Sarp'tan...
Silah sesiyle defne bir anda kollarıma düştü. Beni kurtarmak için önüme geçti ama bunu yapmamalıydı. O yerde o halde o kadar kötü ki..
"Defne!! Uyan defne aç gözlerini defne !! Defnee!!" ölmemeli benim kelebeğim ölmemeli onu bulmuşken kaybedemem.
"Ambulans çağrınn! Kurtarıcam seni minik kelebeğim kurtarıcam! " adam karşımda saşkın ifadeyle yerde yatan kızına bakıyordu. Daha sonra ona baktığımı fark edince arkasını dönüp gitti.
"Sarp! "
"Defne kurtarıcam seni dayan lütfen!"
"Seni seviyorum maviş! " siren sesleri kulağımda yankılanıyordu. Ambulans yanımıza yaklaşınca Defneyi kucaklayıp hemen sedyeye yatırdık. Daha sonra ambulansa binip hastaneye doğru yol aldık."Dayan kelebeğim" onu bu halde görmek çok kötü bir şeydi. Ambulans durdu kapılar acilip defneyi sedyeye koyup hastaneye girdik. Kurtulacak o inanıyorum. Güçlü bir kız. Ameliyathanenin kapısında beklerken zaman gecmiyordu. Otururken koridorun diğer tarafindan bağırış sesleri geliyordu bir erkek defne diye bağırarak yanıma geldi.
"Ben serkay defnenin arkadaşı iyi mi o ? "
"Bilmiyorum ameliyathaneye aldılar beklemekten başka şansımız yok. Ama o güçlü bir kız iyi olacak."
Saatler geçti hala bekliyorduk. Ameliyathaneden doktor cıktı. Hemen yanına gidip defnenin nasıl olduğunu sordum.
"Kurşunu çıkardık şuan iyi ama muşade altında tutmamız gerek bu gece burada kalacak." içim biraz olsun rahatlamıştı.
***
Saatler.. Dakikalar... Saniyeler geçmek bilmiyordu. Kaç saattir uyuyordu. Ve hala uyanmamıştı. Kaldığı odada başucuna oturmuş ellerini tutuyordum. Uyanmak zorundaydı minik kelebeğim.. Uyanıp bana ela gözleriyle derin derin bakıp mavişim.. Demeliydi!"Uyanmadı mı hala?" Gözlerim kapıda dikilen Serkay'a kayınca tuttuğum eli bırakıp ayağa kalktım.
"Hayır. Doktorlar 24 saat boyunca uyuması gerektiğini söyledi. Ve daha 12 saat oldu." Serkay yanımdaki koltağa oturup bana defneye bakıp ardından bana baktı.
"Seviyoru musun onu? " diye sordu. Bir anda neden böyle bir soru sormuştu ki ?
"Evet çok seviyorum. Ondan başka kimseyi sevmedim sevemem de."
"Onu bırakma sarp. İyi bak ona mutlu et , biliyorsun mutlu olmaya hakkı var." bu çocuk yoksa defneyi mi seviyordu? Ahh! Hayır.
" onu mu seviyorsun? "
"Evet ama o beni istemedi seni seviyor hâlâ." bu konuşmanın sonu nereye gidecek merak ediyordum. Üzülmesini istemiyordum fakat denfeyi bulmusken kaybedemem.
"Onu seviyorum serkay. Ben bütün iyi kotu anılarımı onla yaşadım, o benim bir parçam ve ben onu bulmuşken yine birlikteyken kaybedemem. Seni anlıyorum ama vazgeçmen lazım." bu konuşma onu umarım üzmemistir. Serkay hic bir şey söylemedi ve oturduğu yerde kafasını duvara yaslayıp gözlerini yumdu.
Saatler geçiyor. Defne hâlâ uyanmadı. Uyan artık minik kelebeğim hadii!
Defneye bakarken parmağını oynattığını gördüm. Heleşükür uyanmıştı beni bırakmayacağını biliyordum!Hemen doktorları çagırdım. Benim bağırınmama serkay uyandı ve telaşlı bir şekilde neler olduğunu sordu. Defnenin hareket ettiğini söyleyince sevinip definenin elini tuttu. Daha sonra bana bakıp elini çekti.
Bir kaç saat geçti ve defne uyandı.
"Serkay bizi yanlız bırakır mısın?" dedi yumuşak ses tonuyla. Serkay odadan çıkıp kapıyı kapattı.
"Bırakmadım seni maviş ! Sırf sen varsın diye direndim. Kelebeklerin ömrü kısadır derlerdi ama bana birsey olmadı bak." bana öyle güzel bakıyordu ki ama şuan acı cekiyordu. O acı gözlerindeki güzel bakışlardan belli oluyordu. Onu masum yapan da oydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İmkansız
Casuale"Belkide imkansızdı sevmek. Sevipte ulaşamamak,ona kavuşamamak." Özlüyor insan görmeyince o her zaman bakıp ezberlediği yüzünü unutuyor zaman geçtikçe. Daha sonra bir anda karşına çıkıyor o yüz , tanıyamıyorsun hatırlayamıyorsun geçmişini. Daha sonr...