Mimoza

ilk bakış azizliği

Sabah uyanip kahvalti hazirladim.Annemi uyandirip kahvalti ettik annem kahvalti hazirladigim için o gün bana ayri bir sicak kanli davraniyordu. Okul için hazirlandim ve bir değişiklik olsun diye belime kadar yukarisi düz uclari dalgali olan saclarimi acik biraktim. Disari ciktim ve güneşin vurduğu kaldirimda yürüdüm. Güneşin verdiği isik ve sicaklik tarif edilemez güzellikteydi. En sevdiğim şeydir güneşin üzerimde dolasmasi.

Okula vardim ,sırama geçip cantami biraktim . Arkadan bir ses

"Mimoza dil ve anlatim ödevi için nasil bir konu seçtin"?

Biraz sasirip ve telaslanip
"Ne! Ödevmi ? Ne zaman teslimdi bu ödev ben tamamen unutmusum. "
Dedim.

"Korkma teslim yarina ."dedi Ahmet.
İçim biraz olsun rahatlamisti.
Bizim kizlarda geldi okula, onlarda unutmuşlar ödevi . Okul bittikten sonra yine teras cafeye gidip bu ödevi tamamliyicaktik. Ama Toprak'ıda gorucem diye sevinmedim değil .

Okul bitti ve Teras cafeye geçtik . Cafeye girer girmez gözlerimi dolandirdim ama göremedim Toprak'ı.
Cam kenarında bir masa bulup oturduk. Gözlerimi dolandirmaya devam ettim ve bir tablo dikkatimi çekti . O tabloyu ilk defa görüyorum . cantami birakip gözlerimi odak noktam olan tablodan ayirmadan adimlar attim ve resime dahada yakinlastim. Rengarenk fircalarin değdiği tuval bana hayatin güzelliklerini andırdı. Aralarına gelmiş siyahlar ise bu güzel hayatta güzel gitmeyen birseylerin olduğunu. Peki o siyahlar olmasaydi o tablo dikkatimi cekicekmiydi.
"Hayır"
Bu tablo bana birşeyler hatirlatiyor. Fakat yasamadigim görmediğim bir şeyi. İlk defa bu kadar karmasik düşünceler icerisindeyim. Zar zor gozlerimi tablodan çekip masama geri döndüm. Fakat tam karsimda olduğu için hala oturduğum yerden inceliyordum renkleri.

O esnada bizim kizlar WC ye gitmişler.
Cafede çalan kaymak tadinda bir müzik ruhumu dinlendiriyordu.
Şarki sozlerinin arasından başka bir ses geldi.

"Hoşgeldiniz, bayan?"
Sesi duyunca irkildim ve basimi sarsarak kendime geldim bu Toprak'tı.
"Aman tanrım ses tonu çok iyi. "

-kusura bakmayin garson bey dalmısım. Dedim sakin bir tavirla.

Hafif tebessüm ederek
"Fark ettim anlasilan tabloyu çok beğendiniz.

Evet çok, begenmenin de ötesinde bana birşey hissettiriyor daha önce hissetmedigim .Ama anlam veremiyorum.

"Anlam vermeyin o zaman.Anlami yoktur belki olmasida gerekmez."

Her neyse ben ne alsam... Diye düşünürken
" isterseniz meyveli pastamizdan getirebilirim tabi gerçekten seviyorsaniz " dedi dişlerini gösterecek siritmayla.
Utanmistim çünkü sevmedigim halde sirf heyecandan meyveli pasta yemistim. Bende ona uyum sağlayarak guldum ve yok ben sadece çay alayım dedim .
Masadan uzaklaştı ve giderken normalde hic yapmadigim birseyi yaparak arkadan suzdum bastan asagi . Böyle bir endam olamazdı.

Kızlarla o gün odevimizi bitirdik ve cafeden ciktik .Cikarken Toprak'la göz göze geldik ve hic tepkisiz bir birimize baktik. İlk basini çeviren ben olmaliydim düşüncesiyle basimi önüme eğip cafeden mutavazi nazik bir şekilde cikarken onumdeki tümseği göremeyip takildim ve hunharca yere yapistim. Resmen yeri öptüm. Düşerken bide Çiğlik attim.
BAKIN BEN DUSUYORUM HEYY BANA BAKİN İSTE YERE YAPİSTİM SESİN GELDİGİ YONE BAKİN dercesine.
Yerdeyken hayatim film seridi gibi gözümün onunden geçti
Not: ölürsem mezarima utancindan öldü yazın.
Toprak'la bakistigimiz için beni ilk gören oydu. Aniden aklima nereden geldi bilmiyorum ama bayılma numarasi yaptim çünkü basimi kaldirip kizaran suratimi görmelerini istemiyordum. Gözüm kapali etraftaki sesleri duyuyorum sadece bizim kizlar korkudan Çiğlik atiyorlardi.
"Mimoza uyan kendine gel" diye.
Daha sonra bir nefes yaklasti ve bir el gözlerimi acip içine bakti bilimcim yerindemi değilmi diye önce sol gözümün kapagini kaldirdi. Karsimda gördüğüm Toprak'tı . Önce inanamadım daha sonra sağ göz kapagimi acip bakinca ondada Toprak'ı gördüm asil simdi bayilicaktim. Daha sonra o güçlü kollariyla tipki filmdeki gibi bir cirpida beni kucagina aldi ve revire götürdü.
" Allah'ım keşke revir fizan da olsa."
Kollarinin sicakligi göğsünün sertliği en yumuşak yastiktan daha rahatti . Burnumdan geçip cigerlerime dolan ten ve parfüm karisimi kokusu tarif edilemezdi . Kizlar sürekli adimla Çiğlik attiklari için adimi öğrenmişti.
Karizmatik sesiyle
"Mimoza!"
Diye tekrarladi ve ellerimi ovdu .
Bence uyanmaliydim artik yoksa ambulans cagiricaklardi. Hafiften gözlerimi araladim oscarlik oyuncudan farkim yoktu. Toprak'ın yardimiyla dogrularak yaslandim ve iyiyim ben basimi vurdum herhalde diyip kalkmaya calistim . Kollarımdan tutup izin vermedi ve
"Otur lütfen mimoza kalkma ben seni eve bırakıcam" dedi
İtiraz etme sansim yoktu oldukça kararliydi.
Kizlarla beraber kapiya ciktik fakat arabasi yoktu motosikleti vardi bizim kizlar sigmayacagina gore tek ben binicektim.
Daha önce hic motosiklete binmemistim çok korkarim.
BU COCUK BANA KORKULARIMI YENMEYİ ÖĞRETİYOR.
kaskimi kendi takti ve motora bindi
"Hadi bin arkama ve bana sıkıca sarıl" dedi .
Arkasina oturdum . Ceketinin ucundan hafif bir şekilde tuttum. Cekindim acikcasi.
Bana" lütfen sıkı sarılırmısın dusmenden korkuyorum Mimoza" dedi
Sesimi cikarmadan beline sıkıca sarildim . Sanirim korkmamam için yavaş sürüyordu. Neredeyse iyiki düştüm diyecektim. Evi yol boyunca tarif ettim ve indik kaski cikarip eline verdim ve tesekkur ettim hastaneye götürmesine izin vermediğim icin tedirgindi.
Bunu gözlerinden anlamıstım.
"Korkma. İyiyim ben getirdiğin icin tekrar tesekkur ederim. "

Kendine iyi bak Mimoza . Ceylan gözlerinle önüne bakmayi unutma diyerek tebessüm etti ve apartmana girdikten sonra gitti.