Merhabalar efenim. Biliyorum bu sefer baya geciktim. Malumunuz ülkemiz zor bir dönemden geçiyor. Haliyle geçen hafta hiç birşey yapasım gelmedi.
Neyse ki bomba gibi geldim. Bu hafta ki Kitap Kokan Kadınımız @Daydreamer_Pumpkin
(Kendisi benim biricik Ablalarımdan olur.) Tanımayanlarınız izin ufak bir bilgilendirme yapayım. Geçmişin Gölgesinde kitabının ve Geçmişin İzleri,Gecenin Ruhu hikayelerinin yazarıdır. O zaman benim çenem daha fazla düşmeden röportaja geçelim. :) Buyrun buyrun hoşgeldiniz ayakta kalmayın:).Medyadaki şarkıyı dinlemeden geçmeyin. Kendisi büyük bir kararsızlıktan sonra seçildi. :))
1)Ablacım öncelikle seni tanıyalım. Gülçin kimdir? Ne yapar? Ne eder? Ne yer? Ne içer?
Amanın en eziyet çektiğim soru :) Bu soruya bir süre önce basma kalıp ezbere bir cümleyle cevap verirdim muhtemelen ama 29 yaşımı doldurmaya hazırladığım şu günlerde 9 aylık bebeğimle birlikte büyüyorum ve daha önce tanışmadığım yönlerimi keşfediyorum. İçimdeki çocuk ve polyanna hep benimle ama bir yanım olgunlaşıyor, değişiyor. Sanırım şu an için en doğru tanım bildiğim tanıdığıma ek kendime yeni bir ben bulma yolculuğundayım.
Uyku düşmanı minik adamımla gün ve gece birbirine karışmış olsa da onun vaktinden çalmadan, mümkün olduğunca uykularımdan kaçırdığım her dakikayı yazmaya çalışarak geçiriyorum. Çoğu zaman yapamıyorum ama en azından deniyorum.
Ne yer, ne içer konusuna girmeye hiç hevesim yok doğrusu çünkü mümkünse yemesem ben, artık bir dur desem mesela! Rahata alışmaya dünden razı bünyem 'kadın doğurdun sen artık kendine gel, azcık tut şu boğazını' dese bana ne güzel olurdu. Bu meseleye çok fena takılmış durumdayım çeneme de vuruyor. Devamlı yiyor ve her bulduğunu yiyip içiyor hain diyip susuyorum.2)Diyelim ki üç günlüğüne istediğin her şeyi yapabileceğin bir güç var elinde neler yapardın?
Eğer böyle kocaman bir gücüm olsaydı, yüzyıllar da sürse yalnız üç günde olsa dünyayı masal tadında bir yere dönüştürürdüm. İyilerin ve kötülerin olduğu ama kötülerin hep cezasını çekip gereken dersi aldıkları, iyilerin daima kazanıp mutlu olduğu bir düş diyarı gibi. Bombaların, silahların, taciz, tecavüzlerin, savaşların asla olmadığı toz pembe hayaller kurulan, huzurla yaşanan bir yere...
Bunlara yetecek kadar değilse de gücüm ilk işim ne kadar sevsem, hatta aşk yaşıyor olsam da uykusuz ve yorulmadan yaşayabilmemi sağlardım. Böylece hem bir lokmacık uyku için ağlayacak halimden kurtulur hem de sevdiklerimden zaman çalmadan bir diğer sevdiğim şeye yazmaya çok, çok kocaman zamanlar ayırabilirdim.3)Peki hikaye yazarken başına ilginç bir olay geldi mi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KİTAP KOKAN KADINLAR
AcakOnlar buram buram kitap kokan kadınlar ve bizde bu büyülü kokunun bağımlıları... Şimdi onlarla büyülü bir yolculuğa çıkma vakti. E ne duruyorsunuz kapılar kapanıyoooor.