Bu sefer sabah erkenden kalkmışlardı ve kahvaltılarını çoktan yapmışlardı.
Talon yeniden herkesi telefonla aradı,hepside telefonu meşgule alarak kapıdan çıktılar.Karargaha vardıklarında,Talon gülerek.
-Ooo, telefonları meşgulede alıyoruz.
Thomas:
-Kahvaltımızı bile yaptık.
-Hadi be, beni gitgide şaşırtıyorsunuz arkadaşlar.
Jake:
-Öyleyizdir huyumuz kurusun.
Kusursuz beşli kahkaha atarak içeri girdi.Yine aynı odaya girdiler.
Orada Betül onları bekliyordu,sonra dünkü gibi odada 2 gruba ayrıldılar.Jake ve grubu Akşama kadar çalışmalarının sonucunu buldular,sonunda bir program yapabildiler.Brenda ve grubu ise bir Flash bellek boyutuna kadar küçültebildiler,artık onları bula bileceklerdi ama yarın yapmayı tercih ettiler, çünkü beyinlerinden duman çıkmaya başlamıştı.Eve geldiklerinde Thomas lafa girdi.
- Millet ,hadi bara gidelim. Hem biraz da kafamız dağılmış olur.
Bred:
- Neden olmasın.
Jhon:
- Herkese uyarsa,bana da uyar.
Jake ve Brenda aynı anda :
- Gitmezsek ayıp olur şimdi.
Thomas:
- Hadi o zaman Kusursuz Beşli'nin korosu,gidelim.
Ve yine Drek Bar'a gittiler,orasının ortamını sevmişlerdi.Jake bu sefer konuşacaktı,artık canına tak etmişti.Yine Brenda'yla ayrı masaya geçtiler.
Jake:
- İçecek ne istersin?
_ Bir tane kokteyl alayım.
- Tamam, garson çağırayım.
El işareti yaparak garsona ne içeceklerini söyledi ve garsonda getirdi.
Jake, söze başladı.
-Bak Brenda, bu dünyada benim kadar utangaç bir insan göremezsin, biliyorum Biz uzun süredir arkadaşız,hatta kardeş gibiyiz.Ama kalbimde körüklenen bir ateş var istesem de sönmeyecek bir ateş.Brenda ben sana galiba aşık oldum.
Brenda ağlamaya başladı.Jake, eğer Brenda onun teklifini kabul etmezse birdaha aralarının eskisi gibi olmayacağını biliyordu ve kabul etmemesinden korkarak sordu.
-Neden ağlıyorsun Brenda
-Ağlamıyorum salak bu mutluluk göz yaşları.Ben bunu farkedeli 1 hafta oldu,ne zaman söyleyeceksin diye sabırsızlıkla bekledim.Çünkü...Bende sana aşığım, hemde deliler gibi.
Brenda ve Jake bir birine sarıldılar Jake ,Thomas'a bakarak sırıtırken,Brenda kulağına birşey fısıldadı.
-Sen söylemeden, Jhon dayanamadı ve bana herşeyi anlattı.
-Ne!Vay...
-Şşt.Küfür etmek yok.
Jake ve Brenda el ele gülerek çocukların masasına gittiler.Jake,Thomasın yanına oturdu.
Thomas:
-Söyledin mi ?
-Sende söylemişsin hemen
Jake ,Thomas'a bir çimdik attı.Thomas çığırarak havaya zıpladı
-Ah!Hayvan gibi şey yapıyorsun ya.
Masa kahkaya boğuldu gece eve gittiler.