3. çıplak beden düşüncesi

7.5K 83 0
                                    

Ali
Bu kız benim aklımı başımdan alıyor. O süzüle süzüle yürümesi, eteğinin her adımda havalanması. Azıcık da ben üflesem, nerdeyse kalkıcak eteği.

Ali selini evinin kapısının önüne bırakır ve kendi ilk önce arabadan iner ve selinin de kapısını açar. Elinden tutarak kalkmasına yardımcı olur ve selinin saçları rüzgardan uçuş uçuş olur, ali de kirpiklerine takılan saçını kulağının arkasına tarar ve hiç anlamadan elini selinin beline dolayarak arabanın kapısına yaslar ve dudaklarına yaklaşır.

S: ali burda olmaz, dışarıdayız. Hem onu bırak, evimin önündseyiz. Biri görücek.
A: (tahrik edici ses ile) tamam biz de içeriye gireriz ozaman.
S: hayır olmaz.
A: o olmaz bu olmaz, olabiliceğini gösteririm ben sana. Git bakalım önden güzellik.
S: nolucak?
A: şöyle anlatiyim ben sana. -der ve selini tekrar araba ve kendisi arasına alır ve kolunun birini beline dolar.
A: ilk önce sen kapıyı açıcaksın sonra bende sessizce arkandan gelicem ve evde biri olma ihtimalini düşünerek hiç ses çıkarmadan senin o inanılmaz çok merak ettiğim odana gidicez ve ben seni yavaşca duvara yaslicam. Sen istemsizce o anın verdiği duygulara kapılıp bacaklarını belime dolicaksın ve kollarını da boynuma sarıcaksın. Ben kendimi sana yaslicam -der ve kendini gerçekte de seline yaslar ve selinin ağzından sessiz bir inleme kaçar ve hemen eliyle ağzını kapatır utanmışcasına.
A: sen aynen böyle inlemeye başlicaksın.
S: çok pisliksin, bastırma kendini bana çekil önümden.
A: ama ben daha bitmemişdim güzelim. Eğer uygulamaya geçelim diyorsan 'hayır'demem.
S: öyle birşey olmicak canım, ben eve giricem ve sen de arabana binip buradan uzaklalıcaksın.
A: ah hadi selin ama, bari bir kahve içseydik birlikte.
S: ali sapıtıcaksın belli yani. Hiç almıyim.
A: söz sapıtmicam. Sadece kahve içicez.
S: söz verdin.

Selin evin kapısını açar ve aliyi de sessizce içeriye alır. Ayakkabılarını çıkarırlar ve selin ayağına yünlü ayıcık terliklerini giyer, aliye de aynısının tavşan formatından verir.

S: yakıştı.
A: hı ne demessin.
S: gel mutfak hemen şurda. Kahveleri sen mi yaparsın yoksa ben mi?
A: kendimi zorla davet ettirmiş olduğum için kahveleri de ben yapim ha.
S: eh fena olmaz tabi.

Birlikte mutfağa giderler ve selin aliye kahve makinesinin yerini gösterdikten sonra tezgaha zıplar ve kollarını havalndırarak bileğindeki lastik ile uzun, ipek benzeri saçlarını ev topuzuna bağlar. Ali kahveleri yaparken gözü seline kayar biraz süzdükten sonra elinde iki fincan ile seline yaklaşır ve kahveyi eline tutuşdurur. Ellini selinin dizlerine yerleşdirir ve bacaklarını ayırarak arasında yer alır ve selin tezgahta oturduğu için kaçamaz.

S: sapıtmicana söz vermişdin.
A: ben değil sen sapıttın.
S: ahah tezgaha oturmam bile seni tahrik ediyorsa halimiz fena.
A: bacaklarını ayırdığımda nefes alış verişlerin bu durumdan rahatsız olduğunu göstermedi ama.
S: sen ne ima etmeye çalışıyorsun mavi?
A: sende en az benim seni istediğim kadar istiyorsun diyorum gece.
S: ov baya iddalısın. Ama mağlesef kafandaki fantazilerden yok bende. Aynı şeyi istemiyoruz yani.
A: hı sen ne istiyormuşsun peki? -der yandan gülümseyerek.
S: kahve içmek istiyorum canım. -der ve elindeki fincanı tezgaha bırakır, ellerini alinin omuzlarına koyar ve ondan destek alarak tezgahtan iner.

Selin tezgahtan zıpladığından alinin göğüsüne çarpar ve burun buruna gelirler. Ali bir adım daha yaklaşarak bedenlerini birbirine yapışmasını sağlar. Selinin saçlarını arkaya alarak omzuna öpücükler sıralar ve boynuna kadar çıkar. Sıcak öpücüklerin yerini alinin selinin boynunu emmesini doldurur. Selin istemsizce alinin boynuna getirir elini ve ensesininde gezdirir parmaklarını. Ali kendini seline daha çok bastırı ve bacağının birini kalırarak kendi bacağına dolayınca selin alinin kulağına inler. Ali selinin etkileyici sesinden fazlasıyla tahrik olur ve tam diğer bacağınıda kendine dolayıcakken bir adamın sesi duyulur.

B: selin sen mi geldin? -der ve mutfağa girdiğinde selini hafif kızarmış bir şekilde bulaşık yıkarken görür ve kahve makinesinin karşısında bekleyen aliyi.
S: evet babacım, arkadışımı da davet ettim. Kahve içicez, sende istermisin?
B: yok sağol. Hoşgeldin deli kanlı, ben Bülent. Selinin babası.
A: memnun oldum efendim, Ali ben. Selinin arkadaşı -der seline imalı bir bakış atarak.
B: neyse siz için kahvenizi, ben bir annene bakim. Bahçede idi.

Bülent mutfağın kapısından bahçeye geçerken kapının arkasından annesinin seline baktığını görür ve alinin elinden tutarak odasına çıkarır.

S: ali seni gebertmek istiyorum.
A: naptım ya?
S: anem bizi görmüş gerizekalı!
A: oh ciddi misin ya?
S: off ciddiyim, nasıl bakıcam annemin yüzüne ya...
A: öpüşdük sadece ya birşey demez herhalde.
S: ali bilmem farkındamısın ama bizim öpüşmelerimiz öyle normaş öpüşmeler değil. Biz öpüşürken ya bedenlerimiz temas ediyor ya da inliyoruz.
A: feci seksi bir çift olduk farkındamısın?
S: ne seksisi be? Ne çifti?
A: hiç bir itirazı kabul etmiyorum, sen benimsin.
S: ay canım. Ben senin hiçbirşeyin değilim.
A: bunu değişdirebilirim. -der ve gözleriyle yatağı işaret eder.
S: seninle yatıcağımı mı düşünüyorsun gerçekten? Eğer öyleyse yanılıyorsun canım.
A: bedenlerimiz kıyafetlerin üzerinden bile temas ettiğinde inliyoruz. Bunu birde çıplak bedenlerimizin birleşdiğinde vericeği etkiyi bir düşünsene.
S: ali baya azdın sen.
A: yalan mı?
S: ali sıcak bastı, çekil şurdan.

Aşk Kırıntısı +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin