BÖLÜM 5

13 0 0
                                    

Kaan ısrarla papağan misali "Nereye gidiyoruz?Bir bilinmeyenli de gelecek mi?" diye soruyordu. Kırmızı bavulumu yatağın altından çıkarıp, dolabın içinden üç beş parça kıyafet içine koyarak gözlerimi Kaan'a diktim. 

"Mecbur gelecek."

"Nereye gidiyoruz?"

"Ne önemi var? Gelmeyecek misin?"

"Geleceğimi biliyorsun." deyip odasına geçti. Bende bu sırada masanın üzerinde bulunan laptopu kucağıma alarak gideceğimiz kasabayı  araştırmak için ufak bir sörfe başladım. Alaçatı'ya gidecektik.  Mozaik döşeli pazarı, dar sokakları, begonvillerle süslü evleri, rüzgar sörfü ve yeldeğirmenleriyle Alaçatı Ege'nin en güzel kasabalarındanmış.Görsellerden ve ulaşımada baktıktan sonra heyecanlanmıştım. O teyzeyi nasıl bulacağımı bilmiyordum. Elimde sadece bir gençlik fotoğrafı , mektupu ve bir ismi vardı. Faik amcanın güzel gözlüsünü bulacaktım..

Saat sabahın dokuzu olduğunda Kaan'la birlikte bavullarımızı kapının önüne getirmiş bir bilinmeyenlinin uyanmasını bekliyorduk. Kaan sitemli bir sesle "Bu kızın uyanacağı yok ben gidip uyandırayım." diyerek bir bilinmeyenlinin uyuduğu odaya doğru yöneldi. Kaan'ın kendi acayip yöntemleriyle uyandıracağını bildiğimden sessizce peşinden giderek onu izliyordum. Kaan, odanın kapısını sessizce açarak , odanın tam ortasında durdu. Derin bir nefes aldı. "Yangın vaaaaaaar...!" diyerek son sesiyle bağırmaya başladı. Bir bilinmeyenli adeta yatağında zıplayarak, korkudan çarşafa dolandı ve yere kapaklandı. 

"Ne-Ne yangını? Ah ayağım..Kaçalım hadi." diyerek ayağa kalkmak için debelendi. Kaan yüksek sesle gülmeye başladı. Bir bilinmeyenli gözlerini ovuşturarak "Ne gülüyorsun yahu?" dedi ve yatağa tutunup kalktı. 

"Nerede yangın ? " dedi bir bilinmeyenli.

"İçim yanıyor ulan içim.." diyerek elini göğüs kafesine vurdu Kaan.

"İçin mi?" dedi ve kaşlarını büzüştürerek anlam vermeye çalışıyordu. 

"Yangın içimde saf kız." dedi ve tekrar büyük bir kahkaha patlattı. Bir bilinmeyenli, Kaan'ın koluna sert bir yumruk geçirerek "Ne tür bir manyaksın sen? Aklım çıkıyordu yahu." diyerek dişlerinin arasından tısladı. "Hadi yolculuk yapacağız, Çınar bizi bekliyor. Hazırlanmak için beş dakikan var." dedi Kaan.

"Yolculuk mu? Ne yolculuğu? Bende mi geliyorum?" 

" Sorularının cevabının bende olduğunu sanmıyorum cici kız" dedi Kaan gülümseyerek ve odadan çıkmak için yol aldı. Kaan'ın odadan çıkacağını anladığımda beni görmesin diye hızlıca bavulların yanına gittim. Kaan bir - iki dakika sonra yanıma geldi ve telefonuyla uğraşmaya başladı. Aradan 1 saat geçti ve kapının eşiğinde saçı örgülenmiş,üstünde kırmızı bir gömlek ve altında kot  şort olan bir bilinmeyenli belirdi.Bavulu olmadığı için eşyalarını siyah büyük çantasına sıkıştırmış ve sırtına geçirmişti. 

"Anıl gelmiyor mu?" diye sordu bir bilinmeyenli kollarını göğsünün üzerinde kenetleyerek. Kaan "Gelmez olur mu? Haber verdim ben oda gelecek hatta aşağıda bizi bekliyordur o." dedi. Bavullarımızı ellimize alarak ve kapıyı kitleyerek apartmandan aşağıya doğru indik. Kaan'ın dediği gibi Anıl bizi bekliyordu apartman kapısının başında. Kaan " İşte bilmediğimiz bir yolculuğa çıkıyoruz bayılırım bu işe." dediği sırada telefonu çaldı. Cebinden çıkardığı telefona bakarak "Bu önemli buna bakmam lazım geliyorum." dedi ve yanımızdan ayrılıp köşede bir müddet telefonla konuştu.Biz de bu sırada bavulları spor arabanın bagajına yerleştiriyorduk. Kaan, telefonunu cebine sıkıştırıp hüzünlü bir yüzle "Ben gelemiyorum. Babamın beni işin başına geçirme merakı yüzünden bir kaç toplantıya girmek zorundaymışım." dedi ve bavulunu yanına çekti. Anıl " Kısmet değilmiş kardeşim." diyerek Kaan'ın omzuna elini koydu. Cebimden çıkardığım ev anahtarını Kaan'ın eline sıkıştırarak göz kırptım. Ellerimi çırparak şoför koltuğuna geçtim. Anıl yanıma bir bilinmeyenli de arka koltuğa geçti. İşte merak ve gizem dolu yolculuk başlıyordu...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 16, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

YENİDEN DOĞUŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin