8.Bölüm

48 5 0
                                    

Eve kadar sustum ama eve gelince susmam için bir nedenim yoktu.Beni yere indirir indirmez başladım içimdekileri akıtmaya.

"Sen beni tanıyorsun ama bana kendini yabancı biriymiş gibi tanıttın.
Pardon! Sen bana kendini tanıtmadın. Bana bugün bütün gerçekleri anlatacaksın Toprak Bey!"

"Evet seni tanıyorum, sende beni tanıyorsun. Ama seni sana anlatamam. Gerçekleri öğrenmek için daha çok erken Yağmur."

"Ya hiçbir şey hatırlayamazsam..."

(Adam koltuğun üzerine oturdu)

"Bu senin yararına olur Yağmur. Geçmişi geride bırakmalısın, geçmişte yaşadıklarını hatırlamaman hepimizin yararına."

Ne demeye çalıştığını anlamıyordum.

"Ne yaşamışım bu kadar ağır bilmiyorum ama beni de anla! Yaşadıklarımı herkesten çok benim bilmeye hakkım var!"

Adam bir şey söylemedi. Devam ettim,

"Bak Toprak, şuan nas bir boşluktayım bilmiyorsun. İçimdeki acı tarif edilemez. Sebepsiz yere acıyor canım. İçimde bir şey var , biyerlerde çok acıtıyor. Geçmişte ağır şeyler yaşamışım demekki kaçmışım buralara. Şuan buradayım ama sebebini merak ediyorum. Hayatımı böyle devam ettirmek istemiyorum. Bana olanları anlat, anlat ki ne yapacağıma karar vereyim. N'olursun artık!"

"Gerçekten öğrenmek istiyor musun?"

Toprak öyle deyince nedense bi durakladım. Heyecanlanmıştım. Ama bunu artık öğrenmem gerekiyordu.

"İstiyorum."

"Bak ilk önce sana seni anlatayım. Diğerleri sonra."

"Tamam anlat hadi kimim ben annem, babam, nerede yaşıyorum söyle hadi"

Çok heyecanlanmıştım.

"Başlıyorum. Adın Yağmur. Soyadın Soylu. Yaşın 18. Hatta 3 ay önce doğum günündü. Ben gelememiştim, neyse. İstanbulda doğup büyüdün. Ailen İstanbulda. Annen ve babanla aran hep kötüydü. Ama abini severdin. Bi olay oldu abinle, sonra en çok da abinden nefret etmeye başladın. O olayı söylemem ısrar etme sakın. Bir sevgilin vardı. 5 ay 11 gün 9 saat önce ayrıldınız. Seni çok üzdü ve çok pişman oldu. Sen affetmedin. Kim olsa affetmezdi aslında. Seni bu kadar özetleyebilirim. Artık merakını gidermişsindir umarım Yağmur Soylu."

İki dakika sessizlik oluştu. Çok şaşırmıştım kendimi ilk defa duyunca. Kim olsa şaşırırdı aslında.

"A...anladım."

"Sadece bunu mu söyleyeceksin? Şaşırttın doğrusu."

"Tabiki de sadece bunları söylemeyeceğim, bana yaşadıklarımı anlat!"

"Bak, emin misin?"

Değildim. Korkuyordum. Çok korkuyordum. Ama doğru kararlar verebilmem için kendim hakkında herşeyi bilmeliydim.

"Eminim Toprak."

"Bak söylüyorum."

"Söyle artık!"

"Yağmur sen...sen tecavüze uğradın."

"Doğrumu duydum!"

"Üzgünüm..."

Başımdan kaynar sular döküldü. Bu çok ağırdı. Benim için çok ağırdı. Tecavüz... Aman Allahım nasıl yani! Aklım başımdan çıkmıştı sanki. Hala daha inanamıyordum. Kendimi toparlamaya çalışıyordum.

"Ki...kim" diyebildim sadece.
Toprak yere bakarak,

"Abin."

YAĞMURUN KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin