet burası iyidir."
"Aynen canım mutluyum ben burada. Neyse sen sıkma canını boş yere."
"Tamam canım neyse bosverelim bizde.Tamam manasında kafasını sallamıştı Yağmur.Biraz düşününce mutluydu aslında geçen gün bos yere moralini bozduğunun yeni farkina varmıştı.