Hayat kadınlarını prensip olarak beklenen üzere becermem pezevenkerine günlük paralarını verdikten sonra onları alırım ve gezdiririm konuşurum sohbet ederim ve içlerinden yaklaşık 4 ay önce yine bir tanesini aldım koydum arabaya bunu anlatıyorum. çünkü bu gerçekten hikayesini dinlediklerimden en etkileyici olanıydı. Adını sordum önce, ne önemi varki dedi işimizi halledelim gerisi pek mühim değil hem zaten acele gidelim nereye gideceksek geç kalınca bir ton laf yiyorum dedi.ben senin 1 gününün parasını ödedim dedikten sonra yüzündeki o çaresizliği gördüm ve iki üç kelimeyi bir araya getiremedi kekeleyerek ağzından şunlar döküldü, nasıl yani, Nasılı yok bir gün boyunca benimlesin dedim söyle nereye gitmek istersin benim bildiğim güzel bir meyhane var daha erken dersen bildiğim güzel bir cafe de var yada bildiğin bir yer varsa oraya gidelim nasıl istersen dedim. Gerçekten çok şaşırdı ben düşünmüştüm ki... derken cümlenin devamını tahmin edip bitirmeden, düşündüğün herşeyi unut bugün seninle birlikte olmamın sebebi senin düşündüklerin değil, öyleyse ben bildiğim yere sürüyorum diyerek marşa bastım yol boyunca sessizliğini korudu iki buçuk saat boyunca tek bir kelime bile etmedi bu zaman dilimi sonunda mekana gelmiştik hadi dedim iniyoruz şaşkın bir şekilde bana bakarak tamam dedi içeri girdiğimizde şef garson yanıma gelerek Caner (isim uydurmadır) abi hoşgeldin sizi şöyle alalım dedikten sonra deniz kıyısındaki masaya servisi açtı ne içersin dedim rakı içerim dedi öyle güzel söyledi ki sipariş edeceğim viski yerini rakıya bırakmıştı şefim buraya bi 70 lik getir yanını da donat dedikten sonra göz göze geldik ben senin tahmin ettiğin gibi biri değilim sana bütün günümü ayırma sebebim sadece seninle konuşmak dedim dalga geçercesine güldü ya çok salaksın ya da çok paran var dedi aldırış etmedim ve kadehimi kaldırıp vur o zaman dedim bu kadeh salaklığıma kalksın. Güldük eğlendik zaman su gibi akıp geçti o benim adımı öğrenmişti fakat ben onunkinden hala habersizdim saat 11 oldu yavaş yavaş mekan boşalıyordu o sırada bir kemancı takım elbisesini giymiş masa masa gezerken bizim masaya geldi çalıyım abi dedi çal dedim ne istersiniz dedi ona baktım ve ağzından şu dizeler dökülmeye başladı ben Yoruldum hayat gelme üstüme kemanın ahengiyle sesi öyle bir uyum içindeydi ki daldım gittim şarkının sonuna geldi devam et sen dedi kemancıya ve sigarasını yakıp rakısından bir yudum aldı sigarayı öyle derinden çekti ki yılların birikmişliği vardı sanki üzerinde dışarıdan gören 25 lik bu kızın yaşadıklarını bilemezdi ben hiç bir şey söylemeden başladı anlatmaya 25 yaşındayım dedi şu söylediğim şarkı benim çığlığımdır bugün beni aldığında burda olacağımı hiç tahmin etmemiştim normalde bu saatler de üstümde hayvanın biri tepinip durur sen beni karşına almış beni insan yerine koymuş rakı içiyorsun dedi ben 25 yaşındayım ama ruhumun bin yaşında olduğunu kimse bilmiyor dedikten sonra daha dikkatli baktım ona çünkü teomanın fahişe şarkısından alıntı yapmıştı devam etti söylesene seni diğerlerinden farklı kılan ne dedi. Kısa süreli bir sessizlik oldu ve merakı gözlerinden okunuyordu belliydi gerçekten nedenini merak ediyordu ona sadece şunları söyledim çünkü az önce konuşurken beni insan yerine koyup rakı içiyorsun demesi beni derinden yaralamıştı, söylesene dedim hangisi daha çok insan parasıyla seni satın alan mı pazarlayan mı yoksa feleğin çemberine takılmış sen mi söylesene gerçekten zorunda olmasan zevk için bunu yaparmıydın gözleri doldu çekinme dedim ağla o sıra birşeyler mırıldanmaya başladı çok net olmamakla beraber az çok anlaşılıyordu liseye gidene kadar çok iyi bir öğrenciydim 2. Sınıfa geçtiğimde ailem trafik kazasında hayatını kaybetti halam beni yanına aldı ve bununla birlikte kaydımı da başka bir okula aldı ilk 1 ay kendimi toparlayamadım sonrasında tam kendime gelmeye başladığım sıralarda dayım olan şerefsiz yurtdışından gelmişti halam evde olmadığında bana türlü türlü tacizlerde bulunmaya başladı bunu söylersem beni öldürmekle tehdit etti ve bu artık çok farklı bir boyut almıştı kendi yaptıkları yetmezmiş gibi arkadaşları da buna dahil olmuştu küçüktüm ve takatim kalmamıştı artık ben onların küçük fahişesi olmuştum bu 3 sene böyle devam etti ağzımı açamadım susmaktan başka çarem yoktu bana boş bir kağıt imzalattı. Kaderin artık benim ellerimde dedi sesim güzel keşke dilsiz olsaydım da konuşamasaydım dedi, ilk işi halama senin ... Evden kaçmış arkasında da bu notu bırakmış demiş ve saçma sapan şeyler yazdığı notu halama okutmuş ben