16 ocak 2014 (2)

50 2 0
                                    

Hala ne yapmam gerektiğini bilmiyordum seviyorum fakat onun için bir fikrim yok oyle birşey oluyo ki bana çok yakın o kadar yakın ki uzaktan bizi tanımayan biri görse bir ilişkimiz olduğunu düşünür ama bazende sadece aynı mahallede oturan 2 arkadaş gibi söylersem  kaybederim diye korkuyorum soylemesem bu platoniklik beni bitircek ve günü bunları düşünerek geçirdim saat 5 olmuştu pastayı kesmek için hazırlandık pasta kesildikten sonra masalara geçmiş muhabbet ediyoduk o sırada yanimda bir gölge belirmişti o gölgenin sahibini hemen tanımıştım parfüm kokusu beni benden alan kişiydi Barış . Alinin yanından kalkıp benim yanıma gelmişti. "Yine yanıma gelişinin altında bir mana aramaya   basladim" Kalbim o kadar hızlı atiyodu ki bunu barış bile duyabiliyordu iyice yanıma yaklaştı o sıcak nefesini hissedebiliyodum "birşey mi oldu kalbinin atışını burdan hissedebiliyorum" ne diyecektim şimdi söylesem mi suan hemen söyleyip rahatlasam mi yoksa daha zamanı var mi ? diye düşünürken "Hayır birşey yok ben doğum günlerinde kendi doğum günüm gibi heyecanlanıyorum da " yok artık ne dedim ben saçmalık cocukmusun sen kızım ya umarım dalga geçmez benimle offf. "Gerçekten mi ? Biliyomusun bazen benimle öyle oluyo bak" dedi ve elimi tutarak kalbine götürdü onun kalbide benim kalbim gibi hızlı atıyordu  neler düşünmüştüm iyiki demişim diyorum suan Onun kalp atışlarını hissettim bunca zaman uzaktan hissettiğim atışları bugün ellerimle hissettim hemde elleri ellerimin üzerindeyken yanaklarimin kıpkırmızı olduğunu sicakliktan hissediyordum ellerim buz kesmişti biranda kızlara baktığımda onlarda bize bakiyodu gülümseyerek ve eli hala elimin üzerinde ve onun göğüs kafesindeydi bu an hiç bitmesin istemiştim. "Nasıl hızlı atıyor ama değil mi ?"  O anın mutluluğu ve saskinligıyla basimi sallayarak onaylayabilmistim sadece. Tüm gün boyunca barış yanimdan ayrilmamisti sanırım bu o anlarından biriydi demiştim ya birgün oluyo çok yakınız sevgili gibi diye o zaman ışte. Evlere dağılmaya baslamistik herzaman ki gibi barışla beraber gidiyorduk tabiki  otobüs durağına giderken  barışın koluma girdiğini fark etmiştim kola girilmesini pek fazla sevmedigimi barışa soyleyemedim zaten bundanda pek rahatsız değildim barışın bana yakın olması beni en mutlu eden seylerden biri otobüse bindigimizde ikili koltuğa oturmustuk ve bir anda bana "birşey sorabilirmiyim"  dedi ben aklımda bir sürü kurgu yaparken "sevgilin var mi biliyorum olsa bana soylersin ama sevdiğin biri varmış gibi hissediyorum " dedi Cevap veremedim eliyle yüzümü yüzüne çevirdi o simsiyah gözleriyle gözlerime baktı onun gözlerine bakıp nasıl yalan soyleyebilirdim ki "Var" dedim ellerini yanaklarimdan çekti yüzü asılmıstı sanki kim olduğunu sorduğunda sadece dudaklarimi oynatabilmistim sesim kesilmişti Uzun uzun bakti sonra önüne döndü eve gidesiye kadar hiç konusmadi böyle olacağını tahmin etmiştim kaybettim onu diye düşünmeye basladim beni eve kadar bırakmamıştı bugün mahalleye girer girmez direk kendi evine ilerlemisti Tam ağlamak üzereyken telefonumun mesaj sesiyle irkilmistim Barış mı?
Hemen heycanla mesaja baktım "Görüşürüz sabah kapıdan alırım beraber gideriz yine  olur mu "  bu çocuğun sorunları mi var bi oyle bir böyle neyse moralim yerine gelmişti hemen odama çıkıp biraz cizim yapmaya basladim.

KilitHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin