6.BÖLÜM

42 2 0
                                    

Adamın mutfağa gitmesinden sonra gözlerimi kapatma istegi duydum. Gözlerimi kapatıp kafamı dinlemek iyi geliyor her zaman. Aklım o kadar karışık ve çaresizki kendimi dinlerken bile boğuluyorum.Güneşin gözlerime vurduğunu hissediyorum. Bu beni bir nebzede olsa mutlu hissettiriyor.

Malesef ki kuş sesleri yerini,adamın ayak seslerine bırakıyor.Geliyor yine uyuz. Gidemiyeceğimi , kaçamıcağımı zannediyor. Ablası geldikten sonra kararlaştırcam ne istediğimi.

(Adam yanında ablasıyla sarmaş dolaş kahkalarıyla içeri girdi.)

"İşte ablam! Uzun zamandır görüşemiyoruz, çok özlemişiz birbirimizi. İsmi Bade, Bursada bir bürosu var. Piskologtur kendisi."

"Tanıştığıma memnun oldum, bende..."
Cümlenin devamını getiremeyecektim. Ben henüz kendim kendimi tanımıyordum ki ona tanıtayım.
Adam çaresizliğimi anlayınca söze girdi,
"Abla işte tam olarak bunu için çağırdım seni. Bu güzel genç kız hiçbirşey hatırlamıyor, ona ait hiçbirşey hatırlamıyor. Belki sen bize yardımcı olabilirsin. "
Ablası beni göz ucuyla süzerek,
"İyi yapmışsın da önce muayene edilmesi lazım ki bu hafıza kaybı kalıcı mı değil mi öğrenelim. Benim yapabileceklerim sonrası için, ha bu arada muayene için de şehre dönmeniz gerek"

İçimdeki birşey şehre dönmek istemiyordu. Adamda benimle aynı fikirde olacakki;
"Abla ben oraya dönemem, olanları unutup geriye dönemem, yapamam. Hem ya hastanede beni suçlu bulurlarsa!"

Bu ne demekti!

Hemen çıkıştım,
"Nasıl yani beni bu hâle getiren sen misin!"
"Hayır! Ben birşey yapmadım, hayır! Nerden uyduruyorsun böyle saçma sapan şeyleri!"

Adam çok telaşlıydı. Bu kadar telaşlanması beni korkutuyordu. Adamın beni bu hâle getirmiş olmasından ciddi anlamda şüphelenmeye başlamıştım.

"Sen yapmadıysan eğer niye telaş yapıyorsun! Baksana kıpkırmızı oldun, terledin. Sen yapmadıysan bile yapanı biliyorsun. Söyle, söyle! Noldu bana, yeter artık konuş!"

Sinirlerime hakim olamıyordum. Resmen şuan bana zarar veren bi adamın evinde yatıyordum. Kimbilir bana daha neler yapardı bu psikopat adam.

"Hayır Yağmur! Hayır ben sana hiçbirşey yapmadım. Hiçbirşey. Sana zarar verebilir miyim ben!

Yağmur mu! Bu adam ne diyordu, neyden bahsediyordu, Yağmur kim! Aman Allahım, bu adam aklını yitirmiş olmalı!

"Yağmur?", diyebildim sadece.

Ne yapacağımı bilmeden koştum, arkama bakmadan, kaçarmışçasına, kurtulmak istermişcesine, ağlaya ağlaya...
Ayağımın acısını unutarak koştum, nereye gittiğimi bilmeden...

YAĞMURUN KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin