nefretin aşka dönüşü

on altıncı bölüm

Zaman geçiyordu her zaman ki gibi ben onu karısı kainat artık ben onun olmuştum ben ne kadar kendimi ondan uzak tutmaya çalışmamda sanki işe yaramıyordu

bana bir süprizi. vardı. ama taki bana o sözü  söylemeyene kadar.  bana bir şartım var demesiyle beynime kan sıçradı resmen belkide ondan nefret etmemin başlıca sebebi buydu

sen nedidiğin farkındamısın. artık evliyiz

beni yanlış Anlıyorsun kainat sadece sevine bileceğin bir haber 

o gün de sevine bileceğim birşi demiştin  nedense senden nefret etmemin tek sebebiydi

kainat ogün çok sinirliydim. senin benden hep kaçışın beni korkuduyordu  beni sevmemen gözlerimin içine bakmaman canımı sıkıyordu  eğer öyle bir teklif de bulunmasaydım benim olmayacaktın

ben satılık mal değilim anladınmı sadece senin iğrenç teklifini kabul etmek zorunda kaldım hayatımı değiştirme firsatimi aldın benden benim benden. önemsediği m. şeyi istedim namusumu. eğer kirli kslacağıma ya ölürdüm yada senin esirin olmaya mecburdum şimdi istediğin gibi seni kadının. ama bunu bilki ben sana kadılık etmem farsetki beni burada zorla tutuyorsun. benim senin olmak için  seni sevmem lazım ama sana karşı bir sevgi kırıntım bile yok

eğer beni sevseydin ama gerçekten sevseydin sevdiğin kıza böyle bir itirafta bulunmaman lazımdı 

sinirden ne dediğimi bilmiyordum. ama canımın acıdığına eminim. onun yanında ağlamıyacaktım  ben onun hayatını mahvedecektim onun benim hayatımı mahvettiği gibi eğer bende kainatsam. ali keskin oğlu  öyle bir darbe alcakki benden bana yaşadıklarını tek hesabını verecek

odaya girdiğim gibi kapıyı kapattım. benim olmayan yatağa uzandım benim olmayan yastığa başımı koydum. derin derin nefes almaya başladım her soluduğum hava onun konusuydu ne kadar ondan nefret etsemde  kokusu içimi rahatlatırıyor du. çok erken odaya girdiğim için zaman geçmek bilmiyordu dön dolaş olmuyordu. kapımın çalındiğını duyunca ali olduğunu anladım
kainat biraz konuşalım sadece biraz sabahtan beri odadasın azına bir lokma koyamadın. lütfen 

canım hiç birşi istemiyor.
lütfen git ali

kainat gerçekten seninle konuşmak istiyorum sana anlatacaklarım gerçekten çok önemli biliyorum bu evliliğe hazır olmadığını ama beni biraz Dinlersen ön yargılarından biraz bile olsa azalır

ali kapının ardında benim le konuşuyor   Söyleyecekleri ne olabilirdi ki  onun gittiğini anlayınca eşarbımı tekrar taktım. normalde etekten nefret ediyordum. ama bügün etek gitmiştim siyah. uzun üzerinde şık bir gömlek. bügün 18yaşını gösteren bir kız değilde 23-22 yaşlarını anımsatdırıyordum  aşağı indim de ali çok şık bir masa kurmuştu.  onunla yanlız ortamda kalmak beni gerçekten geriyordu
bana ne anlatacaklarını çok merak ediyordum

evet ali geldim sıra sende bana anlkatakkarını çabuk söylersen sevinirim
ben konuşurken ali dalmıştı. nereye daldını bilmiyordum ali diye bir iki defa dürttüm ali sana sesleniyorum.  ali bir anda kafasını kaldırıp etrafa bakmaya başladı  çok garip davranıyordu telaşlıydı  onun bu hali gerçekten beni korkuturuyordu. beni masadan kaldırıp direk sarıldı  ne yapacağımı bilemedim  bende donup kaldım kollarında belimi çok sıkıyordu sanki şimdi gidecekmişim gibi ne yaptıysam elinden kurtulamıyordum  sonunda dayanamayıp bağırdım ali belimi çok acıtıyorsun. böyle demem ona yetmişti ama belimi gerçekten acıtımıyordu. sadece ondan kurtulmak için
elinden çıktığım gibi devam ettim sorularıma ali senin bana cevap vermeni bekliyorum
sanki duvarla konuşuyorum tepki vermiyor bu adam kesin beni sınamak için geliş