bölüm 1

224 12 6
                                    

aşk onun için neydi ne değildi hayatı boyunca aşık olmamıştı.kalbi bir aşkla çarpmamıştı.kaderin ona oynayacağı oyunu bilmeden düşmüştü yollara daha önce hiç gitmediği diyarbakır a gidiyordu. her ne kadar ablası orda doktor olsa da gitmemişti.arabasını en yakın koruması kullanıyordu.tabi arkasından gelen koruma ordusunu saymazsa sezgin en yakın korumasıydı.arabada uyumaktan hep nefret etmiştir.

-günaydın yağmur hanım 

günaydın.bana bir daha hanım dersen seni yok ederim.

-kızmayın hanım ağam ben sadece görevimi yerine getiriyorum.

-bana öyle tabirler kullanma sen benim evet korumamsın ama aynı zamanda abimsim 

-peki sana karşı gelinmez.birazdan orda oluruz ablanı görüceğin için heyecanlı mısın bakalım

-hemde nasıl uzun zamandır dilek i görme heyecanıyla tutuşuyorum.

arabada sezgin in kahkahası yankılandı.daha ikiside konuşmadı.sonunda gelmişlerdi nereye mi gelmişlerdi. Diyarbakır ın en köklü aşiretlerinden olan eroğlu aşireti ağasının ikinci oğlu neçirvan eroğlunun düğününe gelmişti.konağa girince etrafına baktı her yerde düğün sevinci vardı biraz ilerde ablası ve oldukça yakışıklı  biri duruyordu hatta konuşuyorlardı en sevdiği şeyi yapıp konuşmalarının ortasına atladı.

-dileeeek 

dilek ürkmüş olacak ki yerinden sıçradı kardeşini arkasında görmeyi beklemiyordu herhalde çok özlemişti ablasını birden boynuna atladı dileğin sımsıkı sarıldı dilek kendine gelmiş olacak ki 

-yağmur senin ne işin var burda.hani telefonda gelmicem demiştin hani 

-son anda vazgeçtim geldim emin ol neden geldiğimi bile bilmiyorum.nedense buraya gelmek istedim.

-iyi yapmışsın ben seni çok özledim aramasam aramıyorsun.

-derslerden başı kaldıramıyorum bu yüzden 

- sen şuna kitaplardan kaldıramıyorum desene hee .bak ben sana evimin anahtarını veriyim sen git  uyu dinlen duş al 

-aslında harika olur sen ver anahtarı adresi mesaj at 

-tamam 

-dilek abimler ne zaman gelcek 

-yeni konuştum 2 saate burda olurlar 

-tamam görüşürüz 

konaktan çıktığı gibi arabasına atladı telefonu öttü mesaj gelmiş olacak ki bakma gereği duymadı 

BOTAN EROĞLU

hoşlandığı hatta sevdiği kadın gelmişti onunla ne konuşacağını bilmiyordu biri bunları bu saçma konuşmadan kurtarması gerekti birden dilek diye ses duydu birden bir kız sevdiğine sarıldı anladıklarına göre kardeşlerdi ama hiç benzemiyorlardı kıza şöyle bir baktı gerçekten çok güzel bir kızdı gözleri ne yeşil ne mavi tuhaf bir renk uzun siyah saçları hafif kısa boyu seksi bir kızdan çok tatlı bir çocuğa benziyordu. tam vedat ın tipi acaba kızı görünce ne diyecek merak etti nedense içinden bir ses ikisi arasında bir şey olcak diyor hadi hayırlısı

yağmur güneysu

bu adamla kavga etmekten sıkılmıştı akşam ki kına ve yarın ki düğün için yolu kapatmışlardı kadınlar bu yoldan geçiceklermiş.Allah biliyor ya adam taş nedense onun gözlerinin içine bakınca utanıyordu yanakları al al oluyordu ne yapıyordu böyle sırat görse her ikisini de öldürür nedense kendi kendine gelin güvey oluyordu 

-bakın beyfendi benim burdan geçmem gerek

-yolların hepsini kapattım lütfen başka bir yol bulun hanım efendi

bu sözler nedense kalbini kırdı.yanlarına sezgin geldi

-gel yağmur başka yolda gidelim

-hayır bu yoldan gidilicek diyorsam gidilicek 

-yağmur inadın mı tuttu ne 

öne doğru bir adım attığında önündeki taşı görmeden ayağı takılır yere düşeceği zaman vedat onu tutar.birden dudaklarındaki baskıyla gözlerini fal taşı gibi açar bu adam onu öpüyordu hiç çekinmeden daha adını bile bilmiyordu birden kendisini geri çekti çektiği gibi de adamın suratına tokat ı bastı

-sen...sen nasıl böyle bir şey yaparsın ya ne hakla beni öpersin kimsin he kimsin inanamıyorum ya ilk öpücüğümü ne idüğü belirsiz birine kaptırdım.

hala söylenmeye devam etti.sanki alay edermiş gibi adamlarına

-yolu açın

pişkince söyledikten sonra çekip gitti  sanki kalbi kırılmıştı evet evet kırılmıştı.arkasına bakmadan arabasına bindi dilek in evine gitti.

bölümleri yeniden yazdım umarım beğenirsiniz....

yağmurun sevdası Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin