Kapana Kısılmış

56 8 0
                                    

Yerde yatmış aç gözlerle bana bakan azrailimin üzerime gelişini izliyordum. Silahı çıkartıp nişan aldım fakat tetiğe bir türlü basamıyordum. Hastalıklı üzerime atlamak üzere iken çaprazımdan gelen silah sesiyle kafası parçalandı ve yere yuvarlandı, Arkaya baktığımda babamı gördüm. Beni kaldırıp sürüklemeye başladı, Arkamızdan gelen hastalıklılar vardı. Karanlıktan göremiyordum fakat en az 30 hastalıklı olmalıydı. Cesaretimi toplayıp en yakındaki hastalıklıya ateş ettim. Hastalıklı sadece sarsıldı, hiçbir tepki vermedi. Sonunda ormandan çıkıp evin toprak yoluna çıktık, babam kolumu bırakıp koşmamı söyledi... sadece koş dedi. Arkama bakmadan koşmaya başladım, arkadan gelen silah seslerini umursamamaya çalışıyordum. Bir an durup olduğum yerde kaldım, ne yaptığıma dair en ufak bir fikrim bile yoktu. Korkudan mantıklı düşünemiyordum. Arkama dönüp gelen hastalıklılara ateş eden babamın yanına koşturdum, silahı kaldırıp hastalıklının kafasına nişan alarak tek mermide etkisiz hale getirdim.

Babam yerdeki ölü hastalının üzerine oturmuş kendine gelmeye çalışıyordu. bana gülümseyerek "Aferin sana... aferin" dedi. Hiçbir tepki vermedim, yaptığım şeyden gurur duymuyordum, başka bir yolu olabilirdi. "Neden mutlu değilsin" diye sordu, gözlerine boş boş bakarak "Bu gece 37 masum insanı öldürdük" diyebildim. "Peh.. saçmalık bu biz onları öldürmeseydik onlar bizi öldürücekti" dedi. çantasından çıkarttığı JB marka viskiyi kafasına dikerek bir kahkaha attı. Babama" çok ses çıkarttık yakında daha fazlası gelicek gitmeliyiz" dedim. Ayağa kalkıp haklısın dedi ve av tüfeğini omzuna astı. babamı ilk kez bu kadar umursamaz görmüştüm, daha öncede çok fazla içip kendini kaybettiği olurdu fakat durum şimdi farklıydı, bu hastalık geçene kadar dikkatli olmalıydık.

Bütün perdeleri kapatarak kapılara barikatlar çektik, çıkan ses çok fazla hastalıklıyı buraya Çekicek gibi görünüyor. Amy'i alıp çatı katına çıkarttım, çıkan sesler onu korkutabilir.

Durum düşündüğümden daha kötü, 36 Kalibrelik Winchester SX3 Field bütün şehri buraya topladı sanırım... Barikat dayanmayacak gibi görünüyor, Annem Amy'i kucağına alıp bodruma indirdi, daha önce plan yapmıştık hastalıklı ordusu dağılıncaya kadar bodruma saklanabilirdik, babam elimizde kalan erzakları çantalara doldurup bodruma fırlattı hepimiz içeri girip kalın ahşap kapıyı üzerimize kapattık. Gelen tek ses boğuk iniltilerdi, çıkan sese bakılırsa hastalıklılar kapıyı kırıp içeri akın etmişlerdi. Soğuk zemine oturup kendime gelmeye çalıştım, ama fayda yoktu,
gerçekler bana çok ağır geliyordu. Odadakilere göz attım endişeli olmayan tek kişi Amy'di, neler olduğunu anlayamıcak kadar küçüktü daha. Bir anda aklıma geldi, Kahretsin! Telsiz odamda kaldı. Babama "Telsizi almamız gerekiyor" dedim. sert bir şekilde bakarak "Hiçkimse hiçbiryere gitmiyor beklicez" dedi. Babam yaşananları hazmedememişti yada ben ukalaca davranıyordum fakat Telsizi almalıyım. Hastalıklılar burda olduğumuzu biliyorlar ve burdan ayrılıcaklarını sanmıyorum. Bodrum katta kullanılmayan battaniyeleri koyduğumuz kiler var, gece üşümeyeceğiz, umarım burda fareler yoktur. Gelişmeleri yazıcam kafamı toplamam için dinlenmem gerekiyor, iyi geceler

Arkadaşlar okuyacak bir hikaye arıyorsanız asker21'in Tecavüz adlı hikayesini okumanızı tavsiye ederim
iyi eğlenceler ^^

Karanlık ÇağHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin