24. Bölüm

327 19 3
                                    

Yukarıda Arya var... İyi okumalar!

ARAS'TAN

Arya'nın yatağının yanındaki tekli koltukta oturmuş bir haftadır yaptığım gibi uyanmasını beklerken onunla konuşuyordum. İyiki beni duymuyordu. Söylediklerimi duysa ömür boyu alay ederdi herhalde benimle. Resmen sana şarkı yazdım galiba seni seviyorum demiştim kıza.

"Arya? Bak bir haftadır ne Jorge diyorsun ne çizgi film izliyorsun. Sürekli uyuyup duruyorsun. Hadi sen uyumaktan memnunsun ama beni hiç mi özlemedin ya? Tamam sülük gibi yapıştım, bir haftadır seni rahat bırakmıyorum ama... Yine de benimle öpüşmeyi özlemedin mi? Doğrusu ben özledim. Uyanınca ilk işim seni öpmek olacak."

"Öp o zaman."

Duyduğum sesle gözlerimi kocaman açtım ve Arya'ya baktım. "A-arya?"

"Hadi öpsene!"

"A-ama sen..."

Birden bire beni kendine çekti ve öpmeye başladı. İşte bunu hiç ama hiç beklemiyordum. Şaşkınlığımdan kurtulup Arya'ya yaklaştım ve karşılık verdim. Beni öpmeye çalışırken kendini zorladığı için ağırlığımı ona vermeyerek üstüne doğru eğildim.

Dudaklarımız ayrıldığında gülümsedim ve "Uyandın." dedim.

O da aynı şekilde bana gülümsedi ve "Uyandım." dedim. Dudağına minik bir öpücük daha kondurdum. "Dudaklarını özlemişim."

Tek kaşını kaldırdı ve "Sadece dudaklarımı mı?" diye sordu. Güldüm ve "Şimdi benden romantik bir şeyler bekliyorsan hayal kırıklığına uğratmak istemem ama maalesef ben o erkeklerden değilim." dedim. Gülerken birden yüzünü buruşturmasıyla kaşlarımı çattım.

"Ben doktoru çağıracağım. Hareket etmeyi aklından bile geçirme." Odadan çıktım ve hızlı adımlarla doktorun odasına gittim. Kapıyı açtım ve "Arya uyandı." dedikten sonra dışarı çıktım. Aşağıya indim ve bahçede ki Su Abla'nın yanına gittim. Gözleri ağlamaktan şişmişti. Hem Pars Abi için hem de Arya için korkuyordu.

Pars Abi, o adamları bulmak için yurt dışına çıkmıştı. En çok yıkılan o olmasına rağmen en güçlü duran da oydu. Ben ise tam anlamıyla yıkılmıştım. Değer verdiğin bir kız gözlerinin önünde vurulunca insan böyle oluyordu. Değer verdiği demeyelimde sevdiği desek daha doğru olur, değil mi?

Su Abla'nın yanına gittim ve Arya'nın uyandığını söyledim. O sevinçle hastaneye doğru ilerlerken telefonumu cebimden çıkarttım ve Pars Abi'yi aradım.

"Efendim Aras?"

"Abi? Arya uyandı." Bir süre sessizlikten sonra "Ciddi misin sen Aras? Tamam, şimdi senden bir şey isteyeceğim ama Aren dışında kimseye söylemeni istemiyorum. O da kimseye bir şey söylemesin. Özelliklede Arya'ya ya da Hira'ya..." dedi. Sesi başta aşırı mutlu çıkarken daha sonradan mutluluk tınısını en aza kadar indirerek konuşmaya devam etmişti.

"Söyle abi..."

ARYA'DAN

Aras'ın sesiyle uyanmış fakat konuşmasının sonuna kadar duymak istediğim için uyandığımı belli etmemiştim. "Bir haftadır ne Jorge diyorsun ne çizgi film izliyorsun." demesiyle bir haftadır uyuyor olduğumu anladım. "Uyanınca ilk işim seni öpmek olacak." Duyduğum şeyle aniden "Öp o zaman." dememle şoka uğramıştı resmen. O şaşkınlıkla hiçbir şey yapamazken birden bire onu kendime çektim ve öpmeye başladım. Doktor çağırmak için odadan çıktı ve annem ile doktor geldi. Ama o hâlâ ortalıkta yoktu.

Doktor kontrollerimi yaptı ve odadan çıktı. Annem ağlaya ağlaya beni sevmeye devam ederken kapı açıldı ve bu sefer de içeri ağlayan Hira girdi. Arkasından da Aren. Onlara baktım ve kaşlarımı çattım.

Gizli AşkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin