☁"Yıkım."☁

38 6 0
                                    

Hani bir söz vardır ya 'mutlu olduğum bir anda ölmek isterim' diye. Hiçbir zaman hayatımda o metodu kullanmadım. Çünkü hayatınızda en mutlu olduğunuz an yoktur. O zaman diliminde en mutlu olduğunuz andır.

Saçma bir şekilde Çene Gamzeli Kutup Bey'i görmek beni heyecanlandı. Hayır hayır. Bunun nedeni ilk görüşte aşk falan değil. Sadece insan hayatında iz bırakan birini unutamıyor.

Bunları düşünürken Barlas kaşlarını çatmış, bana doğru geliyordu. Beyaz bir gömlek, ve siyah bir takım giymişti. Bileğindeki bileklikleri ve kulağındaki küpeyi görmesem, mafya diye çığlık atıp kaçardım. Sanırım.

Karşıma geçti ve dişlerini sıkarak konuşmaya başladı. "Baler Erdinç'e neden bu kadar dikkatli baktığını bilmiyorum," elini belime attı ve masaya doğru yönelmemi sağladı "... umarım mantıklı bir açıklaman vardır ve şansa bak ben dinlemek için sabırsızlık sıçıyorum." Küfür edince limon yalamışçasına yüzümü buruşturdum.

Onu duymazdan gelerek masadaki herkesle sırayla tokalaştım ve sıra adını Barlas sayesinde öğrendiğim Barel Erdinç'e geldi.

Soğuk bir şekilde elimi sıktı ve bıraktı. Bu nedir ya? İnsan bir merhaba der, ne bileyim nasılsınız der. Ellerime yine iltifat eder yahu!

İlerleyen saatlerde yaşlı tayfa gitmiş yerini genç girişimcilere bırakmıştı. Adının Deniz olduğunu öğrendiğim zıpır girişimci beyefendi yine zıpır fikrini ortaya attı. Şaşırdık mı? Hayır!

"Aranızda en yakışıklı, en zeki, en seksi, en en insan olarak ortaya tıpkı benim gibi mükemmel bir fikir sunuyorum. Ve siz kabul ediyorsunuz. Yine tıpkı ben gibi mükemmel barıma hep beraber gidiyoruz. Ben kendime bir kızıl bulurken sizde takılıyorsunuz. Mızmızlık yok. Kalkın. Ah! Lanet, neden hala beni bekletiyorsunuz. Şeker gibiyim eriyeceğim şuracıkta! Lan."

Herkes Baler Erdinç'in fırlattığı çatala şok olmuş gözlerle bakıyordu. Ama sanki o hiçbir şekilde böyle birşey yapmamış gibi sakin bir sesle "Gidiyor muyuz? Gitmiyor muyuz?" dedi.

Herkes ayaklanmaya başlayınca, Barlas'da onlarla beraber kalktı ve beni kaldırmak için belime dokundu. El mecbur, bende onunla kalktım ve arabasına doğru yürümeye başladım.

Çoğu kişinin aksine ben bu ortamlara bayılıyordum. Dans, müzik ve eğlence. İçkiden bahsetmiyorum çünkü hemen sarhoş olabilen bir tipim.

Hızlıca insanları yarıp içeri geçtik. Mekan koltuklar haricinde siyahtı. Koltukları maviydi.

Koltuklara oturduğumuzda Pamir'le konuşmadığım aklıma geldi. Kısaca nerede olduğunu soran bir mesaj attığımda birazdan halısaha maçına gideceğini söyledi.

Baler Erdinç'in ellerimde olan bakışlarından mı bilmem masadan uzaklaşmak istedim. "Barlas ben lavaboya gidip geliyorum. Ve sen sormadan söyleyeyim hayır benimle gelmene gerek yok." Kaşlarını çatsada kafasını sertçe salladı ve sohbete kaldığı yerden devam etti..

Lavabonun önüne geldiğimde hüsrana uğradım. Kız tuvaletiyle erkek tuvaleti birleşikti! Kapıyı açıp içeriye girdiğimde gördüklerimle dona kaldım.

Pamir saçları siyaha çalan koyu kahverengi ve görebildiğim kadarıyla düzgün fizikli bir kızdı. Pamir az sonra yatağa geçecek gibi kızın üzerinde ellerini ve dudaklarını dolaştırıyordu.

Siz şimdi benim kendimi yerden yere atıp ağlamamı ya da depresyona girmemi falan bekliyordunuz. Ama tabii ki bunu yapmadım.

"Lavabonun önünden çekilir misiniz? Ellerimi yıkayacağım da.." sesim oldukça kontrollüydü. Pamir benim sesimle şok oldu ve kafasını kızdan kaldırdı. Dudakları şişmişti ve yanakları sıcaktan olsa gerek kızarmıştı. Mavi gözleri koyulaşmıştı.

Ellerini tedirgince havada sallamaya başladı. " Bak ben... Nasıl desem.. Yani bak yan-.." onu tanımıyor gibi davrandım. Elbette gerekli intikam, gerekli zamanda alınacaktı. O aptal tuvaletten çıkarken benim için oldukça zor olan o sözleri söyledim.

"Pamir beni tanımadığını, sağlık testinden geçip kulağına bunu belirten küpe takılan köpekler gibi belli ediyorsun. Hoş, çoğusu senden daha sadık. Eğer beni tanısaydın, o iğrenç ellerinin ve dudaklarının karşındaki kıza değdiği an senden ayrıldığımı bilirdin. Ama hemen sevinme. En azından beni bunu yanında bırakmayacağımı bilecek kadar tanıyorsun."

Şaşkın gözlerine omzumun üzerinden baktım ve dudağımı alaycı bir kıvrımla yana doğru hareketlendirdim.

" Kendi yıkımını izlemeye hazır ol Pamir Orkunç."

MERHABA! ÖZEL NEDENLERDEN DOLAYI BİRAZ GEÇ GELDİ.

TEOG'A GİRECEK OLAN ARKADAŞLARA BAŞARILAR! UMARIM İSTEDİĞİNİZ ŞEYLER GERÇEKLEŞİR.

SEVGİYLE KALIN....

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 26, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

☁SANIK☁Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin